HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bazı siyasi parti ve kuruluşlarının temsilcisiyle görüşmek üzere geldiği HPD İl Başkanlığı binasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Türkiye’nin Suriye politikasının başından beri hatalar üzerine kurulduğunu savunan Demirtaş, IŞİD’in Türkiye için tehdit olduğunu defalarca söylediklerini dile getirdi.

IŞİD ile mücadele konusunda bugüne kadar Türkiye’nin çok net bir tutum almadığını öne süren Demirtaş, şöyle konuştu:

“Şimdi geldiğimiz noktada görülüyor ki IŞİD, artık yavaş yavaş Türkiye’yi tehdit etmeye başladı. Bence, IŞİD bundan sonra daha fazla tehdit oluşturacak. Sadece Süleyman Şah Türbesiyle de yetinmeyeceklerdir. Yapabilecekleri her yerde Türkiye’ye dönük tehditlerini artıracaklardır. Bu tehdide karşı hükümetin çok sağlıklı bir pozisyon alması lazım. IŞİD ve IŞİD zihniyetiyle mücadele konusunda bölgedeki demokrasi güçleriyle, özellikle PYD ile işbirliğinin ne kadar önemli olduğunu görmesi lazım.” 

“IŞİD, ilk günlerde o topraklardan atılabilirdi”

Süleyman Şah Operasyonunda askeri koridorun öneminin ortaya çıktığını bildiren Demirtaş, “Eğer Kobani’ye IŞİD saldırısının ilk günlerinde Türkiye üzerinden bir koridor açılıp, Kürtlerin kendi arasındaki askeri yardımın gitmesi sağlansaydı IŞİD ilk günlerde o topraklardan atılabilirdi” ifadelerini kullandı.

Demirtaş şunları kaydetti:

“Hükümetin sonuç itibariyle ortada büyük bir zafer varmış gibi işte Süleyman Şah Türbesi’ni bir yerden bir yere taşımayı başarmış da buradan büyük bir zafer çıkarmış gibi bir sunum yapmasını da doğru bulmuyoruz. Ortada belli bir siyasi zafer de askeri zafer de yok ama bu hatalardan ne kadar erken dönülürse o kadar doğru olacağını gösteren de ibretlik bir olay oldu.”

Bu olayda PYD’nin Türkiye ile en küçük bir düşmanlık ilişkisinin olmadığını ve olamayacağını da ortaya koyduğunu bildiren Demirtaş, şöyle devam etti:

“Oradaki PYD güçleri, orada yaşayan halk Türkiye için tehdit değil, düşman değil. Tam tersine IŞİD Türkiye’nin düşmanıdır. Umarım bu mesele, Türkiye ile resmi olarak PYD ve Rojava bölgesi arasında olması gereken ilişkinin gelişmesine vesile olur. Çünkü sonsuza kadar korkular ve düşmanlıklar üzerine kurulamaz. Sağlıklı temelde karşılıklı ilişkilerin geliştirilmesini biz hep destekledik.”

Çözüm süreci

Bir gazetecinin Öcalan’ın sunduğu 10 maddelik çözüm taslağına ilişkin sorusu üzerine Demirtaş, henüz bir ilerleme olmadığını, bir mutabakat üzere açıklama noktasına gelinmediğini söyledi.

Hükümetin tek yanlı tutumu dayatması ve manipülasyonları nedeniyle ortak açıklama yapılamadığını iddia eden Demirtaş, şöyle dedi:

“Yoksa biz barış müzakerelerinin biran önce başlamasını destekliyoruz, bunun için çaba sarf ediyoruz. Barışın kalıcı hale gelmesi için uğraşıyoruz. Türkiye halklarının bugün en acil ihtiyaçlarının barış olduğunun bilinciyle, sorumluluk göreviyle bu meseleye yaklaşıyoruz. Henüz ortaya somut bir şey çıkmış değil.” 

Heyet Kandil’e gitti

Demirtaş, Sırrı Süreyya Önder ile Ceylan Bağrıyanık’ın da aralarında bulunduğu bir heyetin bugün Kandil’e gittiğini işaret ederek, heyetin dönmesiyle Ankara’da tekrar karşılıklı temaslarda bulunacaklarını, sonucun olumlu olması durumunda neticelerin kamuoyuyla paylaşılacağını sözlerine ekledi.