Olgun muzlar (4-7)
Resimdeki 7 numaralı muzda neyin özel olduğunu biliyor musunuz? Bir muzun ne kadar siyah lekesi varsa, anti kanser özelliği o kadar artmaktadır. Bu muzdaki kahverengi lekeler TNF’nin (tümör nekroz faktörü), artmasından kaynaklanmaktadır.
Ayrıca, bir muz olgunlaştığında, lif, C vitamini, potasyum, B vitamini ve birçok antioksidanın faydalarından çok daha yüksek seviyelerde yararlanabiliriz. Japon araştırmacıların bulduğu gibi, muzun tamamen olgunlaşmasını beklemek bu faydaları en üst seviyeye çıkarmaktadır.
Ayrıca, olgun muzların sindirim sisteminizde daha kolay sindirildiği bilinmektedir.
Ancak olgunlaşmış muzları yemek istemeyeceğiniz birkaç örnek var. Hala yeşil olan muz yemenin faydalarına bir göz atalım.
Olgunlaşmamış muzlar (1-3)
Olgunlaşmamış muzların da kendi çaplarında yararları var. Bu faydalar, olgun muzlara kıyasla daha az şeker içermelerinin yanında, bağırsak sağlığına yardımcı olan probiyotik bakterilerin prevalansını kapsamalarıdır.
Elbette dezavantajları, olgunlaşmamış muzların sindirim sisteminiz için zorlayıcı olması ve şişkinliğe neden olabilmesidir. Ancak düşük şeker içeriğinden dolayı, Tip 2 diyabet hastasıysanız bu etkileri göz ardı etmeye değer.
Muz tercihinizi yerli muzdan yana kullanırsanız muzu sarartmak için kullanılan kimyasallardan çok daha az zarar görebilirsiniz. Çünkü yerli olmayan muzlar, nakliyat zamanı hesaplanarak yeşil olarak toplanmakta ve ihraç edilmektedir. Daha sonra satışa sunulmadan önce sarartma işlemi için karpit adı verilen kimyasal kullanılır. Sağlığa zararlı olduğu için güvenilir tesislerde etilen gazına geçiş yapılmış olsa da, yediğiniz muzun hangi olgunlaştırma tesisinde olgunlaştırıldığını bilemeyeceğimiz için yerli muzu tercih etmek, kimyasallardan daha az zarar görmek açısından daha akıllıca bir seçim olacaktır.