Alhat, yaptığı açıklamada, zeytin ve zeytinyağı sezonunu ilçe olarak güzel rakamlarla kapattıklarını, sofralık zeytinde ülke üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini karşıladıklarını, zeytinyağında da 20 bin tonluk üretime ulaştıklarını bildirdi. Bu yıl ilçede asit oranı yüzde 0,2’nin altına inen zeytinyağının üretildiğini, kalite açısından sevindirici sonuçlar aldıklarını kaydeden Alhat, yüksek ve kaliteli rekolteye rağmen tüketimin istenen seviyede artmamasının üzücü olduğunu vurguladı.
Üreticiden çıkış fiyatı litre başına 14-15 lira olan zeytinyağının rafa 2-3 kat artışla geldiğini savunan Alhat, şöyle konuştu:
”Litresi 14-15 lira olan zeytinyağı farklı etiketlerle rafta 100 liraya satılıyor. Bu hem üreticinin moralini bozuyor hem de tüketiciyi uzaklaştırıyor. Marketlerde zeytinyağı fiyatının 20 liranın üzerinde olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Neden 2 – 3 kat fazla satılıyor? Şişeleme, ambalajdan dolayı değil yüksek kar elde etme hevesinden kaynaklanıyor. Bu fiyatlarla biz Türkiye’de zeytinyağı yiyemiyoruz. Mecburen yurt dışına satıyoruz, ‘alın siz yiyin’ diyoruz. Duruşumuzu düzgün tutarsak bu ülkenin kazanacağını düşünüyoruz. Sağlıklı nesiller yetiştirmek için bu ülkenin insanlarına uygun fiyata yağ satmamız gerekiyor.”