‘Elinde sopa olan devlet istemiyoruz’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Elinde sopa olan devlet istemiyoruz. Halkına hesap veren bir devlet istiyoruz biz. Birinci sınıf demokrasi istiyorsanız gelin hep beraber darbe hukukundan Türkiye’yi arındıralım. Gelin adaleti her türlü vesayetten ka

‘Elinde sopa olan devlet istemiyoruz’

Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi Toplantısı’nın açılışında konuştu. Başbakan Ahmet Davutoğlu’na ‘Biz hazırız, siz de hazırsanız gelin demokrasiyi birlikte getirelim’ diye seslenerek yeni Anayasa vurgusu yapan Kılıçdaroğlu, şun mesajları verdi:

YARGIYA GÜVENEN YOK

‘Diyoruz ki elinde sopa olan devlet istemiyoruz. Halkına hesap veren bir devlet istiyoruz biz. Çok darbeler yaşadık. Demokrasi yolunda büyük bedeller ödedi Türkiye. İdam sehpalarında siyasetçileri gencecik çocukları idam ettik. Darbeciler kendi yasalarını çıkardılar. Birinci sınıf demokrasi istiyorsanız gelin hep beraber darbe hukukundan Türkiye’yi arındıralım. Hiç kimse yargıya güvenmiyor. Soru şu, yargıyı bu hale kim getirdi. Eskiden bu ülkede adalet var derlerdi. Sadece büyük binaların üzerinde adalet yazıyor. İçinde adalet yok. Geçen gün bir AKP’li belediye başkanı soruyor ‘Hangi hakime gideceğim ben, adalete güvenmiyorum’ diye. Gelin adaleti her türlü vesayetten kaldıralım. Her türlü yasal değişikliğe hazırız.’

AÇIK ÇEK VERİYORUZ

10 maddelik yeni Anayasa çağrısında atılması gereken adımları sıralayan CHP lideri Kılıçdaroğlu, ‘Milli irade parlamentoya tam yansımalı. Gelin Siyasal Partiler Yasası’nı değiştirelim. Size açık çek veriyoruz. TBMM gerçek anlamda milletin Meclis’i olmalı. Lider sultasını kaldıralım diyoruz. Siz darbecilerden yanasınız, diyorlardı ama siz darbe hukukundan yanasınız. Düşünceyi açıklama özgürlüğü. Hem demokrasi diyeceksiniz hem de düşüncesini açıklayanı suçlayacaksın. Ya Allah akıl fikir vermiş. Ben düşüncemi söylüyorum kapı gibi önüme duvar çekiliyor. İfade özgürlüğünü ülkemize getirmezsek nasıl uygar bir ülke haline geleceğiz? Düşüncemizi açıklayacağız ki bir masa etrafında uygarca tartışalım. Ortak akıl dediğimiz kavramı güçlendirmek dediğimiz şey ortaya bir sentezin çıkmasıdır’ dedi.

“AÇIKLAMAZSAN SALI GÜNÜ CEVABINI ALACAKSIN”

Basın özgürlüğü ile din ve vicdan özgürlüğünün anayasal güvence altına alınması gerektiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la aralarında yaşanan tartışmaya da değindi. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a salı gününe kadar süre verdiğini açıklayarak, şöyle konuştu:

‘Geçen muhtarlarla buluşmasında, benim kullanmaktan utanacağım sözcükleri kullandığı için ben onları kullanmıyorum. Benim yaptığım eleştirilerin içinde tek bir hakaret içeren sözcük yoktur. Ama o yapıyor. Bence hiç önemli değil. Kişi kendi iç dünyasında nasılsa o diline vurur. ‘Aslında bu zatın asıl karın ağrısını ortaya dökerim ama ben bu konuları konuşmaktan hicap duyuyorum’ diyor. Kendisine salı gününe kadar izin veriyorum. Şu karın ağrısı işini bir açıkla. Salı gününe kadar açıkla. Karın ağrısını gider. Emin ol ben sana salı günü sana hepsinin cevabını vereceğim. Tek tek, belgeleriyle… Konuşurken karından atma yok. Açık ve net tüm belgeleriyle ortaya koyacağım. Karın ağrısı çekme, salı gününe kadar açıkla. Bakarsın salı günü ben sana teşekkür ederim. Ama açıklamazsan salı günü cevabını alacaksın.’

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X