Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası’nda soruları yanıtladı. Bakan Akar, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler hakkında “Yaptığımız mücadele ile hakkımızı hukukumuzu korumakla kararlıyız. Hak için, adalet için gayret gösteriyoruz” dedi.

Akar, “15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra 93 bin 327 personel aldık. Bu personelimiz uzman ve sözleşmeli personelden oluşuyor” ifadelerini kullandı.

Bakan Akar’ın yaptığı açıklamalar şöyle:

TSK’NIN FAALİYETLERİ

“Askeri alanda etki alanı, ilgi alanı var. Etki alanı son derece genişledi, ilgi alanı demek de tüm dünya demek yanlış olmayacak. Ne gerekiyorsa yapıyoruz. NATO, AB, AGİT çerçevesinde bazı göreve sorumluluklarımız var, bunları başarılı bir şekilde üstün bir düzeyde yerine getiriyor. Teknoloji üretmek suretiyle silahımızı, mühimmatımızı yapma gayreti içindeyiz. Ülkemizin ve milletimizin güvenliğini sağlayacak şekilde etkin ve caydırıcı ordumuzun oluşması. Bizim yaptığımız en önemli işlerden birisi de, verimlilik için, gücün artması için gayretlerimizi sürdürüyoruz.”

NAVTEX İLANI

“Denizde faaliyet göstereceğiniz zaman, bunu bilin diyoruz. Bizim orada deniz alaka ve menfaatlerimiz konusunda çalışmalarımız var. Bu çerçevede biz faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bu çalışmalar bitinceye kadar sürdüreceğiz. Hakkımızı, hukukumuzu kullanıyoruz. Ne kadar gerekiyorsa o kadar yapacağız. Enerji Bakanlığı ile çalışmalarımızı sürdürürken, biz de faaliyetlerimizi sağlıyoruz.”

PENÇE OPERASYONLARI

“Biz artık terörle yaşamak zorunda değiliz, buna alışmak zorunda değiliz. Terörü kaynağında kurutmak için bu terör belasından kurtulmak için çalışıyoruz. Biz komşularımızın toprak bütünlüğüne saygılıyız, ancak komşularımızın topraklarından saldırıya da göz yummayacağız. Bizim tek amacımız, terör ve teröristle mücadele. Terörle mücadeleyi taarruzi bir anlayışla sürdürüyoruz. En son terörist etkisiz hale getirilene kadar devam edeceğiz. Kuzey Irak’ta çeşitli operasyon serileri var. Buradaki tehdidi yok edeceğiz. Pençe Harekatlarında 320 terörist etkisiz hale getirildi. Bugüne kadar girilemez denilen yerlere Mehmetçik girdi ve ulaştı. Kaçacak yerleri kalmadı. Katılımlar azaldı, kaçışlar çoğaldı. Bu terörün bitmesi için ne gerekiyorsa yapmaya devam ediyoruz. Amacımız istikrara kavuşmuş bir bölge.”

SURİYE’DEKİ SON DURUM

“Suriye’deki amacımız demokratik, toprak bütünlüğünün sağlanmış bir Suriye. Onların güvenliği ve rahatına önem veriyoruz. Biz ülkemizin güneyinde terör koridoruna müsaade etmeyeceğimizi söyledik. Faaliyetlerimiz son derece ilkeli, hukuka dayalı bir şekilde devam etmektedir. Bizim dışımızda çeşitli ülkelerin yaptığı girişimlerle Suriye’nin emrivakilerle karşı karşıya olduğunu söylemek yanlış olmayacak. 40 binden fazla vatandaşımızı katleden bir PKK ve YPG var. Karşımızda isimleri ne olursa olsun bir terör örgütü var. Müttefiklerimizle bu konuda anlaşamıyoruz. PKK/YPG’yi Kürtlerin temsilcisi olarak görmek yanlış. Nasıl ki DEAŞ Müslümanların temsilcisi olamazsa YPG de olamaz. Suriye’nin kuzeyinde alan ve yol kontrolü yaparak sükunu sağlamaya çalışıyoruz. Hem ABD’li hem Rus dostlarımız bugüne kadar verdikleri sözleri yerine getirmediler. Teröristlerin varlığı sürüyor ve bizim kontrol altında tuttuğumuz bölgelere sızma girişiminde bulunuyor. Mehmetçik onlara gereken cevabı veriyor. ABD’yi ve Rusya’yı yaptığımız mutabakatlara uymalarına davet ediyoruz. Şu ana kadar 300 bin civarında Suriyeli kardeşimiz gönüllü ve güvenli olarak kendi topraklarına yerleştiler.

Çözüm sürecinin sonrasında 24 Temmuz 2015’te büyük bir hava harekatı başlatıldı. Bu operasyonlar devam etti. 17 bin 200 terörist etkisiz hale getirildi. Artan bir tempoyla operasyonlarımız sürüyor. Tek hedefimiz teröristler.”

