Ahmet Emin Yılmaz yazısında şu ifadeleri kullandı:
Kabul ediyoruz ki… Esnaf çok zor bir yıl geçirdi. Lokantalar, kafeler kapandı, açık olanlarda da işler azaldı. Toplum da bunaldı. 65 yaş üstü evde hapis kaldı. Hafta içinde gece ve hafta sonu tam gün sokağa çıkma kısıtlaması insanları yordu, sosyal yaşamı bitirdi.
Şimdi…
Herkes umutla ikinci normalleşme sürecini bekliyor. Sağlık Bilim Kurulu’nun bölge ve il bazlı normalleşme için kriterler önermesi, doğal olarak gözleri siyasi irade olan hükümete çevirdi.
İzlenime göre, o normalleşme süreci de mart ayı başında başlayacak.
Bu noktada…
Bölge ve il bazlı kriterler önem kazanıyor. O kriterlerin neye göre belirleneceği, uygulamaların nasıl olacağı, toplumda nasıl karşılık bulacağı henüz bilinmiyor.
Soru şu:
Bursa, mart ayı başında beklenen kademeli normalleşmeye hazır mı?
Konuştuğumuz sağlık uzmanları, vaka sayısından daha çok aşılama sayısının önemli hale geldiğini söylüyorlar.
Biz de…
Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı tablolardan Bursa ve Bursa’nın karşılaştırılabileceği illerdeki aşılama sayılarına baktık.
Tabloda, pazartesi itibariyle Bursa’da 253 bin kişinin aşılandığı görülüyor.
Aslında…
Bu rakam hiç fena değil. Fakat, Bursa’yla karşılaştırılabilecek illere bakınca biraz geride kaldığımız sonucu çıkıyor.
Örneğin…
Ankara’da bu rakam 610 bini aşmış, İzmir’de 473 bine ulaşmış. 2.5 milyon nüfuslu Antalya 230 bin kişiyi aşılamış ve 3 milyon nüfuslu Bursa’ya yaklaşmış. Bizim yarımızdan az olan 1 milyon 300 bin nüfuslu Balıkesir bile 156 bin aşı yapmış.
Gördüğümüz kadarıyla…
İl Sağlık Müdürlüğü ve sağlık kuruluşları aşılama için mükemmel ortamlar hazırladılar. Aşıda sorun yok, vatandaşta da talep var.
Buna karşın, Bursa’da yeterince aşı yapılamamış görünüyor. O nedenle, biraz daha teşvik ve biraz daha istek gerekiyor.
Yoksa…
Aşılamayı arttıramazsak, kademeli normalleşme için Bursa’nın işi çok zor.