Mehmet Şimşek, Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı (VDK) binasında “Makro Ekonomik Gelişmeler ve 2014 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi Gerçekleşmeleri”ne ilişkin düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dün açıkladığı Kamu Yönetiminde Şeffaflık Programı’nda yer alan, ihbarda bulunan kamu görevlilerine ilişkin konunun ayrıntılarının sorulması üzerine Şimşek, paketin Türkiye’nin önünü açacak bir adım olduğunu söyledi.
Kamu görevlilerine ilişkin hususun ayrıntılarına ise henüz vakıf olmadıklarını belirten Şimşek, burada amacın şeffaflığı sağlamak ve ödüllendirmek olduğunu ifade etti. Kimsenin mağdur veya deşifre edilmeyeceğini anlatan Şimşek, buradaki amacın, varsa bir yanlış, bunu ortaya çıkarmak olduğunu bildirdi.
Bakan Şimşek, faiz dışı fazla rakamının sorulması üzerine de bu rakamın geçen yıl hedeflenenden çok daha fazla, 27 milyar 242 milyon lira olarak gerçekleştiğini açıkladı.
Bütçe uygulamalarında mali disiplinin devam edeceğini belirten Şimşek, buna karşın, bütçeyle büyümeye destek verileceğini de ifade etti.
Kamu İhale Kanunu’na yönelik eleştiriler
Kamu İhale Kanunu’na ilişkin eleştiriler üzerine de Şimşek, bunun siyaseten çok istismar edilen bir konu olduğunu söyledi.
Şimşek, bir alımın, bir yatırımın, bir ihalenin Kamu İhale Kanunu’ndan istisna tutulmasının, bunun kurallara bağlı olmadığı anlamına gelmediğini vurgulayarak, bunların da ayrı bir düzenlemesinin bulunduğunu bildirdi.
Kamuoyundaki, “İstisna ise tamamen usulsüzdür” algısının kesinlikle yanlış olduğunu dile getiren Şimşek, şunları kaydetti:
“Bu kanun, çok aceleyle yapılmış bir kanundu. Hatta bu kanun, yürürlüğe girmeden, bu kanunu yapan koalisyon hükümeti tarafından 2002 yılında değiştirilmiştir. Şimdi, Avrupa Birliği müktesebatı baz alınmış fakat maalesef çok önemli bir eksikliğe sahip. Nedir? KİT’ler… Bunlar şirket, ekonomik faaliyetlerde bulunan şirketler. Savunma, güvenlik ve istihbarat ve KİT’ler, AB müktesebatında Kamu İhale Kanununa tabi tutulmamıştır, onlara özgün ayrı bir kanun vardır, buna sektör kanunu deniliyor. Maalesef Türkiye’de o sektör kanunu çıkarılmamıştır. Bugün Kamu İhale Kanunu dışında diye adledilen, yani istisna kapsamında yapılan ihalelerin yüzde 85’i savunma, güvenlik, istihbarat ve KİT’lerle ilgilidir. Geriye kalan yüzde 15 ne olacak diye sorabilirsiniz? O yüzde 15 de şöyle; AB’de belli bir meblağın altındaki ihalelere farklı, hızlandırılmış bir süreç uygulanıyor. Maalesef Türkiye’de eşik değerlerin altı da üstü de aynı kurallara tabi tutulmuş ve bundan dolayı istisna talepleri artmıştır.”
Sektör kanunu konusunda arkadaşlar çalıştı
Bunları, “Kamu İhale Kanunu’nda en ufak bir sorun yoktur” anlamında söylemediğini dile getiren Şimşek, bu kanunun mutlaka güncellenmesi gerektiğini ve bu talimatı verdiğini bildirdi. Bakan Şimşek, “Daha da önemlisi KİT’ler, savunma, güvenlik ve istihbarat gibi konuları içeren sektör kanunu konusunu da arkadaşlar çalıştılar. Muhtemelen şubat ayında bu çalışma bitecek, bir taslak olarak gelecek. Bu taslağı da biz ilgili bakanlıklar ve kamuoyuyla belki de mart ayında paylaşacağız ve oradan gelecek öneriler çerçevesinde son şeklini verip, yetişirse Meclise göndermeye çalışacağız” diye konuştu.
Veremeyecekleri hiçbir hesabın bulunmadığını vurgulayan Şimşek, Kamu İhale Kanunu’ndaki değişikliklerin yapısal olduğunu ifade etti.
