AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı’na yönelik, “Reform, dün de AK Parti’nin temel meselesiydi bugün de AK Parti’nin temel hedefidir, yarın da AK Parti’nin temel vizyonu olmaya devam edecektir.” diye konuştu.

İnsan Hakları Eylem Planı’nın, 18 yıldan beri gerçekleşen bütün anayasal ve yasal reformlarla uyum içinde olduğunu belirten Özkan, şunları kaydetti:

“Bu uyum, toplumun tüm kesimlerine, yapmış olduğumuz reformların uygulanışı, toplumda işlerlik kazanması ve toplumun tüm kesimlerinde tam anlamıyla hissedilmesi, kamu kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarının bu anlamda farkındalık oluşturmasıdır. Bunun, insan haklarından adil yargılanmaya, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığından Türkiye’nin modern dünyaya intibakını sağlamaya dönük pek çok yönü vardır. Demokratik toplumun inşası açısından başta siyasi partiler olmak üzere, örgütlenme özgürlüğü bağlamından sendikal haklardan sivil toplum kuruluşlarına, dernek ve odalara kadar pek çok alanda demokratik toplumun yeniden yapılanmasını, inşasını, güçlenmesini ve demokratik toplum önündeki engellerin kaldırılmasını hedefleyen bir pakettir.”

Her şeyin başının insan olduğunu vurgulayan Özkan, “Daha güçlü bir insan hakları koruma sistemi bu paket çerçevesinde, parlamentoya 2021 yılının en önemli reform paketi olarak gelecek ve bunu da hayata geçireceğiz.” ifadesini kullandı.

Avrupa Birliği ile bilhassa vize serbestisi diyalogu kapsamında beklenen hususlarda çalışmalara hız verileceğini bildiren Özkan, bu çalışmanın, bu paketin içerisinde yer alacağını söyledi.

Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru sisteminin etkinliğinin artırılacağını dile getiren Özkan, “Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvurularla ilgili vermiş olduğu karar, ilk derece, istinaf ve Yargıtay aşamalarında ne anlam ifade ediyor, bu husustaki tartışmalara son verecek, yargı üzerindeki tartışmaları kaldırarak, vatandaşlarımızın yargıya olan güvenini artıracak bir anlayışla dizayn edilecek.” değerlendirmesinde bulundu.

Özkan, bu reform paketinin en öne çıkan hususlarından birisinin de seçim mevzuatındaki düzenlemeler ve yenilikler olacağının altını çizdi.

“Ceza İnfaz Kurumları İnsan Hakları İzleme Komisyonu, hak ve hukukun güvencesi olacak”

Zarar meydana gelmeden insan haklarını korumanın devletin en önemli vazifesi olduğunu belirten Özkan, bu anlayış çerçevesinde Ceza İnfaz Kurumları İnsan Hakları İzleme Komisyonu kurulacağını aktardı.

Bu komisyonun, cezaevlerindeki vatandaşların haklarının ve hukuklarının güvencesi olacağının altını çizen Özkan, buradaki hak ihlallerinin komisyon tarafından takip edileceğini anlattı.

Hedef süre uygulamasını, istinaf ve Yargıtay aşamaları ile idari yargıda da getirmek suretiyle hukuki öngörülebilirliği, makul sürede yargılanma hakkını hayata geçireceklerini vurgulayan Özkan, “İdari başvuru sürelerini 60 günden 30 güne indirmek suretiyle, yargının makul süre kavramının içerisine idareyi de katarak, vatandaşlarımızın, haklarına, hukuklarına çok daha kolay ulaşmasını sağlayacağız.” dedi.

“2021 yılı reform yılı olacak”

Tüm ilk derece ve İstinaf Mahkemesi kararlarını kişisel verileri koruma ilkesine uygun şekilde kamuoyunun erişimine açacaklarına işaret eden Özkan, “Bu, hem yargının, Türk milleti adına karar verirken, milletimizin kendi vicdanında karşılık bulacak kararlar olmasını sağlayacak ve hem de vatandaşlarımızın, özellikle akademik camianın, yargı çevrelerinin hukuki süreçleri takip etmesini sağlayacak. Sadece akademik ve yargı çevrelerinin değil, idarenin de kendi iş ve eylemlerinde yargı kararlarını dikkate alarak adım atmalarını sağlayacak.” ifadesini kullandı.

