2011’de Kestel ilçesindeki Çataltepe mevkiinde yapımına başlandığında Bursa’nın hüsran projesine evrileceği aslında belliydi.
O dönem belki hatırlarsınız hiçbir itiraz dinlenmedi.
Kent paydaşları ile müzakere süreci işletilmedi.
Esnaf sonu olmayan bir maceraya göz göre göre sürüklendi.
Mahkeme kararları, bilim insanlarının uyarıları yok sayılarak dev projeyi oldubittiye getirme hevesi bugün geldiğimiz noktada çok sayıda kişiyi mağdur etti.
TOKİ’nin el çekmesiyle yarıda kalan ve bir yılan hikayesine dönen sanayi sitesi projesiyle ilgili umutlar, Bursa Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’nde (BESOB) 28 yıllık Arif Tak döneminin ardından başkanlığa Fahrettin Bilgit’in seçilmesiyle yeşerdi.
Daha önce de bu köşede ifade ettiğimiz gibi BESOB Başkanı Bilgit, göreve geldiği günden beri Çataltepe meselesini sıcak tutmaya devam etti.
Ankara’daki ve yerel siyasi aktörlerle gerçekleştirdiği tüm görüşmelerde konuyu hep gündeme getirdi.
Başkan Bilgit, önceki gün bir toplantıda yaptığımız görüşmede ise dikkat çeken mesajlar verdi.
Sohbetimizin ana konusu esnafın en önemli gündem maddelerinden Çataltepe’nin akıbetiydi.
Başkan Bilgit; AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan’ın projeyi sahiplenmesinin, Ankara cephesinden Çataltepe’yle ilgili olumlu mesajlar gelmesinin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un bölgede yaptığı incelemelerin ardından artık adım beklerken sürecin yeniden sessizliğe büründüğünü söyledi.
Çataltepe’de altyapı ve yollar büyük ölçüde bitirilmişti.
Aradan geçen sürede inşaat maliyetlerinin yükselmesi, esnaf arasında yaşanan görüş ayrılıkları ve ekonominin hâli…
Ankara’nın desteği olmadan projenin tamamlanamayacağı besbelli.
Seçim sath-ı mailine girilmesi esnafın belkentisini oldukça yükseltti.
Edindiğim bilgiye göre camia içinde projenin bitirilmesi için Çataltepe’den Ankara’ya yürüyüş başlatılmasının konuşulmaya başlanması esnafın kararlılığını göstermesi bakımından önemli.
Böyle bir eylemin sonuçları ne olur sorusunu yerel siyasi aktörler şüphesiz iyi değerlendirmeli.
Başkan Bilgit’in sohbetimizin sonundaki “Sayın Cumhurbaşkanı’mız tarafından başlatılıp yarım kalan tek proje Çataltepe oldu” sözleri de kayda değerdi.
BURSA’DA O PARK SİTEYE Mİ KATILACAK?
Nilüfer’deki Çamlıca mahallesi sakinlerinden ulaşan bir şikâyet dikkatimi çekti.
İddiaya göre 3904 ada 1 parseldeki 4 adet 14 katlı apartmandan oluşan site, kamuya ait park alanına tenis kortu yapmak istiyor.
“Çamlıca mahallesi sakinleri olarak mahallemizde 3904/park adada bulunan 1320,05 m2 parselin belediye imar durumunu sorguladığımızda imar planına göre park alanı olarak görünmektedir. Mahallemizde çocuklarımızın oyun oynayabileceği, gençlerimizin spor yapabileceği park alanı olmadığından bu alanın park yapılarak vatandaşın kullanımına açılmasını istiyoruz. Ayrıca 3903 parselde bulunan park oyuncakları çok eski ve tehlikelidir. Alanın batı girişi trafo yapılarak doğu girişi de çit çekilerek sitenin özel alanı gibi gösterilmekte ve kullanılmaktadır. Buranın halka açık bir park olduğundan bazı mahalleliler habersiz. Bu park yenilenerek 3904 adaya taşınsın istiyoruz. Planda görünen parkın yapılmasını Çamlıca mahallesi sakinleri olarak belediyemizden önemle rica ederiz.”
Nilüfer Belediyesi, şikâyet üzerine derhal inceleme başlatmış.
Kısa süre içinde mahallelinin taleplerinin yerine getirileceğine inanıyoruz.
YEŞİL ALANLARDA HOYRATLIK VAR
Kamuya ait alanların ticarileştirilmesini senelerdir eleştiriyoruz.
Her yer zaten kafelerle dolmuşken parklardaki işletmelere açıkçası çok sıcak yaklaşmıyoruz.
Şüphesiz farklı düşünen de vardır.
Park alanlarında çay içip oyun oynamayı keyifli bulanlara da rastlanır.
Bazılarıyla ilgili şikâyetler ise çoğalıyor.
Yurttaş tepki gösteriyor çünkü parklardaki kimi işletmeler yoğunluk durumuna göre metrelerce yayılıyor.
Masa ve sandalyeler neredeyse yeşil alanların yarısını kaplıyor.
Bu nedenle yetkilileri uyarma ihtiyacı hissettik.
Şöyle genel bir denetim ve hakkıyla yaptırımın vatandaşı memnun edeceğini de ayrıca belirtmek istedik.
KILIÇDAROĞLU’NDAN KRİTİK MESAJ
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından oldukça kritik açıklamalar yaptı.
Yerel ve genel siyasette ciddi değişimlere yol açabileceğinden mesajlarını aynen aktarmak istiyorum:
“AK Parti’nin ihalecisi kötü, gelsin bizimkiler” demeyenler yol arkadaşım olacak. Şimdi bazı sermayedarlar, birtakım medya üzerinden, bazı kurmaylarımın beşli çetelerle görüştüğüne dair haberleri devreye sokacakları bilgisi geliyor.
Kimlerin bu operasyonun arkasında olduğunu da biliyorum. Benim böyle kurmaylarım olmaz. Oldurtmam. Benimle olacaklara net söyledim! Bay Kemal’de komisyon olmayacak, ihale olmayacak, haksız zenginleşme olmayacak. Benimle yürüyecek olanlar, bunu bilerek gelsinler.
Gelenler; çocuklarımız için, torunlarımız için, gençlerimiz için gelsin. Vatanımızın, doğmayı bekleyen evlatları için gelsin. Fakir fukara için gelsin. Bırakın herhangi bir kurmayımı; bu çetelerle pazarlık yapan evladımın bile gözünün yaşına bakmam. Gidenlere de uğurlar ola.”
Kılıçdaroğlu’nun mesajları gördüğünüz gibi çok net ve önemli.
Bursa’dan Ankara’ya uzanan parsel bazlı rant ittifakını sürekli gündeme getirmiştik bu köşede.
Kılıçdaroğlu’nun çıkışı ile CHP özelinde sadece genelde değil ‘yerel siyaset’te de bambaşka bir sürecin kapısı aralanabilir.
Ancak kazanan yine rant çeteleri de olabilir.
Peki, kim galip gelecek?
Kesin olan şu; bu sorunun yanıtını öğrenmemiz için uzun süre beklememiz gerekmeyecek.