Yeni vergi çalışması yok
Yeni bir vergi getirilip getirilmeyeceğinin sorulması üzerine Şimşek, “Biz her zaman maktu vergileri enflasyon oranı kadar artırma hakkını saklı tutuyoruz, bunun altını çiziyorum ama onun dışında yeni birvergi veya vergi oranlarında artış hususunda ne yerelde ne de genel olarak şu anda bir çalışmamız söz konusu değil” dedi.
Bazı alacakların yeniden yapılandırılmasının bütçeye etkisini değerlendirirken de Şimşek, yeniden yapılandırmayı bütçede dikkate almadıklarını bildirdi. Şimşek, “Biz, bütçede bu yeniden yapılandırma yok saydık. Şu an bütçeye bakarsanız, yeniden yapılandırmadan 1 kuruşluk gelir öngörümüz yok. Bu da aslında bütçenin ne kadar muhafazakar bir mantıkla hazırlandığını göstermektedir” ifadelerini kullandı.
Bütçedeki ilave yatırımların sorulması üzerine de Şimşek, burada aslan payının ulaştırma projelerine gittiğini söyledi. Konuya ilişkin bazı detay rakamları da paylaşan Şimşek, karayollarına 9,2 milyar lira, Sağlık Bakanlığı’na 730 milyon lira, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne 600 milyon lira ilave kaynak verildiğini bildirdi.
Petrol fiyatları
Petrol fiyatlarının düşmesi ve Rusya’daki gelişmelerin bütçeye etkisinin sorulması üzerine de Şimşek, şöyle konuştu:
“Petrol fiyatlarının dolar cinsinden düşmesi, dolar kurunun sabit kalacağını varsayarsak KDV gelirlerimizi bir miktar olumsuz etkiler. Ayrıca, akaryakıt ürünlerinin fiyatlarının aşağılara doğru gitmesi de KDV gelirlerini olumsuz etkiler ancak diğer taraftan da bazı olumlu tarafları olacak. Cari açığa katkısı bir yana, diyelim ki vatandaşımız benzine yaptığı ilave harcamayı şimdi yapmayacak, harcanabilir geliri artacak. Harcanabilir geliri artar ve tasarruf ederse iyi olur, yatırımlara gider. Tasarruf etmez, tüketirse de tekrar bize KDV olarak döner. Net etkisini hesaplamak zor ama arkadaşlara bir çalışma yapın demiştim. Petrolün varili 60 dolar seviyesinde kalırsa ortalama, KDV gelirlerimiz yaklaşık 2,7 milyar lira aşağıda olacaktır. Şunu da görmemiz lazım; Son iki ayda, fiyatların düşmesiyle birlikte akaryakıt tüketiminin arttığını görüyoruz. Hem mazotta hem de benzinde yıllık bazda ciddi bir artış var. Dolayısıyla bu hesapları net olarak yapmak gerçekten zordur.
Bu arada şunu da söyleyim, BOTAŞ, bilançosunun iyileşmesiyle birlikte önümüzdeki dönemde sadece cari vergi yükümlülüklerini değil, geçmişe ilişkin vergi yükümlülüklerini de yerine getirebilir. Onun için genel anlamda 2015 yılında bu anlamda önemli bir risk görmüyorum.”
Rusya’daki gelişmelere ilişkin de Şimşek, Türkiye’nin bu ülkeyle ticari ilişkileri artırma çabası içinde olduğunu ifade etti. Söz konusu gelişmelerin, turizm ve ticaret kanalında bir miktar olumsuzluk yaratabileceğine işaret eden Şimşek, diğer ülkelerdeki olumlu gelişmelerin ise Türkiye’ye katkı yapabileceğini kaydetti.
Bütçe rakamları iyi
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “2014 yılında bütçe açığı 22,7 milyar lira oldu, hedefimiz ise 33,3 milyar liraydı. Hedefimize göre bütçeyi 10,6 milyar lira daha iyi bir noktada tuttuk” dedi.
Şimşek, Vergi Denetim Kurulu (VDK) Başkanlığı Konferans Salonunda “Makro Ekonomik Gelişmeler ve 2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Gerçekleşmeleri” konulu toplantıda, 2014 yılında küresel büyümenin düşük gerçekleştiğini belirtti. Şimşek, bunda AB’deki durgunluk ve jeopolitik gerginlikler ile gelişmekte olan ekonomilerdeki yapısal sorunların etkili olduğunu kaydederek, Uluslararası Para Fonunun (IMF) gelecek 4 yıldaki dönemde büyüme tahmininin de yüzde 4 olduğunu söyledi.
