Domates, biber, zeytin, salatalık, soğan ve ekmekten oluşan sahur menüsünde sohbet eden işçiler, yerin yaklaşık 400 metre altında ailelerinden uzak sahur yaptı. Ramazan ayının gelmesiyle sevinen işçiler, ailelerinden uzak sahur yapmanın da burukluğunu yaşadı.
15 Yıllık madenci Abdullah Çolak, maden ocağında çalışmasına rağmen Ramazan ayı boyunca orucunu bırakmayacağını ifade ederek, “Ramazan ayını yaşamak çok güzel bir şey. Cenab-ı Allah’ın bize güç verdiği, ‘11 Ayın Sultanı’ dediğimiz çok güzel bir ay. Huzurun zirveye ulaştığı, iyiliklerin yapıldığı, fitre ve zekâtla fakirlerin sevindirildiği ve vücut olarak da sağlığa kavuştuğumuz bir ay. Ben şu anda 38 yaşındayım ve bugüne kadar orucumu hiç bırakmadım. Normalde dün çok susamıştım. Ama geçen senelere dayanarak Ramazan ayı olunca insana daha da güç geliyor. Vücut kendini hazırlıyor” dedi.
Yerin metrelerce altında ailesinden uzakta sahur yapmanın buruk sevincini yaşayan 21 yıldır maden işçisi Veli Demirci, “Allah her şeyden önce Ramazan’ı hakkımızda hayırlı eylesin. Başta ülkemiz olmak üzere, dünya üzerinde savaşların ve acıların yaşandığı, ülkelerin Allah yardımcısı olsun. Yer altında çalışıp oruç tutmak, daha da zor” şeklinde konuştu.
Maden Teknikeri Evrim Akkaş ise, “Burada ilk sahurumuzu yaptık. Allah kabul eder inşallah. Bizim duamız insanların mutluluğu, sağlıklı ve huzurlu yaşaması ve madenlerde çalışan işçilerin kazasız belasız çalışmaları. Bedensel olarak çalışılan işlerde oruç tutmak zor oluyor ama Allah sabrını veriyor” ifadelerini kullandı.
Sahur yemeğinden yiyen işçiler, yapılan duaların ardından tahtalardan yaptıkları sofrayı topladı. İşçiler, oruca niyetlendikten sonra işlerinin başına döndü.