Bu paketin en dikkat çeken özelliğinin, ifade özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkını, en geniş şekilde teminat altına almak olduğunu aktaran Özkan, “Sosyal medya üzerinden işlenen suçlar noktasında hem faili hem de mağduru koruyan düzenlemeleri hayata geçirmek, bu paketin en önemli çalışmalarından birisidir.” diye konuştu.

Kişinin maddi ve manevi bütünlüğüyle özel hayatının güvence altına alınması bağlamında işkence iddiaları ile ilgili velev ki disiplin soruşturması olsun, zaman aşımını ortadan kaldıracaklarını belirten Özkan, eşler ayrılmış olsa bile, eşe karşı işlenen suçlarla ilgili ağırlaştırıcı sebebin, boşanmış eşi de kapsayacak şekilde bu paket çerçevesinde hayata geçirileceğini dile getirdi.

2021 yılının reform yılı olacağını ifade eden Özkan, “Tabiatı, çevreyi ve hayvanları da kucaklayan temel yasalarda esaslı düzenlemeler, hukuk sistemimiz içinde yerini alacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Cahit Özkan, bu reformların hayat bulabilmesi için esaslı bir farkındalığa ihtiyaç duyulduğunu vurgulayarak, esaslı farkındalığın eğitim olduğunun altını çizdi.

İnsan hakları bilincinin küçük yaşlardan itibaren yerleşmesi amacıyla ilk ve orta öğretimde bu konuları da içeren ders programlarının geliştirileceğini kaydeden Özkan, “Bu çerçevede hem demokratik toplumu hayata geçirmiş olacağız hem dünden bugüne yapmış olduğumuz anayasal güvenceleri daha işler hale getireceğiz. Demokratik toplumu güçlendirerek vatandaşlarımızın hak ettiği insan hak ve özgürlüklerini, hukuk devleti ilkelerini, demokratik toplumun gereklerini yerine getireceğimize inanıyoruz.” görüşünü paylaştı.

Bunun tacının da sivil, özgürlükçü, demokratik bir anayasanın, 2023 vizyonu çerçevesinde hayata geçmesi olacağını belirten Özkan, bütün siyasi partilerden ve toplumun bütün çevrelerinden destek beklediklerini söyledi.

“Siyaset kurumunun rekabeti sandıkta”

AK Parti Grup Başkanvekili Özkan, açıklamasının ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı.

HDP ile ilgili açıklamasının muhalefet tarafından “yargıya talimat” olarak eleştirildiğinin hatırlatılması üzerine Özkan, şu yanıtı verdi:

“Burası siyaset kurumu. Siyaset kurumunun rekabeti sandıkta, yani milletimizin gönlünü kazanmakla olur. Bu anlamda AK Parti, kurulduğu günden bugüne kadar her daim milli iradenin hakimiyetinin ve vatandaşlarımızın iradesinin, ‘Hakimiyet, kayıtsız, şartsız milletindir’ anlayışıyla, tam anlamıyla parlamentoda temsili anlayışıyla hareket etmiştir. Bu çerçevede siyaset yapmıştır. Milletimizin bu rahatsızlığını da bilerek, HDP’ye oy veren 6 milyon vatandaşımızın HDP’den rahatsızlığını bilerek, çalışmalarımızı yapıyoruz, 2023’te HDP’yi sandığa gömerek, inşallah bir tabela partisi haline getireceğiz. Türk siyasi tarihinde Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Alevisiyle, Sünnisiyle, kardeşlik hukukumuza kasteden, terörle arasına çizgi çekemeyen bu siyasi partiyi, siyaset tarihinin tozlu raflarına göndereceğiz.”

AA