Tokaç, “Sarışınlar aptaldır, dövme yaptıranlar aykırıdır, gözlük takan öğrenci çok çalışkandır, esmerler seksidir, takım elbiseli kişiler güvenilirdir” gibi düşüncelerin neredeyse toplumun hemen her kesimi tarafından bilinen ve kabul gören inanışlar olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Bu gibi inanışlar insanların fiziksel görünümüne bakarak onlar hakkında fikir yürütmenin ne kadar kesin yargılara varabildiğini göstermektedir. İnsanların fiziksel görünümü ile onların ruhsal dünyaları ve nasıl bir kişi oldukları hakkında bilgi edinme arzusu uzun zamandır merak uyandıran bir konudur. Güzelliğin/yakışıklılığın etkisini ortaya koyan birçok araştırma göstermektedir ki; insanlar fiziksel görünümden etkilenmektedir. Çekiciliğin flört veya evliliklerde yadsınamaz bir gerçek olduğunu çoğu kişi kendi yaşamında deneyimlemiştir.”
HALO ETKİSİ
Sosyal psikolojinin “halo etkisi” teorisi fiziksel çekiciliğin kişiler üzerindeki etkisini açıklayan bir kavram olduğunu vurgulayan Tokaç, “Bu, çekici kişilerin, doğru olmasa bile, olumlu başka özelliklere de sahip olarak algılanmasıdır. Örnekle söylemek gerekirse; güzel bir kızın aynı zamanda sevecen, zeki, bilgili olduğunun beklenmesidir. Birçok araştırma fiziksel çekici kişilerin; daha olumlu bir kişiliğe, yüksek bir konuma sahip ve evlenme-evliliğinden mutlu olma olasılığına sahip kişiler olarak değerlendirildiğini göstermektedir. Alınan bir iltifat, yaptığı işlerdeki başarısının değerlendirilmesinden önce gözle görünen fiziki görünümün dikkati çekmesi, sadece çekiciliğinden ötürü ahlaki güzelliğe de sahip olduğunun düşünülmesi bu kişilerin daima olumlu desteklenmesini sağlamaktadır” dedi.
Psikolog Naciye Tokaç, bir kişiyle yüzyüze etkileşimde bulunulduğunda, kişi ile gerçekçi ve tam bir bilgi alışverişinde bulunularak iletişim kurulduğunda bu etkinin zayıfladığını kaydetti.