Takasbank Genel Müdürü Mahmut Kayacık, “İstanbul Finans Merkezi Projesi ve Orta Vadeli Eylem Planı çerçevesinde, altının mobilitesini arttıracak ‘Kaydi Altın Transfer Sistemi’ni kuruyoruz. Bu sistemle Türkiye içinde altının bankalararası transferi, EFT kadar hızlı olabilecek.” dedi.
Takasbank’taki yeni görevine başlamasının ardından kurumun genel yapısı ve yeni projeleri hakkında bilgi veren Kayacık, Takasbank’ın Borsa İstanbul bünyesinde mevcut piyasalarda gerçekleşen pay, borçlanma araçları, yurt dışı sermaye piyasası araçları, türev araçlar ve kıymetli madenlerle ilgili işlemlerin nakit ve menkul kıymet takasını sonuçlandırmak üzere Sermaye Piyasası mevzuatı ve Bankacılık Kanunu kapsamında yetkilendirilmiş merkezi takas kuruluşu olduğunu hatırlattı.
Kayacık, Borsa İstanbul üyelerinin alım satım işlemlerinden doğan menkul kıymet teslim etme ve teslim alma taahhütleri ile alım satıma konu olan menkul kıymet karşılığındaki ödeme taahhütlerinin Takasbank aracılığıyla hesaben sonuçlandırıldığını belirtti.
Bankanın tüm takas hizmetlerini, tam otomasyon ortamında ve organize piyasalarla on-line bağlantılı sunduğuna dikkati çeken Kayacık, “Takasbank, işlettiği Takasbank Para Piyasası (TPP), Türkiye Elektronik Fon Dağıtım Platformu (TEFAS) ve Ödünç Pay Piyasası (ÖPP) gibi nakdi ve gayrinakdi kredi imkanları ile desteklenen bankacılık faaliyetleri ile takas işlemlerini; riskleri en aza indirgeyerek, piyasaya likidite sağlayarak ve takasın hatasız, zamanında sonlandırılmasını amaçlayarak gerçekleştirmektedir. Böylelikle sadece nakit ve menkul kıymet transfer işlemlerinde etkinlik sağlamakla kalmamakta, aynı zamanda takas yükümlülüklerinin güvenli ve etkin bir şekilde, zamanında ödenmesini de sağlamaktadır.” diye konuştu.
“Tüm uluslararası standartları sağlar durumdayız”
Kayacık, Takasbank’ın “Merkezi karşı taraf” hizmeti konusunda değerlendirmelerde bulunarak, “Bu hizmet bankamızın, alıcıya karşı satıcı, satıcıya karşı ise alıcı konumuna geçerek, bu hizmeti verdiği ve vereceği piyasalarda gerçekleştirilen işlemlerin takasının tamamlanmasını teminat, garanti fonu ve tahsis edeceği sermayesi ile taahhüt ettiği hizmettir.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de merkezi karşı taraf hizmetinin yasal altyapısının 2012 yılı sonunda yürürlüğe giren yeni Sermaye Piyasası Kanunu ile atıldığını anımsatan Kayacık, Takasbank’ın yeni kanunun sağladığı yasal zemin üzerine bina edilen mevzuatla Eylül 2013’te kendi işlettiği Ödünç Pay Piyasası’nda, Mart 2014’te ise Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda merkezi karşı taraf rolünü üstlendiğini söyledi.
Kayacık, Takasbank’ın 7 Ekim 2014’te Avrupa Merkezi Karşı Taraf Kuruluşları Birliği’ne (EACH) üye olarak kabul edildiğini dile getirdi.
Aslında dünyaya bakıldığında, organize türev piyasalardaki merkezi karşı taraf hizmetinin kökeninin, bir asrın ötesine uzandığını anlatan Kayacık, şöyle devam etti:
“Takasbank’ın sahadaki iki yıllık uygulama tecrübesi sonrasında, yönetmeliklere dayalı kritik bazı merkezi karşı taraf uygulamalarının Sermaye Piyasası Kanunu’na taşınmasının uygun olacağı kanaatine ulaşılmış ve Sermaye Piyasası Kurulumuzun ve hükümetimizin de desteğiyle 14 Nisan 2016 tarihinde TBMM’de kabul edilen 6704 sayılı torba yasa ile Sermaye Piyasası Kanunu’nun 78’inci maddesinde değişiklik yapılmıştır. Yapılan bu değişikliklerle Türkiye’deki merkezi karşı taraf hizmeti ile ilgili yasal altyapının, ‘sağlamlık’ açısından dünyadaki iyi örneklerden birisi haline geldiğini düşünüyoruz.”
