Bursa’nın merkez Yıldırım ilçesindeki İsabey Hayvan Pazarı’nı gezen ve vatandaşlarla sohbet eden Çavuşoğlu, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

 

Çavuşoğlu, bir gazetecinin Diyarbakır-Bismil karayolunda askeri araçların geçişi sırasında PKK’lı teröristlerce tuzaklanan patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu araçların sevkiyatını yapan 2 kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlatması üzerine şunları söyledi:

 

“Öncelikle 2 şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum. Maalesef bayram öncesinde şer odakları hiçbir sınır, değer tanımaksızın işlerine devam ediyorlar ama unutulmaması gereken bir şey var ki biz de terörle mücadelemizde tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar ciddi adımlar attık ve ciddi bir şekilde mücadelemizi sürdürüyoruz. Artık hem telsiz görüşmeleri hem de sahada gördüklerimiz şudur ki hiçbir şekilde devam ettirme, adam temin etme, terörist temin etme gibi bir durumları kalmamıştır. Tarihin en düşük seviyesine inmiştir katılımlar.”

 

Terörle mücadeleyi ciddi şekilde sürdürdüklerini ve sürdürmeye de devam edeceklerini vurgulayan Çavuşoğlu, bu kapsamda terör örgütüne hiçbir şekilde nefes aldırmayacaklarını bildirdi.

 

“Terör örgütüne göz açtırmayacağız”

 

Çavuşoğlu, şehit haberlerine çok üzüldüklerini dile getirerek “Ortada bir gerçek var. Bu gerçek mücadelemizin, azmimizin, kararlılığımızın asla ve asla bitmeyeceği, hatta daha da artarak devam edeceği yönünde. Ben tekrardan 2 şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum. Aynı şekilde onların yakınlarına başsağlığı diliyorum. Türk milletinin başı sağ olsun.” dedi.

 

Bölge insanının rahatı, standardının gelişmesi için bir taraftan terörle etkili bir mücadele sürdürürken diğer taraftan da oraya ilişkin altyapı yatırımları ve diğer sektörel bazlı çalışmaları durmaksızın devam ettirdiklerini anlatan Çavuşoğlu, şunları söyledi:

 

“Bir taraftan terörle mücadele ederken diğer taraftan bununla entegre bir şekilde insanımızın orada hem istihdamı hem daha güvenli bir şekilde yaşayabilmesi için de yatırımlarımızı yapıyoruz. Dün de bildiğiniz gibi maalesef 3 işçimizi katlettiler. Yani bu artık gözü dönmüşlük, çaresizliğin bir ifadesidir. Terör örgütüne artık asla ve asla nefes aldırmayacak, göz açtırmayacak ve kararlı mücadelemizi sonuna kadar devam ettireceğiz, bunların tepesine binmeye devam edeceğiz Allah’ın izniyle.”

 

“İnsanlık orada adeta sınıfta kaldı”

 

Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu, “Arakan’da Müslümanlara yönelik zulümle ilgili neler söyleyeceksiniz?” sorusunu şöyle yanıtladı:

 

“Bizim siyasi perspektifimiz, nerede bir mazlum, mağdur varsa onun etnik kimliğine, mezhebine, dinine, bakmaksızın o mazlum ve mağdurun yanında olmaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde istikametimiz böyledir. Arakan’da da maalesef son günlerde görmüş olduğumuz, ortaya çıkan görüntüler bizleri derinden yaralıyor. İnsanlığın orada adeta sınıfta kaldığını müşahede ediyoruz. Biz Arakan ile ilgili olarak da insani diplomasi yöntemleriyle Kızılay’ımız, TİKA’mız, AFAD’ımız ile ne tür yardımlar yapabileceksek bunların önlemlerini alıyoruz. Şimdiye kadar yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Biz ortaya çıkan bu insanlık dışı olaylarla ilgili olarak en üst perdeden tepki verdiğimiz halde maalesef bunu tribünden izlermişçesine izleyen bir uluslararası toplumun varlığını da ne yazık ki hayretler içinde izliyoruz.”

