SEYİT GÜNDOĞAN

Bursa Samsun Dernekleri Federasyonu tarafından düzenlenen Samsun gezisinde iki kent arasında kurulan gönül köprüsünün temelleri daha da pekişti. Bursa Samsun Dernekleri Fedarasyonu yönetim kurulu, kadın kolları, dernek başkanları, işadamları ve gazeteciler, 3 gün boyunca Samsun’un tarihi, turistik, kültürel ve doğal güzelliklerini yakından görme ve tanıma fırsatı buldular.   

ATATÜRK’ÜN ŞEHRİ SAMSUN… 

Burası Milli Mücadele’nin başlangıç şehri. Modern Türkiye Cumuhuriyeti’nin kurtuluşuna ve kuruluşuna giden yolda ilk adımın atıldığı bir kent Samsun. Cumhuriyetin ve bağımsızlığın kenti, kısacası Samsun 19 Mayıs kenti, Atatürk’ün şehri. Bursa Samsun Dernekleri Federasyonu tarafından düzenlenen Samsun gezisinde, bağımsızlığımızın ateşinin yakıldığı bu kentin tarihi, turistik, kültürel ve doğal güzelliklerini yakından görme ve tanıma fırsatı bulduk. Boşuna Atatürk’ün şehri dememişler Samsun’a. Gerçekten, özellikle şehir merkezi buram buram Atatürk, milli mücadele ve bağımsızlık kokuyor. Zaten kent girişinde sizi bir üstgeçitin üzerinde ‘Atatürk’ün Şehri Samsun’a Hoş geldiniz’ yazısı karşılıyor. Denildiği gibi de gerçekten Atakürk’ün şehri Samsun. Bandırma Vapuru, Milli Mücadele Parkı, Kurtuluş Yolu, Sadi Tekkesi Kuvayi Milliye Ruhu, Kent Müzesi, ziyaretçilerini adeta o günlere geri götürüyor.    

“BAŞARININ SIRRI SAMİMİYET”… 

Samsun’un 4 dönemdir Büyükşehir Belediye Başkanlığını yürüten Yusuf Ziya Yılmaz’ı da, kentin  Atatürk Şehri kimliğini koruması yönündeki çalışmaları nedeniyle özellikle tebrik etmek gerekiyor. Başarıyla yürüttüğü belediye başkanlığının sırrını da ‘samimiyet’ olarak açıklayan Yusuf Ziya Yılmaz, gerçekten çok samimi ve içten biri. Bursa Samsun Dernekleri Federasyonu üyeleri ve Bursa’da görev yapan gazetecileri, Samsun Golf Kulübü’nde ağırlayan Başkan Yusuf Ziya Yılmaz, samimi sohbeti ve açıklamalarıyla büyük takdir topladı. 

BANDIRMA VAPURU…

Atatürk’ün Şehri demiştik Samsun’a. Bandırma Vapuru ve Milli Mücadele Açık Hava Müzesi’nde bu sözün ne kadar anlamlı olduğunu anlıyorsunuz. 7 Şubat 2005 tarihinde Bandırma Vapuru’nun kullanım hakkını ve işletmesini devralan Samsun Büyükşehir Belediyesi, 15 aylık yoğun bir çalışmayla geminin dış kısımlarının bakımı yapılmış, iç kesimleri tamamen yenilenmiş ve müze haline getirilmiş. Geminin ambar kısmı, Atatürk’ün fotoğraflarının bulunduğu sergi salonu olarak düzenlenirken, Şeref Kamarası’nda ise Mustafa Kemal Paşa ve dört silah arkadaşının balmumu heykelleri bulunuyor. Özel Kamara’da ise Atamızın anısını en iyi şekilde yaşatmak amacıyla vefatından 6 ay önce TBMM tarafından hediye edilen ve sadece 55 gün kullanabildiği ‘Savarona’ yatındaki kamarası örnek alınarak birebir orijinali yapılmış. Bandırma Vapuru’nun da içinde bulunduğu 35 ben metrekare alana kurulu Milli Mücadele Parkı ve Açık Hava Müzesi’nde ise; Çanakkale Savaşı’nda düşmanın denize dökülüşüne kadar süren zorlu mücadeleyi temsil eden seramik rölyefler, Samsun’lu bin 200 şehrin isimlerinin yer aldığı şehitler yazısı, Milli Kurtuluş Anıtı, İstiklal Mücadelesi’nde kullanılan top, tüfek, torpido, denizaltı mayınları ve uçaksavar gibi harp malzemeleri bulunuyor. 

