Kestel Belediyesi önünde CHP Bursa İl Başkan Yardımcısı Baran Güneş, CHP’li belediye meclisi üyeleri ve partililerle birlikte basın açıklaması yapan CHP Kestel İlçe Başkanı Hatice Doğan, “Ey Önder Tanır! Belgesini, fotoğrafını, ses kaydını ya da video görüntüsünü ortaya koymadan böyle bir söz ortaya atılamaz… Madem belgeleriyle ortaya koyabileceğin gerçekleri açıklıyorsun, açıkla ki herkes görsün, herkes duysun, öğrensin! İddianı kanıtla! İlan ediyorum, iddiasını kanıtlamayan namussuzdur, yalancıdır, müfteridir” dedi.
Kestellilerin bu olayları unutmayacağını belirten Doğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“Önder Tanır, o röportajında benimle ilgili de şu cümleyi kurmuş… Diyor ki Önder Tanır, -Hatice Hanım, bu olaylardan çok kısa bir süre önce kendi ailesinin kaçak katının görülmemesini istedi benden! CHP İlçe başkanı, birinci derecede yakınının kaçak katının görmezden gelinmesi için bana geldi. Bununla alakalı yapılabilecek bir şeyin olmadığını söyledik. Şunu yapalım, bunu yapalım, şuraya bağış yapalım dediler. Böyle bir şey yok, belgeleriyle ortaya koyabileceğim gerçekleri açıklıyorum.-
Bir insan belgesiyle ortaya koyamayacağı böyle bir yalanı, hiç yüzü kızarmadan, iki gün sonra gerçek ortaya çıkınca ne yaparım diye düşünmeden, böylesine fütursuzca nasıl söyleyebilir? İlçe başkanı seçildiğimden bu yana Kestel Belediyesi’ne iki kez gittim, ikisinde de belediye meclis oturumuna katıldım ve çıktım… Önder Tanır’la resmi bayram-tören gibi birkaç etkinlikte karşılaşmışlığım ve konuşmuşluğum var. Önder Tanır’ın makam odasına hiç girmedim… Önder Tanır ile dışarıda bir yerde, sözünü ettiğim resmi törenler dışında konuşmuşluğum da yok… Belediyenin kamera kayıtları elinin altında.. Çıkar kamera kayıtlarını, belediyeye geldiğimi ve seninle pazarlık ettiğimi kanıtla… Cep telefonu kayıtları da mevcuttur, ilgili birimlerden talep edilebilir. İki kez baz istasyonlarıyla ilgili konuştuk telefonda, bir kez de o beni aradı, belediye başkan yardımcımın üzerine gelmeyin demek için… Bu görüşmeler dışında ne tanıdım, ne de konuştum… Ama o hiç sıkılmadan, -CHP İlçe başkanı, birinci derecede yakınının kaçak katının görmezden gelinmesi için bana geldi- diyor… Madem gelmişim, mutlaka bir kahve de ikram etmişsinizdir, kayıtlarda vardır… O kayıtları ortaya saçmazsan yalancısın, müfterisin…
Daha da önemlisi, aileme, birinci derecede yakınıma ait kaçak bir kat bulunmamaktadır. Önder Tanır’ın sözünü ettiği konu, babama ait 4 katlı ve ruhsatlı bir inşaatta, tadilat projesi gerektiren bir imalat olabilir… Ki o konunun benimle ilgisi yok, inşaatı yapan firma mühendisinin, tadilat projesi ile ilgili belediyedeki görüşmelerinden ibaret. Ben bu konuyla ilgili kimseyi aramış, konuşmuş da değilim… Cumhuriyet Halk Partisi Kestel İlçe Başkanı olmam nedeniyle partimi, kişisel olarak benim şahsımı hedef alarak siyasi itibarımı zedeleyen Önder Tanır’ın bu röportajda söylediklerini tümüyle reddediyorum. Nezaketsizliğini de aynen iade ediyor ve tekrarlıyorum. Kaçak katı görmezden gelmesini istediğime ilişkin iddiasını ispatlamayan müfteridir, yalancıdır.
Benim ilçe başkanlığı görevinden alınmamı salık veren Önder Tanır’a bir çift sözüm var… Ben bugüne ahlâksızlarla, ahlâksızlıklarla mücadele ederek geldim, bundan sonra da ahlâksızlarla, ahlâksızlıklarla mücadele edeceğim… Siyasi yaşantıma, uğruna yaşamımı verdiğim ahlaki değerlerimden milim sapmadan devam edeceğim… Seninle de mahkemelerde hesaplaşacağım… Hakaretlerin, yalanların ve iftiralarınla ilgili ceza davası açmakla yetinmeyeceğim… Ayrıca sana, sadece 5 kuruşluk manevi tazminat davası açacağım, çünkü fazlasına değmezsin… Bunu da böyle bilesin!”