Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, Bursa’da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Soruları cevaplayan Erbakan, “Biz inşallah seçime kadar 550 üyeye ulaşacağız. Böylece Türkiye’nin üye sayısı bakımından en büyük 3’üncü siyasi partisi olarak seçimlere gireceğiz. Bu tempo ile aylık 100 bin üye artışıyla gidersek, seçimden sonra da 4 ay gibi kısa sürede 1 milyon hedefine ulaşmış olacağız. Bugün siyaset bilimcileri, anket firmaları, sosyoloji ilmi sahipleri, gazeteciler, televizyoncular ve bizim dışımızdaki siyasiler dahi gece gündüz ‘Yeniden Refah Partisi, bu seçimlerde oyunu arttıracak tek parti olacak’ diyor. Tek anlaşamadıkları konu ise ’oyları 2’ye mi, 3’e mi, 4’e mi katlayacak’ oluyor” dedi.
“Yüzde 20 oy alacağız”
Daha önceki seçimlerde Yeniden Refah Partisi’nin 0,2 oy alacağıın belirten bir anket firmasının 2 gün önce yayınladığı ankette ise 31 Mart’ta 7,2 olarak açıkladığını belirten Erbakan, “Yüzde 0,3 derken, yüzde 3’e yakın oy aldığımız bir seçim yaşandı. Şimdi yüzde 7,2 deniyorsa, inşallah biz yüzde 20’nin üzerinde oy alacağız. Çok sayıda il ve ilçe belediyesini kazanacağız. İnşallah bu Türkiye’de yeni bir dönemin başlamasını sağlayacaktır” diye konuştu.
“Kimsenin gölgesinde yürüyen bir parti olmadık”
Muhalefetin veya iktidarın hangi partiden olursa olsun doğrusuna doğru, yanlışına yanlış diyeceklerini belirten Erbakan, “Doğru bizim menfaatimiz için değil, milletin ve Türkiye’nin menfaati için olandır. Bundan sonra bu şekildeki tavrımıza da devam edeceğiz. Tabii ki kimsenin gölgesinde yürüyen bir parti olmadık. Yeniden Refah Partisi, kendi gücü, adayları, logosu ve seçim kampanyasıyla müstakil bir şekilde seçimlere giriyor. Milletimizin desteğini istiyor. Dolayısıyla kimsenin gölgesinde değil, milli görüş çizgisinde yolumuza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“Hiç kimseye kazandırmak veya kaybettirmek için yola çıkmadık”
Hiç kimseye kazandırmak veya kaybettirmek için yola çıkmadıklarını belirten Erbakan, “Diğer tüm siyasi partilerde böyledir. O zaman anketlerde, diğerleri kısmında olan partilere ‘siz niye seçime giriyorsunuz. Hiçbir işe yaramıyorsunuz. Sizi seçime sokmuyoruz mu?’ diyeceğiz. Hatta bunu daha da ileri götürüp, anketlerde ilk iki sırayı alan partiler dışında, kimse seçime giremesin. Çünkü olarak dolaylı olarak birine kaybettirip, birine kazandıracak. ‘Sen kendin kazanamıyorsun. Öyleyse seçime girme’ denir mi? Böyle demokrasi, çoğulculuk, çok seslilik, seçim ve ülke olmaz. Her siyasi parti doğal olarak kazanma iddiasıyla seçimlere giriyor. Milletin huzuruna çıkıyor. İsterse yüzde 0,1 olsun. Her seçim bölgesinde seçime girme yeterliliği olan her partinin adaylarını gösterme hakkı vardır” dedi.
“31 Mart, bir beka seçimi değildir”
Karşı blokta veya muhalefette 14 Mayıs’taki gibi bir birliktelik olmadığını hatırlatan Erbakan, “Şu anda, ’Bir ittifakla yarışıyoruz. Biz bunlarla tek başımıza yarışmayalım. Sizde bize destek olun’ denecek bir durum da yok. İstanbul’da Millet İttifakı’nın hepsi ayrı aday çıkarıyor. Öyleyse bu tarafta da mutlaka bir birliktelik olacak diye şart yok. Bizlerde hem milletimizin hem de teşkilatımızın isteği doğrultusunda, hem de bunun bir beka seçimi olmaması gerçeği doğrultusunda böyle bir karar aldık” diye konuştu.