KURTULUŞ YOLU…

Türk milletinin eşi benzeri görülmemiş bir azim ve mücadele ruhu ile başlattığı varoluş savaşanın ilk adımlarının atıldığı 19 Mayıs sabahında, yüreği vatan sevgisi ile dolu bir avuç yiğidin Milli Mücadele’nin kutsal yürüyüşünün başlangıcına şahitlik eden Kurtuluş Yolu İskelesi de Samsun’un en önemli kültürel mekanlarından biri. İnsanın tüylerini diken diken eden iskelede Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının iskeleye çıkışları ve Samsun halkının onları karşılaması balmumu heykellerle temsili olarak canlandırılmış. 

SADİ TEKKESİ…

Milli Mücadele’nin ilk adımının atıldığı Samsun’da ilk örgütlenmenin yapıldığı mekan olan Sadi Tekkesi’nin günümüze ulaşan merkez binası da Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilip müze olarak düzenlenmiş. Şehitler Müzesi’nde tarihimizdeki kahraman şehitlerimiz anılıp anlatılıyor. 10 m2 yüzeye sahip yağlı boya tablo ile dioromik bir kompozisyon oluşturulmuş ve bu tablo üzerinde dijital manipülasyonlar yapılarak etkili bir anlatım sağlanmış. Ayrıca, müze içinde sembol şehitlerimizin görsel ve sesli olarak anlatıldığı panolar yer alıyor. 

KENT MÜZESİ… 

Bir çok kurumun desteği ile kente kazandırılmış olan Kent Müzesi’nin içerikleri kent belleği açısından değerli objelere yansıtılmış. Samsun’un tüm değerlerini etkileyici görsellerle bünyesinde barındıran Kent Müzesi, Samsunluları geçmişiyle buluştuğu eşsiz bir tarihi ve kültürel mekan olarak kentin en önemli eserleri arasındaki yerini alıyor.   

AMAZON KÖYÜ…

Samsun’ta görülmesi gereken yerlerden biri de Amazon Köyü. M.Ö. 3 bin ie 2 bin yılları arasında Samsun Terme’de yaptıkları inanılan şehirler ve kent devletleri kuran, anaerkil gelen toplum yapısı içerisinde efsanelere destanlara, mitolojilere, filmlere ve romanlara konu olan Amazon Savaşçı Kadın kabilelerin yaşamları bu müzede günümüze taşınmış.    

TARİH HAZİNESİ VEZİRKÖPRÜ…

Gezinin ilk gününde ziyaret ettiğimiz Vezirköprü’ye ayrı bir parantez açmak lazım. Müzesi, antik Hitit Kenti, han ve hamamları, taş medreseleri, bedesteni, kütüphanesi, restore edilmiş eski evleri ve Şahinkaya Kanyonu’yla adeta saklı bir tarih hazinesi Vezirköprü. İlçenin adı Köprülü Mehmet Paşa’dan geliyor. Köprülü Mehmet Paşa ölmeden önce yerine oğlu Köprülü Fazıl Ahmet Paşa’yı vasiyet eder. Daha sonra diğer oğlu Köprülü Fazıl Mustafa Paşa da sadrazamlık yapar. Sağlıklaştırma projesi kapsamında restore edilen tarihi Vezirköprü evlerinin bulunduğu sokaklar adeta tarih kokuyor. Tarihi binalar bütüncül bir anlayışla ele alındığı dikkat çekerken, evlerin sahipleri de içinde yaşıyor. Bu tarihi evlerden en dikkat çekici olanı ise, 1938-1943 yılları arası Vezirköprü’de belediye başkanlığı yapan Abdullah Derici Konağı’ydı. 25 yıl öncesine dek Derici ailesinin yaşlılarının yaşadığı Konak artık Vezirköprü Müzesi. Konakta mobilya, avize, giysi, halı gibi pek çok malzeme o günlerden kalma. Oymaamağaç Ören Yeri’nde Antik Hitit Kenti Nerik’e ait kalıntıların Kalkalotik Çağ’a, M.Ö 3500’den 11. yüzyıla ait. Yani  5500 yıl önceden. 11 yıldır devam eden kazılarda 27 tablet parçası bulunmuş. Bu metinlerde Hititlilerin kutsal şehri Nerik adı sıkça geçiyor. Bölgedeki höyük ise 1970 yılında bir Türk arkeolog tarafından yüzey araştırması sırasında fark edilmiş. Kazı, Uşak Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rainer Czichonıe tarafından yürütülüyor. 