Kayacık, nitelikli bir Merkezi Karşı Taraf Kuruluşu’ndan beklenen tüm uluslararası standartları sağlar durumda olduklarına dikkati çekerek, merkezi karşı taraf hizmeti tesis etmek isteyen muhtelif ülkelerden danışmanlık ve destek taleplerinin geldiğini, çalışmalarının uluslararası düzeyde fark edildiğini vurguladı.
Kısa bir süre içinde, Merkezi Karşı Taraf Hizmetlerinin, Avrupa Birliği Sermaye Piyasası Otoritesi (ESMA) tarafından da tanınması için başvurmayı planladıklarını aktaran Kayacık, ESMA tarafından tanınmanın kendilerine, Avrupa Biriği’ndeki yerleşik kurumlara Merkezi Karşı Taraf Hizmeti sunma imkanını sağlayacağını da belirtti.
Kayacık, “Avrupa Komisyonunun da aktif rol alacağı bu sürecin kısa sürede sonuçlanacağını ümit etmekteyiz.” dedi.
“Borsa İstanbul Para Piyasası (TRLIBOR) 3. çeyrekte açılacak”
Halen devam eden altyapı değişiklik projelerinin başarıyla tamamlanmasının ana hedefleri arasında yer aldığını anlatan Kayacık, geçen yıl pay piyasasında tamamlanan BISTECH takas hizmeti geçişi akabinde, Kasım 2016’da Türev Takas Hizmeti’nin, 2017 yılı son çeyreğinde Borçlanma Araçları Takas ve Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası Takas Hizmeti’nin BISTECH’e geçişinin planlandığını ifade etti.
Kayacık, Borsa İstanbul Para Piyasası (TRLIBOR) projesi hakkında ise şu bilgileri verdi:
“Türkiye’de TL için organize bir TRLIBOR piyasası oluşumu ve gerek bankaların kendi aralarında gerekse müşterileri ile yaptıkları TL işlemlerde esas alınabilecek referans (uzun vadeli) TL faizinin tespiti, uzun yıllardır yaşanan önemli bir ihtiyaçtır. Referans faiz oranı, belirli vadeler için Türkiye Bankalar Birliği (TBB) tarafından, kriterlere uyan bankaların katılımıyla yapılan fiksing (tespit) seanslarıyla belirleniyor, ancak tam olarak ihtiyacı karşılamıyor. Bu ihtiyacı karşılamak amacıyla Hazine Müsteşarlığı, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Borsa İstanbul ve bankamızın katılımıyla BİAŞ bünyesinde ‘BİAŞ Para Piyasası (TRLIBOR)’ kurulması için ortak çalışma başlatılmıştır. BİAŞ Para Piyasası ile, TL cinsinden değişken faizli borçlanma araçları ihracında ve değişken faizli swap (takas) işlemlerinde baz teşkil edecek, gösterge niteliğinde uzun vadeli (1 ve 3 aylık) TL faiz oluşturulması amaçlanmaktadır.”
Kayacık, kurulacak piyasada ilk etapta banka ve aracı kurumların işlem yapmasının planlandığını dile getirdi.
Piyasanın derinlik kazanabilmesi için söz konusu kurumların yanı sıra kamu fonları, yatırım fonları ve ortaklıkları gibi kurumsal müşterilerinin de piyasada işlem gerçekleştirebilmesine yönelik alternatifler üzerinde çalışma yapıldığını aktaran Kayacık, Borsa İstanbul Para Piyasası’nın bu yılın 3. çeyreğinde açılmasının hedeflendiğini ve çalışmaların yoğun şekilde devam ettiğini belirtti.
“Altın transferi EFT kadar hızlı olacak”
Kayacık, faizsiz finansman araçlarının gelişimine katkıda bulunmak ve katılım bankalarının ürün çeşitliliğini artırmak amacıyla Borsa İstanbul bünyesinde Hazine Müsteşarlığı tarafından ihraç edilen kira sertifikalarının işlem göreceği “Kira
Sertifikalarının Geri Alım Taahhütlü Satım Pazarı” kurulması için gerekli çalışmalar başlatıldığını söyledi.
Piyasada katılım bankalarının yanı sıra konvansiyonel bankaların da işlem yapmasının hedeflendiğini ifade eden Kayacık, “Bilindiği gibi Nasdaq ile Borsa İstanbul arasında yapılan stratejik iş birliği anlaşması kapsamında; Takasbank bünyesindeki piyasalara ilişkin teknolojik altyapı yenileme çalışmaları devam etmektedir. Bu çerçevede Kira Sertifikalarının Taahhütlü Alım Satım Pazarı’nın, Borçlanma Araçları Piyasası altyapı değişikliğinin uygulanmaya tarihi olarak
planlanan 2017 yılının son çeyreğinde uygulamaya alınması amaçlanmaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.