 

“Kendimize yakışanı yapmaya devam edeceğiz”

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dünya 5’ten büyüktür” ifadesinin çok yerinde olduğunu aktaran Çavuşoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:

 

“Bugün burada bir insanlık sorunu yaşanıyorsa BM’nin, BM Güvenlik Konseyi’nin bu manada bir adım atması, en azından bir açıklamada bulunması ve gerekli önlemleri, gerekli uyarıları, gerekli tedbirleri, gerekli müdahaleleri yapması gerekir diye düşünüyoruz ama maalesef burada yine herkes gözlerini kapatmış, yaşanan bu zulme sırtını dönmüş durumda. Biz nerede bir mağdur varsa, nerede bir mazlum varsa, nerede bir haksızlık ve hukuksuzluk varsa adalet için hoşgörüyle kendimize yakışanı yapmaya devam edeceğiz ama gördüğümüz manzara, karşılaştığımız görüntüler hakikaten yüreğimizi acıtıyor. Özellikle de Müslüman dünyasının bayramına şurada birkaç günlük zaman kalmışken bu görüntülerin ortaya çıkması bizim gerçekten vicdanımızı titretiyor. İnşallah çağrımız odur ki yaşanan bu zulmün bir an evvel sonlandırılması ve uluslararası toplumun bu konuda artık bir şey yapması.”

 

“Görüyorum ki genel olarak bir memnuniyet var”

 

Çavuşoğlu, “Kurban Bayramına sayılı günler kala hayvan pazarını ziyaret ettiğiniz ve burada satıcıları dinlediniz. Burada satıcıların ne tür talepleri oldu?” sorusunu yanıtlarken şöyle konuştu:

 

“Bayrama az bir zaman kala satışlar da hızlı bir şekilde devam ediyor. İsabey’e geldik. Buradaki satıcılarımızın talep ve beklentilerini dinledik. Sıkıntılarıyla ilgili birtakım öneriler aldık. İnşallah bunların gereğini yapmak üzere dile getireceğiz. Şunu gördüm, memnuniyet duymayanlar olduğu kadar bir o kadar da memnuniyetlerini ifade eden insanımız var burada. Kars’tan, Ardahan’dan, Adıyaman’dan, Ağrı’dan, Muş’tan, Diyarbakır’dan gelen üreticilerimiz, satıcılarımız burada. Kimisine ‘Kaç tane ile geldin?’ diye soruyorum, ’36 tane ile geldim son 1 tane kaldı’ diyor. Birine soruyorum; ’35 tane ile geldim 20 tane kaldı’ diyor. Sonuçta bu serbest piyasa. Bazısı daha fazla, bazısı daha az satacak. Görüyorum ki genel olarak bir memnuniyet var. Spesifik olarak yaşanan bazı sorunlar var. Onları da not ettik. Giderilmesi için elimizden geleni yapacağız inşallah.”

 

“Frene güvenmeyin, kurala güvenin”

 

Bayram tatilinin başladığını, yarın da 30 Ağustos Zafer Bayramı olduğunu anımsatan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

 

“30 Ağustos ülkemizin, milletimizin varlık ve mücadelesinde çok önemli bir dönüm noktası. Bu nedenle Kurtuluş Savaşı şehitlerimize ve Türkiye için canını feda eden tüm şehitlerimize tekrar Allah’tan rahmet diliyorum. Her defasında tedbirler alınıyor, uyarılar yapılıyor, çeşitli ikazlarda bulunuluyor ama maalesef trafikte yaşadığımız can kayıplarımız var. Bu bizi üzüyor. Evet yollarımız düzeldi, trafik kazalarında önemli oranda düşüş oldu ama ne olursa olsun şunu unutmamak lazım, sürücülerimizin asla frene değil kurala güvenmesi gerekiyor. Biz diyoruz ki frene güvenmeyin, kurala güvenin. Onlardan dikkat ve özen rica ediyorum. Herkesin Kurban Bayramı’nı tebrik ediyorum. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın. Kurban Bayramı’mızın hem milletimize hem de insanlığa hayırlar getirmesini Allah’tan niyaz ediyorum.”