EGE ADALARININ SİLAHLANDIRILMASI

“Ege ve Doğu Akdeniz’deki gelişmelere baktığımızda, çok değişik bakış açıları var. NATO Genel Sekreteri gayet objektif şekilde yaklaşıyor. Makul, mantıklı açıklamalar yapıyor. Fransız meslektaşımız hukuka, mantıkla açıklamak mümkün değil. Duygusallık başladığı zaman akıl mantık gidiyor. Olayı tırmandıranlar kendileri. Biz barışçıl bir şekilde sismik bir araştırma yapıyoruz. Bunun karşılığında uçakların, savaş gemilerinin getirilmesi nedir. Kabadayılık dönemi geçti. Herkesin hukuku iyi bilmesi, tarihi iyi okuması lazım. Yunanlı komşularımızın yaptıkları hareketler; tek haklı kendileri. 83 milyonluk ülkenin hiç hakkı yok mu? Kendileri de kaybediyor. Yunanistan’ın Mısır’la anlaşmasında Mısır da kaybetti, Yunanistan da kaybetti. Burada bizim hakkımızı ihlal etmiyor Yunanistan, bunlar yaptıklarıyla harp ve hukuk kavramının içini boşaltıyorlar. Biz haklıyız ve hakkımızı almakta kararlıyız.

Biz konuşmaktan yanayız, her şey açık, biz barış, huzur, hakkımızı, hukukumuzu istiyoruz. Önümüzdeki günlerde Yunan mevkidaşlarımızı ağırlamaktan memnuniyet duyarız. Gelsinler, konuşalım. 6 mil karasuları olan adaların, 10 mil hava sahası olması söz konusu değil. Önyargı insanoğlunun en problemli sahası. Önyargıyla baktığınız zaman gerçekleri ne görebiliyor, ne duyabiliyorsunuz. Yunanlı mevkidaşlarımızdan önyargısız yaklaşmalarını istiyoruz.

Ege adaları gayri askeri statüde olunacak denildi. 23 adanın 16’sı silahlandırıldı. Ne yapacağız şimdi? Büyük bir sabırla, özveriyle diyalog dedik. Yapılan işlerin elle tutulur tarafı yok. Anlaşmalar söz konusu. Bu Meis adası enteresan bir olay. Burası Türkiye’ye 2 km, tamamı 10 km2. Yunanistan’a uzaklığı 582 km. Böyle bir adaya 40 bin km2 deniz yetki alanı veriyorsunuz. Nasıl bir şey bu böyle? Bu konuda Yunan komşumuzu Fransızlar çok destekliyor. Peki, Fransa ile İngiltere arasındaki Manş Denizi’ndeki adalar var. Fransa bu adaların sadece karasuları olur diyor, peki burada? Akademisyenleri çalışmalara davet ediyorum. Biz AB’ye, Fransa’ya sığınarak değil, Türkler ve Yunanlar olarak problemlerimizi çözmemiz lazım, Türkiye’nin gücünü test etmemek lazım.”

SONDAJ ÇALIŞMALARI

“Bizim gemilerimiz sondaj gemimizi koruyor. Bu ekonomik bir faaliyet. Burada haklarımıza tecavüz eden bedelini öder. Bu yapılanların iyi komşuluk ilişkileri, uluslararası anlaşmalara, hukuka uygun olduğunu belirtmek istiyoruz. Herhangi bir taciz mutlaka bedelini öder. Bu çalışma sürdükçe, o geminin güvenli bir şekilde korunmasını sağlayacağız. Herkesin bunu böyle anlaması lazım. Burada yapılan çalışmaları saygıyla karşılamak lazım diye düşünüyorum.”

FRANSA’DAN ÖZÜR BEKLİYORUZ

“Bizim Doğu Akdeniz’de ve KKTC’nin hak ve menfaatleri var. Bu bölgede bizim izin almamıza gerek kalmaksızın araştırma yapması, çalışma yapması lazım. Bu bilimsel ve ekonomik bir çalışma. Oradaki gemilerimizi korumak bizim görevimiz. Yunanistan’ın yaptığı girişimler var, Fransa’nın bazı iddiaları var. Biz burada bu çalışmaları sürdürüyoruz. Müttefiklerimizin yaptığı çok ciddi hatalar ve yanlışlar var. Fransa’nın bizden özür dilemesi lazım.”

AKDENİZ’DE TATBİKAT

“Tatbikat yapacağız diyorlar. Yapın. Biz sınırlarımızı koyduk. Sınırlarımız ihlal edilirse yapacaklarımız belli. Gereken neyse planlarımız, programlarımız var. Angajman kuralları vardır. Bizim gemilerimiz, uçaklarımız yetkilidir. Komutanlarımız gereğini yapar.”