Olay, 24 Mayıs 2016 tarihinde Nilüfer ilçesindeki bir otomobil fabrikasında meydana geldi.
Edinilen bilgiye göre, 2006 yılından bu yana aynı fabrikada çalışan Kaporta Bölüm Şefi Nihat Sevinç (34), bir yıl önce işe giren kaporta işçisi Fatih A.’yı (23) iddiaya göre sakalını kesmesi hususunda uyardı.
Çıkan sözlü tartışmanın ardından Fatih A.’nın yumruk darbeleriyle yere düşüp kafasını çarpan Sevinç ambulans ile Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Sevinç, yapılan tüm müdahalelere rağmen 1 hafta sonra hayatını kaybetti.
Olay sonrası gözaltına alınan Fatih A. ise çıkartıldığı nöbetçi mahkemece tarafından tutuklandı.
“Öldürme amacım yoktu”
Hakkında ‘kasten adam öldürmek’ suçundan müebbet hapis istemiyle dava açılan Fatih A., Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Duruşmaya sanık ile müşteki avukatları ve yakınları katıldı.
Duruşmada ölenin yakınlarına baş sağlığı dileyen sanık, “İnancım gereği sakal bırakıyorum. Fabrikada, benden başka çeşitli amaçlarla sakal bırakanlar var. Kimse kimseye karışmıyor. Ölen şahıs, 3 ay önce bulunduğumuz bölüme şef olarak atandı. ‘Üst taraf gibi alt tarafı da uzatıyor musun, seninle görüşeceğiz, sakallarını kes’ diyerek benimle uğraşıyordu. Bende sakalımı kesmeyeceğimi söyledim. Olay günü, vardiyaya yeni başlamıştık. Bana, yine sakalımı kesmemi söyledi. Bende, ‘benimle uğraşmayı bırak, seni şikayet ederim’ dedim. Bunun üzerine sinirlendi, küfür etti. Kolumdan tutup, yan taraftaki küçük bölmeye itti. Kendisi benden iridir. Boğuşmaya başladık. 1 yumruk vurdum. Kendisi geri geri gitti. Parça koyduğumuz arabaya çarptı. Ben ardından yanına gittim. Ayıltmak için 1-2 defa yüzüne vurdum. Ondan sonra oradan ayrılarak bir şahsa fabrikanın ambulansını aramasını söyledim. Ardından tekrar gelerek ilk yardım yaptım. Soranlara ise olayı anlattım. Hiçbir yere kaçmadım. Öldürme amacım yoktur” dedi.
İfadelerindeki çelişki sorulunca “oruçluyum” dedi
Mahkeme heyeti, sanığın emniyet, savcılık ve nöbetçi mahkemedeki verdiği ifadeleri okudu. Sanık, nöbetçi mahkemede verdiği ifadede, “Olay anında kendisine, ‘senin yüzünden uyuyamıyorum, psikolojim bozuldu’ dedim. O da, ‘ne yapayım’ dedi. Ben de dayanamadım, iki üç tane yumrukla burnuna vurdum. Kendisi yere düştü, bayıldı. Düşerken bir yere çarptığını görmedim. Kendisi bana vurmadı” diye konuştu.
Verdiği ifade ile nöbetçi mahkemede verilen ifadenin çelişkili olduğu anlaşılınca mahkeme heyeti sanığa bu durumu sordu. Sanık, oruçlu olduğunu ve olayın bu kadar büyüyeceğini düşünmediğini ifade ederek, şu an vermiş olduğu ifadenin doğru olduğunu söyledi.
Ölen şahsın eşi Gülay, annesi Nurten ve babası Özcan Sevinç ise sanıktan şikayetçi olduklarını söyledi. Mahkeme heyeti kısa bir aranın ardından, şahitlerin dinlenmesine, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.