Bursa 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Ali Gem (69) ile eşi Gülfer Gem (67) ve oğulları Reva Gem’i (46) pompalı tüfekle öldürdüğü iddiasıyla hakkında ‘üç kişiyi kasten öldürmek’ suçundan üç ayrı müebbet hapis cezası istenen 55 yaşındaki çiftçi Hasan Küp’ün yargılanmasına başlandı.

Polisin geniş güvenlik tedbiri aldığı duruşmada Küp, “2002 yılında oğlum evlenmek istediği kızın Ali’nin evine gelip gittiğini söyledi. Kızın istemesinde Ali yardımcı oldu ve nişan yaptık. Bir akşam kahvede olduğum zaman, Ali Gem, evime gelerek, annemi ve eşimi kendi evine davet etti. Önce annem gitmiş. Sonra eşim, çamaşırı yıkayıp, evine giderken Ali, eşimi kendi turşuhanesine götürmüş. Orada eşime zorla tecavüz etmiş. Eve geldiğimde eşimin duşta olduğunu gördüm, soğuk suyla yıkandığını annemden öğrenince, banyonun kapısını aralayınca eşimin vücudunda morluklar olduğunu gördüm. Annem Ali’nin evine gittik dedi. O sırada eşime zarar verenin Ali olduğunu anladım. Eşim sürekli ağladığından hiçbir şey anlatamıyordu” dedi.

“DÜĞÜN YAPACAĞIMIZ İÇİN SES ÇIKARMADIM

O sırada oğlunun düğününü yapacağı için sesini çıkartmadığını anlatan Hasan Küp, “Orhangazi’de oturan oğlum Tuna’nın eşi doğum yaptı. Ali Gem köyden kalkarak gelinimin evine gitmiş. Loğusa halindeki bir kadının evine bir erkek tek başına gitmez. Eşim de o an oradaydı. Sonra eşim ağlayarak, Ali’nin kendisine tecavüz ettiğini ve sürekli tehditler savurduğunu anlattı. Benden onu öldürmemi istedi. Hatta eşime bir telefon almış. O telefonla eşime, ‘Mesaj at, ben istediğin zaman gelirim’ demiş. Daha sonra Ali Gem, eşimi uyuşturucuya alıştırıp, aklını başından aldı. Anlamsız cümleler kurmaya başladı. Bir gece yatakta eşimin olmadığını fark ettim. Dışarı çıktığımda eşimin çıplak bir halde yerde yattığını gördüm. O sırada Ali Gem başka bir tarafa geçti. Ben de eşimi alıp eve götürdüm” diye konuştu.

Olay günü kapının önünde temizlik yaptığını anlatan Küp, “Ali Gem bana küfürler etti. İlk başta yine sesimi çıkarmadım. Eşi Gülfer Gem, Ali’ye, ‘Adamın evine girip çıkıp küfürler ediyorsun. Adam sana bir şey demiyor’ diye kızdı. Ali bana küfretmeye devam ediyordu. Yanında oğlu Reva da vardı. Traktöre bindiler. Ben uzaklaştılar diye zannettim. Ama evin etrafında dönmeye başladılar. İçeri girip av tüfeğini aldım. Kendisine doğru ateş ettim. İkinci kez ateş ettiğimde heyecan yaptım. Amacım eşi ve çocuğunu öldürmek değildi. Saçma onlara da isabet etti. Akli dengem yerinde. Olaydan dolayı pişmanım” dedi.

Olay günü öldürülen yakınlarıyla birlikte olduğunu belirten kızı Hülya Mert, “Silah sesi duydum. Etrafıma bakınırken, kendimi yere attım. Sanık, pusu kurarak babama ateş etti. Duruşmada anlattıkları gerçek dışıdır. Aramızda öldürmeyi gerektiren bir durum yoktu” dedi.

Sanığın ifadesini kesinlikle kabul etmediğini söyleyen gelini Nevin Gem, “Kayınpederim böyle bir insan değil. Karıncayı bile incitmezdi. Bütün köye sorsanız kayınpederimin böyle biri olmadığını görürsünüz. Hak ettiği cezayı almasını istiyorum. Söylediği şeyler tamamen gerçek dışıdır. Bizi gözetledi ve her şeyi tasarlayarak yaptı” şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti, eksik evrakların tamamlanması için duruşmayı ileri tarihe erteledi.