Avrupa ekonomilerinin deflasyon riski ile karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Şimşek, bunun bertaraf edilmesi için Avrupa Merkez Bankasının varlık alımına dayalı bir para politikası uygulamaya koyabileceğine işaret etti.
Amerikan Merkez Bankasının (Fed) bir miktar parasal sıkılaştırmaya gidebileceğinin altını çizen Şimşek, “Avrupa Merkez Bankası ve Japon Merkez Bankası genişleyici bir para politikası uygularsa bu Fed’in parasal sıkılaştırmasını telafi edebilir” dedi.
Şimşek, gelişmekte olan ülkelerin yapısal sorunlarına iki sorun eklendiğini ifade ederek, bunlardan birinin Batı ülkelerindeki talep zayıflığı, diğerinin ise emtia fiyatlarındaki düşüş olduğunu bildirdi.
Faiz artışı kadar doların değer kazanmasının da bir risk olduğunu anlatan Şimşek, “Doların değer kazanması paranın yönünü gelişmiş ülkelere çevirebilir. Bu önemli bir risktir ayrıca dolarda ciddi bir değer kazanma söz konusu olursa, bu 1 yıl sonra ABD ekonomisini de yavaşlatabilir” diye konuştu.
Şimşek, Türkiye ekonomisinin dış ekonomik gelişmeleri dikkate almadan değerlendirilemeyeceğini belirterek, ülke ekonomisinin 2014’te muhtemelen yüzde 3 büyüyeceğini, bunun AB ülkeleri ile Çin ve Hindistan dışındaki gelişmekte olan ülkelerden iyi olduğunu bildirdi.
Bu yıla ilişkin beklentilerinin daha olumlu olduğunu kaydeden Şimşek, “Küresel ekonomide bir miktar toparlanma öngörülüyor. AB’de bir toparlanma olursa bu Türkiye’ye olumlu yansır. Kuraklığın bu sene yaşanma ihtimali düşük. Daha önemlisi geçen sene finans piyasalarında bir çalkantı söz konusuydu ve biz iki seçim atlattık. Bu sene bunların tekrarlanmayacağını düşünüyoruz ve Türkiye’nin bu sene yüzde 4 civarında büyüyebileceğini tahmin ediyoruz. Seçim sonrasında Türkiye’nin önü açık. Kamuoyu yoklamaları siyasi istikrarın devam edeceğini gösteriyor, seçimlerden sonra iç talebin toparlanması da söz konusu olacak” ifadelerini kullandı.
Cari açık sorun olmaktan çıkıyor
Şimşek, ılımlı büyümeye rağmen bir yılda 1,4 milyon kişiye istihdam sağlandığını vurgulayarak, işsizlik oranının da az da olsa düşüşe geçtiğini belirtti.
Mehmet Şimşek, Türkiye’nin işgücüne katılım oranının Avrupa’daki gibi olması durumunda işsizliğin 1-2 puan aşağıda olabileceğine dikkati çekti.
Geçen sene enflasyonun liradaki değer kaybı ve kuraklık nedeniyle yüksek seyrettiğini dile getiren Şimşek, “Enflasyonu geçen sene yüzde 8,2’de tuttuk, bunu daha aşağı çekmemiz lazım. Bu sene enflasyon muhtemelen hızlı bir şekilde düşmeye devam edecek. Çünkü geçen sene yaşadığımız kuraklığı muhtemelen bu sene yaşamayacağız. Geçen sene olduğu gibi lirada önemli bir değer kaybı muhtemelen olmayacak. Ayrıca petrol ve emtia fiyatlarında düşüş var. Dolayısıyla enflasyon Merkez Bankasının öngördüğü yüzde 6,1 seviyesine inecektir. Hatta yıl içerisinde bunun çok daha altını görebilir. Petrol fiyatları bu düzeyde kalırsa enflasyon yaklaşık 2 puan daha aşağı olabilir” değerlendirmesinde bulundu.
Maliye Bakanı Şimşek, cari açık konusunda da bir iyileşme yaşandığını ifade ederek, geçen sene kasım ayı itibariyle 12 aylık cari açığın 47,1 milyar dolar olduğunu, petrol fiyatlarının bu seviyede kalması durumunda cari açığın yüzde 3-4 arasına, yani 30 milyar dolar ve altına inebileceğini söyledi. Şimşek, bu şekilde cari açığın sorun olmaktan çıkacağını dile getirdi.
