Türkiye’de koronavirüs vakalarının en çok görüldüğü Ankara’da yüzde yüz doluluk oranına ulaşan Gazi Üniversitesi Hastanesi’nin yoğun bakım ünitelerini DHA görüntüledi. Yatakların tamamı dolu olan yoğun bakımda genç hasta sayısının fazla olması dikkat çekti.
Gazi Üniversitesi Hastanesi’nde 3 yataklı servis, 3 yoğun bakım ünitesinde yüzde 100 doluluk oranıyla Covid-19’a karşı büyük mücadele veriliyor. Kendilerine bulaş riskini azaltabilmek için koruyucu önlemleri çok sıkı uygulayan sağlık çalışanları, yoğun bakımda bunaltan sıcağa rağmen tulumların içinde maske, gözlük ve siperliklerini takıp özveriyle çalışıyor. İzole alanda olan yoğun bakım doktor ve hemşireleri, dışarıyla telsiz ile bağlantı kurarak iletişimlerini sağlıyor. Yatakları tamamen dolu olan yoğun bakımda solunum cihazına bağlı şekilde uyutulan hastalar, yaşam mücadelesi verirken, tedavi gören genç hasta sayısındaki artış dikkat çekti.
“YÜZDE YÜZ DOLULUK ORANIYLA ÇALIŞIYORUZ”
Yoğun bakımda çalışırken uzun süre taktığı maske ve siperlik nedeniyle yüzünde izler oluşan Gazi Üniversitesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım Doktor Öğretim Üyesi Nazlıhan Boyacı Dündar, sağlık çalışanlarının mücadelesini anlattı. Dr. Dündar, normalleşmeyle birlikte sosyal mesafe ve maske kurallarına uyulmadığı için vaka sayılarının özellikle temmuz ve ağustos başı itibarıyla artmaya başladığını söyledi. Dündar, “Toplu sünnetlerin olması, kurban bayramı ve etkinliklerde sosyal mesafeye uyulmaması gibi sebeplerle tüm Türkiye’de olduğu gibi Ankara’da da vaka sayıları çok ciddi artış gösterdi. Haziran döneminde Covid pozitif hastalara baktığımız yoğun bakım ünitelerimizi küçültme yoluna gitmiştik; ama şu an için 3 tane aktif yoğun bakımımız sadece Covid hastası bakmakta ve artan sayılardan dolayı yüzde 100 doluluk oranıyla çalışmaktayız. Covid hastalarına baktığımız servis sayımız haziran ayında teke düşmüştü, artan sayılarla beraber 3 servise çıktı” dedi.
“YAŞ GRUBUMUZ 30’LARA İNDİ”
Dündar, son dönemde genç hasta sayısında da artış olduğuna işaret ederek, “İlk salgındaki yoğun bakım hastalarımız biraz daha yaşlı gruptu özellikle 60 yaşın üstündeydi. Ama bu yeni vaka artışları ile beraber bu yaş grubumuz 30’lara kadar indi. Şu an en genç hastamız 34 yaşında ve aktif olarak takip ediyoruz. En yaşlı hastamız 93 yaşındaydı onu taburcu edebildik, sağlığına kavuşturabildik. Şu an yaşadığımız vaka artışlarında dikkati çeken şey; daha genç hastaları da, altta yatan hiçbir hastalığı olmayan hastaları da maalesef yoğun bakımlarımızda solunum yetmezliği ile yatırmamız” ifadelerini kullandı.
Dündar, yoğun bakımda 2 hastane personelini de ağır solunum yetmezliği nedeniyle cihaza bağlı takip ettiklerini söyleyerek, “Bu 2 personelimizin de altta yatan hiçbir hastalığı yokken çok genç yaşlarında yakalandılar. Covid sadece yaşlıları, başka hastalığı olanları etkilemiyor. En başta sağlık çalışanları olarak birebir bu hastalarla ilgilendiğimiz için risk altındayız. Tüm toplum sosyal mesafeyi korumadığı için tüm toplum risk altında. Koronavirüs ortadan kalkmış değil, tam tersine yayılmaya devam ediyor. Sadece yaşlıları ya da ek hastalıkları olanları etkilemiyor, gençleri, çocukları ve bizleri de etkiliyor. O yüzden herkesin sosyal mesafeye ve hijyene uymasını rica ediyoruz. Bu, yayılması çok kolay bir virüs olduğu için bizim hastanemizde de pek çok personel enfekte oldu” diye konuştu.
“KORUYUCU PLASTİK VİRÜSÜ ENGELLEMİYOR”
Vaka sayılarının artmasının kendilerini tedirgin ettiğini söyleyen Dündar, bu sürecinde üstesinden tedbirlerle gelinebileceğini kaydetti. Dündar, “Virüs şu an çok yaygın. Lütfen sosyal mesafeye dikkat edelim. Maskemiz olmadan dışarıya çıkmayalım. Maske takmadan koruyucu plastik takılıyor. O virüsü engellemiyor. Çünkü virüs havada çok küçük partiküllerle geziyor. Plastik parçayı takmış olmanız açık alanlardan o virüsü almayacağınız anlamına gelmiyor. Ama maskeyi düzgün bir şekilde kullandığınız takdirde virüsü alma ihtimaliniz azalıyor. Eldivenle gezen vatandaşlarımız var; ama eldivenle her yere değiyorsunuz. Eldiveninizle bir yerlere dokunmuş olmanız sizi virüsten korumuyor. O yüzden sık sık el yıkama ile hijyeni sağlayalım. Eldiven el hijyeni sağlamaz” ifadelerini kullandı.
“İYİLEŞEN HASTALARI GÖRÜNCE SEVİNİYORUZ”
Yoğun bakım hemşiresi Nuray Delen ise ailelerinden ve sevdiklerinden uzak kalarak yoğun bakımdaki zorluklarla mücadele etmenin çok zor olduğunu söyledi. İyileşen hastaları görünce çok sevindiklerini kaydeden Delen, “Giderken de onları uğurlamak güler yüzlerini görmek paha biçilemez bir şey. Hastaların bütün bakımlarını bizler sağlıyoruz. Çok büyük emekler var. Biz birbirimize kenetlenmiş durumdayız. Bir telsizimiz var içerisi dışarısı olarak onunla da iletişim sağlıyoruz. Bu zorlu süreçte gerçekten sağlık çalışanlarının çok büyü emeği var” dedi.