Son 5 yılda Galatasaray ve Çanakkale Belediyespor’u da çalıştıran Nesic, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de daha uzun yıllar kalmayı arzu ettiğini bildirdi.
Nesic, 5 yaşındaki oğlunun Türk öğrencilerle birlikte eğitim gördüğü dile getirerek, “Burada olmak bana mutluluk veriyor. Eğer bir gün buradaki görevim biterse yine bir Türk takımını çalıştırmak isterim” dedi.
Türkiye’de çok sayıda Balkan göçmeni bulunduğuna işaret eden Nesic, bu kişilerle zaman zaman Sırpça konuştuğunu, kendisinin de yavaş yavaş Türkçe öğrenmeye başladığını, iletişim kurmakta zorlanmadığını anlattı.
Dragan Nesic, ailesiyle Türkiye’de yiyecek anlamında sıkıntı yaşamadıklarını kaydederek, “Türk ve Sırbistan mutfağı arasında pek fark yok. Et yemeklerini çok seviyorum. Eşimde bir gün musakka getirmişti, patatesle beraber. Çok güzeldi” değerlendirmesinde bulundu.
Eşinin börek, poğaça ve pastaları çok sevdiğine değinen Nesic, Türk kahvesinin de tüm Balkan ülkelerinde bilindiğini vurgulayarak, “Sırbistan’da fazla kahve kültürü yok ama benim gençlik dönemimde Türk kahvesi tüm Balkan ülkelerinde meşhurdu. Gençlik yıllarımda kahveyi içer, sonra kapatır fal bakardık. Bu sebeple Türk kahvesinin gençlik anılarımda çok önemli bir yeri var” diye konuştu.
“Taraftarla birlikte Türk voleybolunun kalitesi de artacaktır”
Türk voleyboluna ilişkin görüşlerini de kaydeden Nesic, “Türk voleybolu son yıllarda çok ilerledi ve artık İtalya ile Rusya ile yarışıyor. Türkiye’de oturmuş bir sistem var, tek eksik ise seyirci. Türkiye’de futbol dışındaki branşlara taraftar ilgisi fazla değil. İyi bir seviyede olan Türk voleybolu, taraftarların da ilgi göstermesi halinde çok daha iyi yerlere gelecektir. Taraftarla birlikte Türk voleybolunun kalitesi de artacaktır” şeklinde görüş belirtti.
Nesic son olarak Bursa Büyükşehir Belediyespor’daki hedeflerini anlatarak, “Öncelikle ligde kalıcı olmayı, ardından her yıl Avrupa kupalarına katılmayı arzuluyoruz. Belli bir program dahilinde de bunu gerçekleştireceğimize inanıyoruz” ifadelerini kullandı.