Özel Dedektifler Derneği Genel Başkanı İsmail Yetimoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, özel dedektifliğin, bilinenin bilinmeyen yüzünü somut kanıtlarla ortaya çıkarma işi olduğunu ve yaklaşık 13 yıldır dedektiflik hizmeti verdiğini söyledi.
Çalışırken kişi hak ve özgürlüklerine müdahale etmediklerini, araştırmalarda, kamuya açık yerlerde ve açık bilgi kaynaklarından elde edilen bilgileri kullandıklarını belirten Yetimoğlu, “Bize daha çok ailevi olaylarla ilgili başvuru geliyor. Tabii ticari faaliyetler ile sahtecilik, dolandırıcılık gibi konularda da hizmet veriyoruz” dedi.
Yetimoğlu, evlilik öncesi araştırmaların da diğer çalışma alanları olduğunu aktardı.
“Sevgilimden veya nişanlımdan şüpheleniyorum” şikayetiyle gelenlere, “Biz size bu konuda yardımcı olamayız” cevabını verdiklerini dile getiren Yetimoğlu, şunları anlattı:
“Bu alanda sadece ebeveynlere hizmet veriyoruz. Ailelerin evlatlarını evlendirirken bilgi alacağı kimse kalmadı. Evlilik öncesi araştırmalar da yapıyoruz. Kız babası komşuya ya da muhtara soramıyor. Aileler karşı tarafın geçmişini ve durumunu bilemiyor. Bu durumlardan kaygı duyanlar bize geliyor. Biz de onu aile yapısıyla ilgili varsa geçmişe dönük şüpheler ya da genel araştırmaları yapıyoruz. Dolayısıyla bu tür araştırmaları sadece ailelere yapıyoruz.”
Yetimoğlu, aile birliğinin bozulmadığı ve yargıya intikal etmemiş durumlara asla müdahil olmadıklarını ifade etti.
Aile içerisinde dedektife gidecek kadar şüphe oluşmuşsa orada genelde aile birliğinin bozulduğunu aktaran Yetimoğlu, “Eş takibiyle ilgili yargıya intikal etmemiş durumlarda vatandaşa sunulacak deliller sonrasında yaşanacakları kestirmek çok zor. Özellikle bizim toplumumuzda kötü sonuçlar olabilir. Mahkeme boşanmayı talep eden eşten aldatmayı içeren delil talebinde bulunabiliyor. Biz de hizmetin bu aşamasında bulunmayı tercih ettik” diye konuştu.
“Masraftan kaçınmıyoruz”
Yetimoğlu, soruşturma süresinin gelen talebe göre değiştiğini ifade etti. Çok iyi kamufle edilmiş bir durumu ortaya çıkarmanın daha farklı bir çalışma gerektirdiğini aktaran Yetimoğlu, bu süreçte insanların özel yaşamına asla müdahale etmediklerine dikkati çekti.
Yetimoğlu, hizmet bedelinin konuyla ilgili kullanılacak yöntemlere ve ekip sayısına göre değiştiğini belirtti. Her işle ilgili önceden bir projelendirme yaptıklarını ve her türlü imkanlarını seferber ettiklerini aktaran Yetimoğlu, araştırma sırasında masraftan kaçınmadıklarını dile getirdi.
Yetimoğlu, polis ya da görevli olmadıkları için kullanabilecekleri tek silahlarının zekaları olduğunu kaydetti.
Dedektifliğin mesleki altyapısı
Yetimoğlu, özel dedektifliğin yaşamın içerisinde hep bulunduğunu söyledi.
Ticari kanunlar kapsamında 2003’te özel dedektiflik büroları kurulmaya başlandığını belirten Yetimoğlu, “Bu alanda rahat çalışabilmek için bir kanunun zorunlu olduğunu düşündük. Bu amaca yönelik de 2007’de Özel Dedektifler Derneği’ni kurduk” dedi.
Yetimoğlu, 2008’de Türkiye adına Uluslararası Dedektifler Federasyonu’na başvuruda bulunduklarını ve üye olduklarını, böylece uluslararası standartları ve meslek ilkelerini kabul ettiklerini ifade etti.
Dedektiflik mesleğinin henüz Türkiye’de altyapısının olmadığını aktaran Yetimoğlu, 1994’te TBMM’de kabul edilen ancak dönemin cumhurbaşkanı tarafından reddedilen Özel Dedektiflik Yasası’nı revize ederek yeni bir taslak hazırladıklarını ve taslağın yasalaşmasını beklediklerini dile getirdi.
Girişimleriyle “özel dedektiflik hizmetleri” adı altında meslek kodu oluşturulduğunu belirten Yetimoğlu, İstanbul Ticaret Odası’na da kayıtlı olduklarını kaydetti.