Ankara’dan beklenen haber daha gelmemişti.
Gelen haber…
“Bugünkü MYK’da görüşülmedi” yönündeydi.
Yani…
CHP’de milletvekili aday adaylığı için boşaltılan il başkanlığına 2015’in ilk haftasında da atama yapılmamış gözüküyor.
İl başkanlığını bekleyenler bu noktada biraz daha bekleyecekler gibi duruyor.
Dün…
CHP Genel Merkezi’nde Bursa’yı yakından ilgilendiren bir çalışma daha vardı.
Haziran 2015 genel seçimleri için çalışma yürüten CHP Genel Merkezi, seçil bildirgesine kentsel dönüşüm konusunu da koyuyor.
Bu amaçla Ankara’daki üniversitelerin kentsel dönüşüm konusuyla ilgili hocaların görüşlerine başvurmuş.
Seçim bildirgesine girecen kentsel dönüşüm konulu toplantıya izleyenler arasında CHP Bursa Milletvekili İlhan Demiröz de var.
Demiröz, dünkü çalışmaya dair şu notları düşüyordu:
“Kentsel dönüşüm Bursa’yı ayrıca ilgilendiriyor.
Yıldırım’da, Osmangazi’de, Gemlik’te kentsel dönüşümün nasıl olması gerektiği konusunda bir çalışma yaptırmayı amaçlıyoruz.
Bu nedenle bu toplantılara katılıyorum.
Bakalım, Gemlik’te, Yıldırım’da, Osmangazi’de sözü edildiği gibi bir kentsel dönüşüm gerekli mi?
Gerekli ise çerçevesi nasıl olmalı?
Bugün toplantı kentsel dönüşümü genel hatlarıyla ele alıyor.
Kentsel dönüşüm kadar kentsel planlama üzerinde de bir çalışma yürütülüyor.
Buradan çıkacak sonuçlar, Ar-Ge Bilim Yönetim Platformu’ndan sorumlu genel başkan yardımcımız Sencer Ayata iletilecek.”
Demiröz, çok sayıda üniversite hocasının katıldığı toplantıya Murat Karayalçın’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönümende görev alan şehir plancılarının da katıldığını vurguluyor.
Demiröz’ün aktardığı bilgiler, Ak Partili belediye başkanlarının 30 Mart yerel seçimlerinde koza dönüştürmeye çalıştığı kentsel dönüşüm konusunun Haziran 2015 genel seçimlerinin de ana malzemelerinden birisi olacağını gösteriyor.
Bursa ölçeğinde bakıldığında da bu konunun giderek önem kazandığının altını çizmekte yarar var.
Çünkü, kentsel dönüşüm çarpık yapılaşmayı bitirme ve daha güvenli bir yaşam sunma amacıyla olgunlaştırılıyor.
Oysa…
Önceliği depreme dayanıklı olmayan yapı stokunu eritmekti.
Karda en güvenli aracın hali!..
Nazar değmesin…
Meteroloji ne diyorsa, onu yaşıyoruz an be an…
Kar var dedi.
Kar yağdı.
Çok soğuk olacak dedi.
Donuyoruz adeta…
Güneşi biraz görünce sevinmeyin dedi.
Dediği oldu.
Yani, geçmiş yıllara göre fevkalede tutturuyorlar.
Böyle olunca…
Dediklerini harfiyen yapmakta kimse bir sakınca görmüyor.
Ki…
Dün, aracını evde bırakanların sayısı bir hayli fazlaydı.
Bunun iki göstergesi var neticede…
Bir: Trafiğe çıkan araç sayısı o kadar azdı ki yollar boştu.
İş yerlerinin yoğun olduğu yerlerde otoparklar dolu değildi.
İki:
Böyle havalarda ulaşımın en revaçta aracı ne oluyor?
BursaRay…
İstasyonlar tıka basaydı.
Özellikle de Arabayatağı İstasyonu…
Kestel ve Gürsu’ya aktarma noktası da olan Arabayatağı’nda inenlerden çok araç bekleyenler çogunluktaydı.
Zira…
Arabayatağı’ndan Kestel Gürsu yönüne yolucu taşıyan eski vagonlardan birisi bozulmuş yine…
Bekleyenler isyan ediyordu.
Karlı havaların en güvenilir aracıyla yolculuk etmek için BursaRay’ı seçenler mecburen minibüslere yöneliyorlardı.
Fransa’da
patlayan
silahlar…
Irak’ta, Suriye’de, Türkiye’nin hemen sınır dibinde her gün insanlar öldürülüyor.
Bu kanlı oyunun parçası olmak istemeyenler kilometrelerce yol yürüyorlar.
Dağlar aşıyorlar.
Aç bilaç yola devam edip, Türkiye’ye, Ürdün’e sığınmaya çalışıyorlar.
Koşulları daha iyi olanlar ise Avrupa hayaliyle denizlere açılıyorlar ama çoğunun umutları bindikleri teknelerin ambarlarında ölüme kilitli kalıyor.
Binlerce Suriyeli’nin, Iraklı’nın, Afganistanlı’nın hatta Türkiyeli’nin hayallerini süsleyen özgür, refah içindeki Avrupa’nın kapılarını daha şiddetli kapatacak bir şiddet olayıyla sarsıldık dün…
Paris’in göbeğinde El Bağdadi’nin karikatürünü çizen bir dergi basıldı.
12 ölü var.
Dört de ağır yaralı…
Avrupa’da en fazla müslüman topluluğa sahip Fransa alarma geçti.
2001’deki ikiz kuleler olayında Amerika’nın yaşadığını şimdi Fransa yaşıyor.
Avrupa yaşıyor.
Yaşamın kutsandığı Avrupa’ya ölüm dehşeti saçanlar, bu eylemleriyle kimi cezalandırmış olabilirler?
Düşününce, yoksul insanları; geri kalmış ülkelerde demokrasinin gelişmesini arzu edenleri diyesi geliyor insanın…
Ve tabii…
Müslüman toplumları…