ABD öncülüğündeki DEAŞ Karşıtı Koalisyon Komutanı Korgeneral Stephen Townsend, Musul’un alınmasından sonra ABD askerlerinin ülkedeki sayısının düşürülmeyeceğini ve DEAŞ’ın Irak’ta yenilmesinden sonra da koalisyonun ülkedeki varlığını sürdüreceğini açıkladı.
Townsend, Bağdat’tan video konferans yöntemi ile bağlanarak, Irak ve Suriye’de DEAŞ’a karşı yürütülen operasyonlar değerlendirmelerde bulundu.
ABD’nin Irak’taki varlığı devam edecek
ABD’li komutan, Musul’un tamamen temizlenmesinden sonra ABD’nin Irak’taki asker sayısında bir düşüş olup olmayacağına yönelik bir soruya ise “Sayının düşürülmesini beklemiyorum.” dedi.
Townsend şöyle devam etti:
“Musul büyük ve tabii ki önemli bir başarı ama Ninova ilinde Tel Afer gibi kalabalık bir nüfus merkezi dahil temizlenmesi gereken yerler var. Batı Enbar’ın temizlenmesi gerekir. Dolayısıyla bu savaşın bitimine daha çok var. Bu yüzden yakın zaman içerisinde asker sayımızda önemli bir değişiklik beklemiyorum çünkü koalisyon ve Iraklılar tarafından yapılacak daha çok zor işler var.”
DEAŞ sonrası süreçte ise hem ABD’nin hem de Irak hükümetinin ABD ve koalisyon kuvvetlerinin Irak’ta kalmasından yana olduklarını belirten Townsend, bu konuda karar sürecinin sonunda olduklarını ve DEAŞ sonrası süreçte de ülkede koalisyon kuvvetlerinin bulunacağını ifade etti.
2011 yılında ABD askerlerinin Irak’tan çekilmesi ile ortaya çıkan durumun tekrar etmemesi için ABD ve koalisyonun bölgede kalması gerektiğini vurgulayan Townsend, DEAŞ sonrasında sayılarının daha az ve rollerinin ise biraz farklı olarak eğitim ve donatım çabalarına odaklanacak bir koalisyon kuvvetinin varlığının söz konusu olacağını kaydetti.
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nin bağımsızlık referandumu
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) eylül ayında bağımsızlık için referanduma gitmesinin bölgedeki siyasi durumu ve askeri operasyonları etkileyip etkilemeyeceğine yönelik soruya üzerine de Townsend, ülkede halihazırda farklı gruplar arasında sürtüşmenin söz konusu olduğu ve IKBY’nin bağımsızlık adımının mevcut sorunlara bir sorun daha ekleyeceği değerlendirmesinde bulundu.
Townsend, “Bu konuda hükümetimizin pozisyonu bunun (DEAŞ karşıtı) operasyonlar açısından iyi olmayacağı şeklinde. Tabi ki koalisyonun, dünyanın DEAŞ ile mücadelesi açısından iyi bir şey değil. Bu durumun DEAŞ karşıtı operasyonlar üzerinde etkileri olacak.” diye konuştu.
Musul’un batısındaki yıkım doğu yakasının iki katı
AA muhabirinin, “Musul’un tarihi mahallelerinde büyük bir yıkımın yaşandığı ve bu yıkıma kısmen koalisyon ve Irak ordusunun sebep olduğunu hatırlatıp bu konuda yorumunun ne olacağını” sorması üzerine Townsend, “Musul’da gerek DEAŞ’ın gerekse Irak ordusu ile koalisyonun sebep olduğu önemli bir yıkımın söz konusu olduğunun farkındayız.” dedi.
Townsend şunları kaydetti:
“Batı yakasında önemli bir yıkım var. Belki de doğu yakasından iki katı kadar bir yıkım var. Doğu yakasında 100 gün çatıştık. Ve 100 günün sonuna doğru cephe hattında dost kuvvetler hızlı ilerledikçe alt yapı yıkımının az olduğunu gördük ve sivil kayıpları daha azdı. Cepheler durağanlaşınca ve yüksek patlayıcılara sahip iki modern kuvvet durağan bir cephede günlerce çatışınca alt yapı yıkımı da sivil kayıpları da fırladı. Batı yakasında gördüğümüz çatışmada bu türden bir çatışmaydı.”
Savaşın Musul’un batı yakasında daha çetin ve durağan olacağını beklediklerini ve oradaki operasyonun 142 gün sürdüğünü anımsatan Townsend, “Batı yakasında gerek düşmandan gerekse Irak ve koalisyondan kaynaklı yıkımın bu seviyede olması beni şaşırtmadı.” değerlendirmesini yaptı.