Kayacık, diğer projelerle ilgili de şunları kaydetti:
“İstanbul Finans Merkezi Projesi ve Orta Vadeli Eylem Planı çerçevesinde, altının mobilitesini arttıracak Kaydi Altın Transfer Sistemi’ni kuruyoruz. Bu sistemle Türkiye içinde altının bankalararası transferi, EFT kadar hızlı olabilecek. Proje kapsamında Londra Kıymetli Maden Takas Kurumunun altın muhabiri bir banka ile çalışılacak. Türkiye’deki bankaların yurt dışı bankalar ile aralarındaki altın transferlerini Takasbank aracılığında bu muhabirlik ağı üzerinden, kendi aralarındaki transferleri ise Takasbank üzerinden hesaben gerçekleştirmeleri sağlanacak. Fiziki altın transferi ise hali hazırda Borsa İstanbul bünyesinde kurulmuş saklama kasaları üzerinden yapılabilecek.
Takasbank, ülkemizin uluslararası finans merkezi olması hedefi doğrultusunda, Borsa İstanbul’un yürüttüğü Piyasa Erişimi ve Çifte Kotasyon projelerine işlem sonrası altyapı sistemlerini sağlamaktadır. Bu kapsamda ilgili piyasalar incelenmekte, söz konusu piyasa yatırımcılarının ülkemizdeki ve Türk yatırımcıların ilgili piyasadaki işlemlerine ilişkin işlem sonrası altyapı modeli geliştirilmektedir.”
“TapuTakas projesinde dolar ve euro üzerinden işlemler yapılacak”
Kayacık, Türkiye’de gayrimenkul sektörünün oldukça hareketli olduğunu ve alım-satım işlemleri sırasında yaşanan bazı olumsuzlukların da herkesçe bilindiğini anlattı.
Vatandaşın ev alırken ya da evini satarken parasının çalındığı, gasbedildiği ya da sahte parayla dolandırıldığı haberlerini basından zaman zaman gördüğünü belirten Kayacık, şöyle konuştu:
“İster yatırım amaçlı olsun ister bizatihi kendisi için olsun, gayrimenkul için harcanan tutarlar kolay elde edilen birikimler değil. Ülkemiz gayrimenkul piyasasında mülkiyet hakkının ve alım satım bedelinin el değiştirmesi sırasında alıcı ile satıcının karşılaştığı bu tarz olumsuzlukların önlenmesi amacıyla 2014 yılında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile imzalanan protokol çerçevesinde; gayrimenkul ile satış bedeli olan nakdin eş anlı el değiştirmesi, tarafların güven probleminin bertaraf edilmesi, nakit taşıma riskinin ortadan kaldırılması ve düşük maliyetle hızlı transfer kolaylığı sağlayarak, tüm taraflar açısından çağdaş, güvenli ve teknolojik bir altyapı ile zaman, iş gücü ve maliyet avantajı yaratılması amaç ve hedefleri ile Takasbank Bağlantılı Gayrimenkul Alım Satım İşlemleri (TapuTakas) projesini geliştirdik ve 17 Nisan 2015 tarihinde projenin ilk fazı olan TL cinsinden işlemleri devreye aldık. Uygulamayı gerek bilgisayar gerekse mobil cihazlar üzerinden kullanarak gayrimenkul alım satımını hızlı, kolay ve güvenli bir şekilde gerçekleştirmek mümkün. Uygulama ile halihazırda sadece TL üzerinden alım satım gerçekleştirilebiliyor, fakat ileride dolar ve euro üzerinden işlem gerçekleştirmek de mümkün olacak.”
Kayacık, kredili olarak gerçekleştirilen işlemlerin de TapuTakas sistemi üzerinden geçirilmesine yönelik çalışmalar yürüttüklerinin altını çizerek, “Bununla birlikte daha yakın zamanda devreye almayı planladığımız geliştirme çalışmalarımız mevcut. Bunlardan biri, TapuTakas İnternet sitesine ve uygulama ekranlarına İngilizce dil seçeneğinin eklenmesi. Bir diğeri ise alıcı ve satıcının sisteme girmesi gereken bilgilerin büyük bir kısmının Tapu Kadastro Bilgi Sistemi’nden
(TAKBİS) alınması olup, alıcı ve satıcı tarafından daha az bilgi girişi yapılarak sade ekran tasarımıyla uygulamada taraflara kullanım kolaylığı sağlanmasıdır.” bilgilerini paylaştı.
Yabancı yatırımcıların işlemlerini uçtan uca entegre sistemler üzerinden yapabilmesi, Türkiye’deki takas ve saklama altyapısının gelişmiş ülke altyapıları ile “konuşur” olması kapsamında Takasbank sistemlerini SWIFT’le entegre hale getirdiklerini vurgulayan Kayacık, bu yılın son çeyreğinde İstinye’deki yeni binalarına taşınacaklarını da sözlerine ekledi.