Aydın, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Dünyayı sarsan Covid-19 virüsü can almaya devam ediyor.  Virüsün en yaygın olduğu dönemde dünyada milyonlarca insan bu illetten etkilendi. Ülkemiz de sağlık personelinden yurttaşlarına kadar pandemide çok ağır kayıplar verdi.

Çoğu sevdiğimizi bu illet yüzünden kaybettik. Kimileri ağır tedavi süreçlerinin ardından kurtulmayı ve hayata tutunmayı başardı.

Fakat, virüs geride ağır bir tahribat bıraktı. Ülkeler on binlerce insanını kaybetti. Ekonomileri geriledi. Hepsinden öte, toplumu büyük bir salgın korkusu sardı.

Aşı ile sorun çözülmüş gibi gözükse de riskin sürdüğü biliniyor.

Bu girişin ardından gelelim asıl değinmek istediğimiz konumuza.

Geçen yıl Kütahya’da Covid-19 virüsüne yakalanan Bursalı genç bir akademisyen, ciğerlerinden kalan hasarla uzunca süredir tedavi altındaydı.

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Yabancı Diller

Yüksekokulu öğretim görevlilerinden Sevcan Çamırcı, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Covid sonrası ciğerlerinde yaşadığı sorun nedeniyle 4 aydır tedavi görüyordu. Çamırcı verdiği yaşam mücadelesine ne acıdır ki, yenik düştü.

Bursalı genç akademisyenin ölümü hem Kütahya hem de Bursa’yı üzdü.

Akademisyen Çamırcı geçtiğimiz günlerde memleketi Harmancık’ta toprağa verildi.

Çamırcı, Ankara Hacettepe Üniversitesi’nden mütercim olarak mezun olduktan sonra bir süre Bursa Uludağ Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu’nda da okutmanlık yapmış, ardından Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Toprak Mahsulleri Ofisi ile Sağlık Bakanlığı’nda Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nde tercüman olarak çalışmıştı.

2017 yılında Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu’na geçiş yapan Çamırcı’nın 2020 yabancı dil sınavından YÖS’den de 100 tam puan alarak başarılı bir akademisyenlik süreci geçirdiğini öğrendik.

Çamırcı’nın vefatı Dumlupınar Üniversitesi’ndeki öğrencilerini de yasa boğmuş.

Pandemi döneminde hayata geçirilen tedbirler hepimizin yaşam standardını bozmuş, planlarımızı altüst etmişti.

O vakit, devletin toplumu virüsten azami ölçüde koruma adına koyduğu kurallara, sokağa çıkma yasağına, aşı kararına çoğumuz tepkiliydik. Bu nedenle genç akademisyenimiz gibi bugün aramızda olmayan onlarca sevdiğimizi Covid-19 virüsüne kurban verdik.

Hiçbir virüsü hafife almamak gerek.

Uzun aradan sonra da olsa Bursalı genç akademisyenimiz gibi ciğerlerde oluşan tahribat da ölüme yol açabiliyor.

Covid-19’u atlatanlarımız, aman sağlık kuruluşlarımızda kontrollerini yaptırmayı unutmasınlar.

Olay Gazetesi Yazarı İhsan Aydın’ın yazısının tamamı için tıklayın…