12 Eylül askeri darbesinin üzerinden 37 yıl geçse de yaşanan acılar dün gibi sıcaklığını koruyor. Cumhuriyet tarihinde demokrasinin üçüncü kez askıya alındığı darbenin ardından binlerce kişi gözaltına alınıp, binlercesi de işkencelerden geçirildi. 17 yaşındaki Erdal Eren’in asılarak katledilmesi ise darbenin en kara lekesi olarak tarihe geçti. Darbeciler ise 12 Eylül’den ancak 34 yıl sonra yargı önüne çıkartıldı. Evren ve Şahinkaya ikilisi hasta yataklarından telekonferans yöntemiyle yargılanırken, Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Haziran 2014 tarihinde haklarında müebbet hapis cezası verdi. Bu karar, hem sanıklar hem katılanlar tarafından temyiz edilse de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tebliğname hazırlamadı. Evren 9 Mayıs 2015’de, Şahinkaya ise 9 Temmuz 2015 yaşımını yitirdiğinde hapse girmeden, darbe suçlusu olarak öldüler.
Türkiye; 1 Mayıs 1977 katliamından sonra bir dizi toplumsal olay, çatışma ve suikastlar zinciri içerisinde çalkalanmaya başlarken, darbeye giden süreçte aralarında Cavit Orhan Tütengil, Ümit Kaftancıoğlu, Gün Sazak, Kemal Türkler, Abdi İpekçi gibi isimler karanlık eller tarafından katledildi. Sokak çatışmaları, parlamentoda yaşanan siyasi krizler, ekonomik buhran, devlet içindeki krizler derken, demokrasiyi askıya almak isteyenlere adeta gün doğmuştu. Darbeye giden sürecin taşları karanlık eller tarafından incelikle döşenirken, Fahri Korutürk’ün görev süresinin dolduğu Nisan 1980’den darbeye kadar olan dönemde, Cumhurbaşkanı’nın bir türlü seçilmemesi darbecilerin ekmeğine adeta yağ sürmüş oldu.
‘Bizim çocuklar başardı’
Tarihler 12 Eylül 1980’i gösterdiğinde gece 03.00’te sokaklarda tankların palet sesleri duyulmaya başlandı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya ile Jandarma Genel Komutanı Sedat Celasun’dan oluşan Milli Güvenlik Konseyi, sabahın ilk ışıklarıyla emir komuta zinciri içerisinde yöntime el koyduklarını açıkladı. Aynı saatlerde dönemin CIA Türkiye şefi Paul Henze de, ABD Başkanı Jimmy Carter’ın makamına çıkarak “Bizim çocuklar başardı” mesajını iletti. Darbenin acı bilançosu ise ilerleyen günlerde ortaya çıktı.
650 bin kişi gözaltına alındı
Darbeciler, Meclis ve Hükümet’i feshedip, siyasi parti, sendika ve dernekleri lağvetti. Genelkurmay Başkanı Evren, “devlet başkanı” sıfatıyla ülke genelinde sıkıyönetim ilan etti. Demirel, Ecevit, Erbakan ve Türkeş gibi siyasiler peşi sıra gözaltına alınırken, ülke genelinde adeta cadı avı başlatıldı. Darbenin bilançosu ağırdı. Ülke genelinde 650 bin kişi gözaltına alınırken, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılanırken, 98 bin 404 kişi örgüt üyesi suçlamasına maruz kaldı. Sıkıyönetim mahkemelerinde 7 bin kişi için idam cezası istenirken, 517 kişiye idam cezası verildi. Haklarında idam cezası verilen, 18 sol görüşlü, 8 sağ görüşlü ile 23 adli suçlu idam edildi. İdamları istenen 259 kişinin dosyası ise Meclis’e gönderildi. Darbenin ardından 300 kişinin kuşkulu şekilde, 171 kişinin ise işkenceden öldüğü belgelendi. Cezaevlerinde toplam 299 kişi yaşamını yitirirken, 14 kişi açlık grevinde yaşamını yitirdi.
Yaşını büyütüp idam ettiler
Darbenin kanlı yüzü idam sehpalarında da kendisini gösterdi. Sıkıyönetim askeri mahkemeleri 517 sanığa idam cezası verdi. Askeri Yargıtay’ın onayladığı idam kararlarının sayısı ise 124 oldu. 54 kişinin ölüm cezası süreç içerisinde Milli Güvenlik Konseyi, Danışma Meclisi ve TBMM gibi yerlerde onaylanırken, 50 kişinin cezası infaz edildi. Ancak 12 Eylül darbesinin Türkiye tarihine düşürdüğü en büyük kara leke 17 yaşındaki Erdal Eren’in idamı oldu. 2 Şubat 1980 tarihinde gerçekleştirilen gösteride gözaltına alınan Eren, gösteri sırasında çıkan çatışmada er Zekeriya Önge’yi öldürdüğü iddiasıyla tutuklanırken, 19 Mart 1980 tarihinde idama mahkum edildi. Milli Güvenlik Konseyi tarafından onaylanan karar, 13 Aralık 1980’de Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi’nde infaz edildi. 17 yaşındaki Erdal Eren’in yaşı idamından bir gün önce bir yaş büyütüldü. Darbeden sonra hazırlanan 1982 Anayasası ise 7 Kasım 1982 tarihinde yapılan referandumda yüzde 91’lik “evet” oyuyla kabul edildi. Evren, yeni anayasanın birinci geçici maddesi uyarınca, yedi yıl, Türkiye’nin yedinci cumhurbaşkanı sıfatını kazandı.
14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı
43 kişinin intihar ettiği, 388 bin kişiye pasaport verilmediği açıklandı. 12 Eylül darbesinden sonra 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atılırken, 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı. 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurt dışına kaçtı. Baskıların ardı arkası kesilmedi. 937 film yasaklanırken, 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu. 3 bin 854 öğretmen, 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verilip, 400 gazeteciye toplam 4 bin yıl hapis cezası istendi. 31 gazeteci darbe sürecinde cezaevine girdi. 300 gazeteci saldırıya uğradı. Üç gazeteci silahla öldürüldü. Darbe nedeniyle gazeteler tam 300 gün yayın yapamadı.