Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İŞKUR Genel Müdürü Dr. Nusret Yazıcı ile birlikte bir basın toplantısı düzenledi. 

İŞ-KUR üzerinden proje ortaya koyan muhalefeti eleştiren Çelik, “Seçimler dolayısıyla projeler gırla gidiyor. Herkes bir proje açıklıyor, hedeflerden bahsediliyor. Özellikle ana muhalefet partisinin ortaya koymuş olduğu İŞ-KUR ile ilgili beyannameyi tek tek inceledim. 17 çalışma hayatıyla ilgili hedefleri var. Bu 17 hedefin şu anda 17’si de yürürlükte. İşsizlikle ilgili son derece önemli bir konuyu ele alan anlayışın Türkiye’ye ne verdiğini birbirine sorması lazım. Bu derece gerçeklerden ve uygulamalarda uzak anlayışın Türkiye’ye ne vereceğini herkesin takdirine sunuyorum” diye konuştu.

 

“UTANMADAN MEYDANLARDA 6 MİLYON İŞSİZ VAR DİYORLAR”

İşsizlik meselesinden de bahseden Çelik, “6 milyon işsiz var diyorlar. Bunu utanmadan meydanlarda söylüyorlar. Hem de hesap uzmanı altında veriyorlar. Böyle sıradan bir hesap uzmanını kimsenin kendi şirketinde çalıştırmayacağını çok iyi biliyorum. Böyle bir hesap uzmanının çalışması felaket demektir. Dünyada işsizliğin nasıl hesaplayacağına dair bir kural var. Bir adam iş aramıyorsa o işsiz değildir. Bir adam iş arıyorsa işsizdir. Adam aramıyor. Bunu sen zorla işsizsin yazamazsın. ‘Niye iş aramıyorsun?’ diye yaklaşım içine girerseniz, o zaman İtalya’da şu anda işsizlik 12.08 iken 22.10 olur. Yani o zaman bütün dünyadaki işsizlik oranlarını alt üst edersiniz. Böyle bir hesap yok” açıklamasını yaptı.

Yabancı sermaye teşvik kanunu ile ilgili de konuşan Çelik, şöyle devam etti:

“Meydan meydan bizim bakanlar kurulu olarak hazırladığımız kanun tasarısı yoğun şekilde eleştiriliyor. Yabancı sermaye teşvik kanunu 1954 yılında çıkmıştır. 1980 ve 90’larda ilave olmuştur. Ama bugün göç yasasını çıkarttık. Dünya bütün AR-GE personelini kendi ülkesine çekmek için mücadele ediyor.”

“ASGARİ ÜCRETİN 2-3 BİN LİRA OLMASI KURUMUN LEHİNEDİR”

Çelik, asgari ücret konusuyla alakalı ise şunları söyledi:

“Asgari ücret koruma ücretidir. Türkiye’yi asgari ücretle meşgul eden rekabet kurumları var. Bizim işletmelerimizin yüzde 98’i KOBİ. 1 milyon 670 bin işletme var. Bunun 1 milyon 425 bini 1 ile 10 kişi arasında işçi çalıştırıyor. Bu küçük çaplı KOBİ işletmelerini rekabet edemez hale getirirseniz, o zaman işçiye iş bulalım derken mevcut işçiyi de kaybedersiniz. Asgari ücretin 3 ile 2 bin lira olması kamunun lehinedir. SGK çok prim elde eder. Maliye Bakanlığı çok vergi elde eder. Kamu açısından mahzuru yoktur. Ama siz asgari ücreti, sizin rekabet içerisinde olduğunuz ülkeler seviyesinde dikkatle götürmezseniz, yatırımlarınızı başka ülkelere kaçırırsınız. Böyle bir şey doğru mu? Bu işçiye yapılacak en kötü yatırımdır. Asgari ücret geçim ücreti değildir. Onun üzerinde verebilirsiniz. Ama onun altında veremezsiniz. Hiçbir hesap yapılmadan, rekabet şartları dikkate alınmadan, bütün yatırımlar ve sektörler dikkate alınmadan, rastgele kitlelere mesaj verenler geçmişte Türkiye’yi uçurma ittiler. Bu 10-12 yıl içerisinde küresel krizlere rağmen Türkiye’de bir sıkıntı yaşanmadı. Bu, dikkatli yönetiminin, mali disiplinin ve hassas gidişin neticesidir” şeklinde konuştu.