HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Meclis’te gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Meclis Başkanlığı seçiminin ilk tur sonucuna ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Demirtaş, tahmin ettikleri bir tablonun oluştuğunu belirtti. Demirtaş, “Her grup kendi adayının arkasında duruyor. Normaldir, bir, iki fire gruplarda olabilir” dedi.
Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ’ın yurt dışında olması nedeniyle Genel Kurul Salonu’nda 79 HDP milletvekilinin bulunduğuna işaret eden Demirtaş, “Diğer gruplardan iki milletvekilinin de adayımızı desteklediği anlaşılıyor. Bir sonraki tur ve yarın üçüncü turu da görmek gerekiyor, şimdiden bir şey söyleyemeyiz” diye konuştu.
Meclis Başkanlık seçimindeki turların koalisyon için bir ipucu verip vermeyeceğinin sorulması üzerine Demirtaş, “Yok. İpin ucu değil, kendisi bile görünmüyor. Herkes adayının arkasında” değerlendirmesinde bulundu.
“Dört aday da değerli adaylar”
Meclis’teki milletvekillerinin yüzde 60’ına sahip muhalefet partilerinin kendi adaylarından birini başkan seçememesinin bir başarısızlık anlamına gelip gelmediğinin de sorulduğu Demirtaş, şunları kaydetti:
“Dört adayı da parlamentoyu yönetebilecek değerli adaylar olarak tanımlıyorum. Bu söyleyeceklerimi adayların şahsından bağımsız ifade ediyorum. 13 yıllık tek başına iktidarından sonra AKP, halkın verdiği bu mesaja rağmen parlamentoda Meclis Başkanlığı’nı bir kez daha kendi uhdesine almayı başarırsa burada muhalefet kendisini sorgulamalıdır. Fakat bunu da üçüncü turdan sonra ancak görebileceğiz, muhalefet ne yapabilir. Biz adayımıza güveniyoruz. Etrafında uzlaşılabilecek, birleşilebilecek bir adaydır Dengir Bey. Umut ediyorum ki Meclis Başkanlığı koltuğu, parti açısından söylüyorum, el değiştirir artık yarından itibaren. Beklentimiz öyle.”
Demirtaş, Fırat’ın, üçüncü ya da dördüncü turda bir aday lehine çekilmesinin söz konusu olmayacağını belirtti.
Muhalefet partilerinin uzlaşma sağlayabileceğini, AK Parti’nin de buna saygı duyabileceğini dile getiren Demirtaş, “13 yıllık AKP iktidarından sonra parlamento başkanlığı koltuğu el değiştirmeli. Bu koltuklar 13 yıldır sizindi, şimdi demokratik denge açısından bu değişiklik gerekli” dedi.
Suriye sınırındaki gelişmeler
Demirtaş, “Suriye ile ilgili bir takım senaryolar var. Bu konu hakkında sizin değerlendirmenizi alabilir miyiz?” sorusunu yanıtlarken de Türkiye’de savaş isteyen bir kamuoyu olmadığının altını çizdi. “Varmış gibi bir algı yaratılıyor ama hayır. Toplumun çok önemli bir kısmı barış taraftarıdır” diyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cumhurbaşkanı’nın tek başına bir söylem, bir ifade ile ortada geçici bir hükümetin olduğu, parlamentonun bile daha doğru düzgün kurumlarını seçmediği bir ortamda tek başına savaş kararı anlamına gelebilecek bir siyasi mesajı vermiş olması sakıncalıdır. Türkiye gerçekten de Suriye’nin kuzeyinde oluşacak bir Kürt oluşumundan rahatsızlık duyuyorsa, bunu bir tedirginlik vesilesi olarak ifade ediyorsa bunu gidermenin başka yolları var. Oraya ilk gönderilecek şey ordu, asker, tank, top değildir. Bizler seçilmiş siyasetçileriz. Türkiye’nin bir şansı var, HDP’si var. Diyalog kurma, karşılıklı güven oluşturma, karşılıklı korkuları kaygıları giderme açısından ve Türkiye’nin oradaki bütün oluşumlarla ilgili tedirginliklerini giderecek her türlü girişimi yapma konusunda HDP hazırdır. Diğer partiler de destek veriyorsa karma parlamento heyetiyle bütün bölgeyi ziyaret edelim. Türkiye’nin ne kaygısı varsa iletelim. PYD yönetimini Ankara’ya davet edelim. Kaygıları, korkuları giderecek, gelecekte güvene dayalı, dostluğa dayanacak girişimleri yapalım. Bunlar hiç denenmedi. Bir, iki girişim oldu fakat sağlıklı bir siyasi çözüm arayışı hiç olmadı.”
Milletvekillerinin bu gibi durumlar için seçildiğini belirten ve öncelikle diyalog kanallarının zorlanması gerektiğine işaret eden Demirtaş, HDP’nin Türkiye partisi olarak çözüm üretmeye hazır olduğunu söyledi.
“Bu hazır olma halinizi hükümete ilettiniz mi?” sorusuna da Demirtaş, “Hayır. Ortada bir geçici hükümet var, hükümet yok. Hükümet, ‘şu anda görevimin başındayım ve savaş kararı dahi alabilecek yetkiye sahibim’ diyor ama biz kabul etmiyoruz” karşılığını verdi.
Yakın zamanda bir milletvekilinin hükümeti kurmakla görevlendirileceğini, teorik olarak bu kişinin Başbakan Ahmet Davutoğlu olma ihtimalinin yüksek olduğunu ancak pratikte böyle olmayabileceğini de hatırlatan Demirtaş, “Şimdiden kendini tek yetkili başbakan, tek yetkili hükümet gibi görüp hareket etmeleri doğru değil” dedi.
“Ülke gümbür gümbür savaşa sürükleniyor ama bunu bir kişi yapıyor”
Demirtaş, hükümetin bütün partilerle diyalog kurması, Dışişleri Bakanı’nın grupları ziyaret ederek bilgilendirme yapması gerektiğine de ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Düşünün, ülke gümbür gümbür savaşa sürükleniyor ama bunu bir kişi yapıyor. Tek bir kişi kendi başına bu kararı aldı ve hep birlikte bu kararın arkasından sürükleneceğiz diye bekliyorlar ama doğru bir tutum değil. Türkiye’de barış kazanacak, biz önümüzdeki günlerde Türkiye’nin her yerinde barışa dair sesin yükselmesi için elimizden gelen gayreti de göstereceğiz. HDP, Türkiye için bir şanstır. Bu Suriye’deki, Irak’taki Orta Doğu’daki etki gücünü kullanmak yerine akla askeri seçeneğin ilk gelen seçenek olması talihsizliktir bence.”
Demirtaş, başka bir soru üzerine, Türk savaş uçaklarının Kandil’i bombaladığına dair haberler geldiğini ancak teyit edemediklerini söyleyerek, “İnşallah ateşkesin fiilen bozulduğuna dair durum değildir. Fiili ateşkesin tahkim edilmiş ateşkese dönüştürülmesini beklerken içerideki ateşkes de bozulursa, PKK bölgelerine operasyon yapılıp çatışma durumuna geçilirse bu kimsenin yararına olmaz” diye konuştu.