Şimşek, reform sürecinin süreklilik arz ettiğini belirterek, 2015 ve sonrasında çok kapsamlı bir reform programını uygulayacaklarını söyledi.
Türkiye’nin şimdiki sorununun verimlilik olduğunu kaydeden Şimşek, reform programlarıyla Türkiye’nin gelecek 10 yıl içerisinde gelişmekte olan ülkelere göre pozitif ayrışacağını ifade etti.
Cari açık hedefin altında gerçekleşti
Şimşek, 2014’te bütçe performansının hedeflenenden iyi bir noktada olduğunu dile getirdi.
Geçen sene bütçe giderlerinin tam hedeflendiği gibi 448,4 milyar lira olduğunu bildiren Şimşek, gelirlerin de öngörülenden daha iyi gerçekleşerek 425,8 milyar lira olduğunu açıkladı.
Şimşek, faiz hariç giderlerin 398,5 milyar lira, vergi gelirlerinin de 352,4 milyar lira olarak gerçekleştiğini bildirdi.
Geçen yıl bütçe açığının beklenen de iyi gerçekleştiğini kaydeden Şimşek, “2014 yılında bütçe açığı 22,7 milyar lira oldu, hedefimiz ise 33,3 milyar liraydı. Yani hedefimize göre bütçeyi 10,6 milyar lira daha iyi bir noktada tuttuk” dedi.
Mehmet Şimşek, bu sene seçim ekonomisi uygulanacağını söyleyen ekonomistlere çağrıda bulunarak, “Lügatımızdan seçim ekonomisini çıkarttık, popülizm tuzağına düşmedik, bundan sonra da düşmeyeceğiz. 2015’te de çok farklı bir resim olmayacak” diye konuştu.
Şimşek, yatırımlara ilave 12,8 milyar kaynak aktarmamaları durumunda bütçe açığının binde 5 civarında gerçekleşeceğine dikkati çekti. Şimşek, ayrıca geçen sene öngörülenin ötesinde 55,7 milyar liralık yatırım yaptıklarını da dile getirdi.
Gelir kısmında hedeflenene oranla 22,6 milyarlık bir artış olduğunu söyleyen Şimşek, “Bu durum Maliyeçalışanlarının güçlü iradesi, kayıtdışıyla mücadele ile açıklanabilir. Çünkü geçen sene 2-B’den sadece 1,7 milyar lira, özelleştirmeden 7,8 milyar liralık bir gelir geldi. Bunlar da çıksa çok ciddi bir performans artışı var” değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, Gelir Vergisi Kanun Tasarısı ve Vergi Usul Kanunu Tasarısında da bu yıl ilerleme sağlayacaklarını ifade etti.
Vergi Usul Kanunu konusunda şubat ayında ilk çalışmanın biteceğini belirten Şimşek, bunun kayıtdışılıkla mücadele açısından büyük bir önem taşıdığını söyledi.
Türkiye hiç olmadığı kadar iyi bir noktada
Şimşek, Kayıt Dışı ile Mücadele Eylem Planı’nın da hazır olduğunu ve yakın zamanda açıklayacaklarını belirtti.
Türkiye’nin merkezi yönetim bütçe açığının muhtemelen geçen sene milli gelire oranla yüzde 1,3’e düştüğünü açıklayan Şimşek, uluslararası karşılaştırmalar açısından kullanılacak rakamın ise yüzde 0,7 olduğunu bildirdi.
Şimşek, kamu borç stokunun milli gelire oranının da yüzde 33 civarına indiğini kaydederek, “Türkiye gerek bütçe performansında, gerekse borç dinamiklerinde hiçbir dönem olmadığı kadar iyi bir noktada” dedi.
Türkiye’nin son 20-30 yılın en düşük faiz yükü ile karşı karşıya olduğunu bildiren Şimşek, faiz ödemelerin milli gelire oranının geçen sene yüzde 2,8 olarak gerçekleştiğini belirtti.
Şimşek, reformlara ve bütçe disiplinine bu yıl da devam edileceğini vurgulayarak, 2017’de bütçe fazlasına doğru gidileceğini söyledi.
Maliye Bakanı Şimşek, iki temel reformlarının kamu harcamalarının rasyonelleştirilmesi ve kamu gelirlerinin kalitesinin artırılması olduğunu sözlerine ekledi.