ŞAHİNKAYA KANYONU…

Vezirköprü’nün en çok görülmesi gereken yeri ise Şahinkaya Kanyonu. Kızılırmak üzerine yapılan ve 40 kilometre uzunluğundaki Altınkaya Baraj Gölü’nün içindeki Şahinkaya Kanyonu 3.5 kilometre  uzunluğunda. Altınkaya Barajı’nın yayılarak akan suları bir süre sonra sağlı sollu duvar gibi yükselen kayalıkların arasındaki dar geçitten geçiyor. Gölde en fazla 60, 70 metre olan derinlik burada 80 ila 120 metreye ulaşıyor. Bafra Ovası bu baraj gölünden sulanırken, bir de elektrik üretiliyor. Baraj Gölü, 28’i Vezirköprü’de olmak üzere 40’a yakın köyü sular altında bırakmış. Köylüler Bursa Gemlik Atatepe, Hatay Reyhanlı gibi yerlere taşınmı. Vezirköprü Belediye Başkanı İbrahim  Sadık Ediz, Vezirköprü’yü tüm Türkiye’ye tanıtmak için çalıştıklarını belirterek, “Turizme büyük önem veriyoruz. Alt yapı eksiklerimizi tamamlamaya çalışıyoruz. Vezirköprü kabına sığmıyor” diye konuştu. 

KUŞ CENNETİ..

Bafra’daki Kızılırmak Deltası içinde bulunan ve eşsiz bir doğal güzelliğe sahip olan Kuş Cenneti, mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Ramsar sözleşmesi ile koruma altına alınan 56 bin hektarlık Kuş Cenneti’nde; Türkiye’de bulunan 478 kuş türünden 352 türü bulunuyor. Dünyada nesli tükenmekte olan 34 kuş türünden 15’ini barındıran Kızılırmak Deltası, diğer deltalardan faklı olarak yılın her ayı farklı kuş türüne ev sahipliği yapıyor. 21 bin 700 hektarlık sulak alana sahip Kızılırmak Deltası’nda yaban hayatı geliştirmek için de 5 bin 174 hektar alan ayrılmış. Kış ortası kuş sayımlarında bir alanda en fazla kuşun görüldüğü yer olan Kızılarmak Deltası’nda yaklaşık 950 adet de leylek yuvası bulunuyor. Bununla birlikte Bafra’daki yöresel özellikler taşıyan sivil mimari örneklerinden bir binada hayata geçirilmiş olan Arkeoloji ve Etnografya Müzesi de görülmeye değer. 

   

Bursa Samsun Dernekleri Federasyonu Başkanı Savaş Otruş, Samsun’un önemli tarihi ve turistik güzelliklerini Bursa, Marmara Bölgesi ve tüm Türkiye’ye doğru bir şekilde aktarılması ve buralarını layık olduğu turist akınına uğramasını istediklerini ifade ederek, Samsun, “Karadeniz’in incisi mükemmel bir şehir. Bursa’da yaşıyor olsak da Samsun’u unutmuyoruz. Doğduğumuz şehri hiç unutmadık unutmayacağız. İki kent arasındaki ilişkileri her alanda daha da geliştirmek istiyoruz” dedi.