İkili temasları hakkında basına bilgi veren Başbakan Davutoğlu: “ Türkiye ABD Rusya mekanizmasına olumlu yaklaşımlar var. İkili görüşmeler bağlamında çok verimli geçti özellikle Suriye ve Mülteciler konusu bu görüşmenin ana odak noktasını oluşturuyor. Terörle mücadele konusundaki kanaatlerimizi bir önceki zirvede ifade ettim. Birçok ülkeden gelen açık destek var Türkiye’nin terörle mücadelesine destek konusunda hemen hemen bütün görüştüğümüz taraflar son olarak da Pakistan Başbakanı Sayın Navaz Şerif de Türkiye’nin her zaman yanında olduklarını ifade ettiler. Terörle mücadele konusunda uluslararası desteği sağlamak, diğer taraftan da Suriye ve Mülteciler konusunda artan duyarlılığı uygulanabilir politikalara dönüştürebilmek bağlamında birleşmiş milletler zemini çok önemli bir imkan sağladı. Yarın da Genel Kurula hitap edeceğim” dedi.
“CHP’NİN MEKTUBU OLUMLU”
CHP’nin mektubu konusunda gelen soruyu Başbakan şöyle yanıtladı: “. CHP’nin mektubu daha elime ulaşmadı. Muhtemelen Ankara’da. Tabi dikkatlice okuyacağım. Ama muhtevasının seçimlerde karşılıklı siyasi nezaket içinde davranma noktasında yapmış olduğum çağrıya cevabi mahiyette olumlu bir cevap niteliği taşıması açısından olumlu olduğu kanaatindeyim. Güzel bir gelişmedir. Siyasi parti liderleri arasında diyaloğun olması, yazışmalarla bazı prensip ve ilkesel bazı konuların alınması baştan beri savunduğumuz bir husus. Mektubu elime geçtiğinde dikkatlice inceleyeceğim ama ilk izlenimim muhteva ile ilgili aldığım bilgi hakkında söylüyorum, olumludur. Biz buna olumlu şekilde yaklaşırız. Önemli olan MHP ve HDP’nin de buna olumlu tavır sergilemesi. Kampanya konusunda bütün Türkiye’de tek bir standardın uygulanması lazım yani AK Parti’nin diğer partilerden farkı şu biz her yerde propaganda yapıyoruz. Bizim CHP ile varacağımız anlaşmanın mümkün olan en az israf ve parti bayraklarını kast ediyorum. ” dedi.
HDP’nin seçim sandıklarının taşınmasıyla ilgili eleştirilerini de değerlendiren Başbakan Davutoğlu:
“HDP’nin sandıklarla ilgili açıklaması ise aslında sandıklarla ilgili duydukları güvensizliğin ifadesidir. Yani YSK Türkiye’de bağımsız bir kurum olarak, Türkiye’deki seçim güvenliği bağlamında eğer bunu gerekli görüyorsa herkesin buna saygı duyması lazım. Herkesin rahat ve güvenliği sağlanmış ortamda siyasi iradesini beyan edebilmesine imkan sağlayacak her düzenleme teşvik edilmeli olumlu görülmeli. Buradaki alınan karar seçim güvenliği içinde her vatandaşımızın objektif ve kendi iradesini sağlayacak bir ortamın sağlanmasıdır. Bu konuda HDP, aslında zihninin gerisindeki art niyeti ortaya koyan bir açıklamadır bu. Güvenliğin olmadığı yerlerde YSK için baskı uygulama imkanlarının ortadan kalkması HDP’nin oyununu bozan bir gelişmedir. Bu sebeple bu tepkiyi veriyorlar, herkesin sandık güvenliğine saygı duyması ve sandıktan çıkacak neticeye de kesinlikle uyması beklenir.” dedi.