Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Yunan adalarına sefer yapan Türk bayraklı ticari yatların liman çıkışlarını bugünden (dün) itibaren yasakladı. Düzenli sefer yapan yolcu gemilerinin de 12 Ekim’den itibaren Yunanistan karasularına sefer yapmaları yasaklanırken, liman çıkışlarına izin verilmeyeceği belirtildi.
Son aylarda Kos ve Rodos Limanları’na sefer yapan Türk bayraklı 6 gemi ve 5 turistik ticari yatın, Paris Memorandumu (Paris MoU) kapsamında yapılan denetimler sonucu tutuklanmasıyla birlikte, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı önlem amaçlı karar aldı.
Bakanlık tarafından, Bölge Liman Başkanlıkları’na gönderilen yazıda, Türk bayraklı ticari yatların 25 Eylül 2017 tarihinden itibaren liman çıkışlarına izin verilmemesi gerektiği ifade edilirken, düzenli sefer yapan yolcu gemilerinin ise 12 Ekim 2017’den itibaren liman çıkışlarına izin verilmeyeceği ve vatandaşların mağdur edilmemesi için bilet satışlarının bu tarihten itibaren yapılmaması gerektiği belirtildi. Karardan en çok etkilenecek yerlerin başında gelen Muğla’nın Bodrum ve Marmaris, Aydın’ın Kuşadası, İzmir’in Dikili ve Balıkesir’in Ayvalık ilçesi’nde denizciler kararın tekrar gözden geçirilmesini istedi. Liman başkanları da pazartesi günü Ankara’da konuyla igili düzenlenen geniş kapsamlı toplantıya katıldı.
İŞİN DOZUNU KAÇIRDILAR
Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz, konuyla ilgili açıklamasında Bodrum ile Marmaris gibi kıyı kentlerimizde üretilen ve tamamen Ege’nin mimari özelliklerini yansıtan gulet ve ahşap yatlara gemi muamelesi yapan Yunan makamlarının işin dozunu iyice kaçırdığını söyledi.
Yunan makamlarının denetlenmemesi gereken yatları bile denetime tabi tutmaya başladığına dikkati çeken Demiröz, ‘’12 metrelik tekneye gemi muamelesi yaparsanız, sıkıntıyı aşamazsınız ve eksik belge bulursunuz. Yunan adalarının önemli bölümü şu anda Türkiye’den besleniyor. Türk yetkililerinin böyle bir karar almaya yönelmesi sadece Türk denizciler, yat şirketleri için değil Yunan adalarında yaşayan esnafı da zor durumda bırakacak” dedi.
UZUN SÜRECEĞİNİ SANMIYORUM
Böyle bir kararın alınmasından önce yapılacak farklı şeyler olab,leceğini dile getiren Demiröz, şunları kaydetti: ‘’Konuyu çözümsüzlükten çok çözebilecek seviyeye taşımak gerekir. Yunan makamları, Uluslararası Gemi Taşımacılığı Yönetmeliği’ni bizim yatlara uygularken, bu şartların uymayacağını zaten biliyor. Biz de bu konuyu biliyoruz. O zaman yapacağımız şey, bizim yatları uluslararası taşımacılığı uygun hale getirecek yeni düzenlemelerin yapılması veya bizim yatlarımızın bu yönetmelikten muaf tutulmasını sağlamak olmalı. Bu da karşılıklı tepkiler, yasaklamalarla değil diyalog yoluyla yapılabilir. Alınan bu kararın ve Yunan tarafının sert tutumunun çok uzun süreceğini sanmıyorum.”
‘GRİ BAYRAK’A GEÇİLEBİLİR
Demiröz, Türk yatlarının uluslararası yolcu taşıma yönetmeliğindeki en iyi ve uygun şartlara sahip ‘Beyaz Bayrak’ sınıfında olduğuna vurgu yaptı. 11 yat ve geminin Yunan makamları tarafından tutuklandığını anlatan Demiröz, ‘’Eğer bir yat veya gemimiz daha tutuklanırsa deniz taşımacılığında kaliteyi simgeleyen beyaz bayraktan ‘Gri Bayrağa’ düşmüş olacağız. Sonra da siyah bayrak geliyor. İlgili bakanlık bunları göz önüne alıyor” diye konuştu.
ŞİRKETLERİ ZORA SOKAR
Bodrum Feribot İşletmeleri Limited Şirketi Genel Müdürü Metin Önder de, 12 Ekim’den itibaren adalar arasında yolcu taşıyan feribot ve ticari gemilerin Yunan adalarına gidişinin yasaklanacağını öğrendiklerini söyledi. Bu kararın tartışılacağını ifade eden Önder, ‘’Çünkü, Yunan sahil güvenliğinin cezalandırdığı yatların büyük bölümü Bodrum tersanelerinde yapılan yatlar. Yani yöresel tipik yatlar. Gemi vasfı taşıması zaten mümkün değil. Ancak feribotlara da aynı yasağın getirilmesi kış aylarında Yunan adalarına sefer yapan ve sayıları ciddi oranda artan şirketleri sıkıntıya sokar. Bu kararın bir kez daha gözden geçirileceğine inanıyoruz” dedi.
SORUNUN AŞILACAĞINA İNANIYORUM
Bodrum Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyesi Arif Yılmaz ise, durumun sadece bu yıl değil geçtiğimiz yıllarında sorunu olduğunu belirtti. Yılmaz, ‘’Ancak, şimdi patlak verdi. Yunan makamlarının gemi diye gösterdiği 15-30 metre arasındaki yatlarda yapılan aramalarda tabii ki Gemi Yönetmeliği belgesi bulunması mümkün değil. Bu konuda bizim de eksiklerimiz olabilir. Uluslararası sulara çıkacak tüm yatlarımızın belgelerinin tam olması gerekir. Şu an iki ülke arasında denizde yaşanan bir kaos var gibi görülse de Türk ve Yunan denizcilerin sağduyu ile hareket edip, bu krizin kısa zamanda aşılacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.