‘Alışveriş çılgınlığı ciddiye alınmalı’

Psikolog Dilara Kazancı, alışveriş çılgınlığının altında duygusal boşalma ve rahatlamanın yattığını ifade ediyor. Kazancı gerektiğinde profesyonel yardım almayı öneriyor.

‘Alışveriş çılgınlığı ciddiye alınmalı’

DİLEK ATLI

Alışveriş çılgınlığı üzerine çok şey yazıldı bugüne dek. Daha çok tüketim toplumu olmanın bir sonucu olarak görüldü bu ‘çılgınlık’.

Bursa’da yaşayan Psikolog Dilara Kazancı’nın konuyla ilgili görüşleriyse hayli aydınlatıcı.

‘Hayat içerisinde aynı anda birden fazla konuyla mücadele eden bireyin bu gibi durumlarda üstün performans sergilemeye çalışması ve kendini rahatlatamaması çeşitli ruhsal sıkıntılara neden olabilir’ diyor Dilara Kazancı öncelikle. Ardından ekliyor:

‘Bu noktada ‘çılgınlık’ düzeyinde alışveriş yapmak bir katalizör görevi görebiliyor ve duygusal boşalmaya, rahatlamaya neden olabiliyor.’

Kişinin hayatındaki duygulanım eksikliğini alışveriş yaptığı anda yaşadığı anlık tatminle giderme yolunu seçtiğini söyleyen Kazancı, ‘Alışveriş çılgınlığı ciddiye alınmalı ve nedenleri bireysel olarak incelenmeli’ diyor.

Kazancı, sözlerine şöyle devam ediyor:

‘Kişi alışveriş yapıyor ve sonrasında mutluluk verici bir durumla karşı karşıya kalıyor. Bu noktada beyin, bu iki durumu birbiriyle ilişkilendirip bir kodlama yapabiliyor ve kişi aslında hiç farkında olmadan her alışverişten sonra o mutluluk verici durumla yeniden karşılaşmış gibi bir his yaşayabiliyor. Genel psikolojik nedenlerden bu şekilde bahsedebileceğimiz gibi, tüketimin artık kimilerince güçle ilişkilendirildiğini unutmamak gerekiyor.’

DEPRESYON BÜYÜK ETKEN…

Depresyonda olan bireylerin alışveriş alışkanlıklarına değinen Kazancı, şunları kaydediyor:

‘Eğer ağır depresyondaysalar evden çıkacak, alıveriş merkezinde gezecek gücü kendilerinde bulamayabilirler. Bu kişiler, düzenli olarak internet üzerinden alışveriş yapıyorlar. Mutsuzluk duygusunu alışverişle gidermeye çalışan bireyin geliriyle orantısız harcamalar yaptığında ve borçlarını karşılayamadığında mevcut depresyonu daha ağır hale gelebiliyor.’

YARDIM ALINMALI…

Alışveriş tutkusunun ilerleyen aşamalarında yaşanan maddi sıkıntılar yüzünden, kişinin günlük zorunlu masraflarını karşılayamaz hale geldiğini hatırlatan Dilara Kazancı, ‘Kişi, faturalarını ödeyemiyor, kredi kartı borçlarını kapatamıyor, sürekli borçlanabiliyor, çevresiyle ilişkisi bozulabiliyor ve yalnızlaşabiliyor. Günlük yaşamın sekteye uğraması bu konuda acilen yardım alması gerektiğini gösteriyor. Daha az harcama yapmak isteyen, yeni bir bütçe planı ve davranış alışkanlığı kazanmak isteyen her birey, konuyla ilgili bir psikologla görüşebilir’ diyor.

‘Ben bunu alırsam hayatımda ne değişir?’

Alışverişin anlık bir tatmin sağladığı, ancak sonrasında gereksiz yapılan harcamaların vicdan azabı ve strese neden olduğuna işaret eden Dilara Kazancı, ‘Tatminin anlık olduğunu kişi sürekli kendine hatırlatmalı ve ‘Ben bunu alırsam hayatımda ne değişir, bunu ne kadar sık kullanacağım, yoksa bu da diğer eşyalar gibi evimde yer mi işgal edecek?’ diye kendine sormalıdır. Birey alışveriş haricinde kendini iyi hissetmesine neden olan durumları tespit etmeli ve hatta listelemelidir. Alışveriş yapma arzusu duyduğunda o listeye bakıp, kendisi için herhangi başka bir şey seçebilir’ diyor.

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X