Olay Gazetesi Bursa

Enflasyon yüzde 80’le pik yapacak! Yaz hayali suya düştü…

Bu sene hayat pahalılığı açıkçası farklı bir boyutta yaşanıyor. İnsanlar marketlere temel ihtiyaçlarını satın almak için giderken dahi tedirginlik hissediyor. Zira ürünlerin aşağı yukarı tamamı geçen seneye göre yüzde 100’e yakın zamlandı. Bazı fiyat artışları iki katı da aştı. Evvelce bilhassa geçim zorluğunu derinden hisseden emekliler en uygun ürünü bulmak için tek tek broşürleri inceler, […]

Bu sene hayat pahalılığı açıkçası farklı bir boyutta yaşanıyor.

İnsanlar marketlere temel ihtiyaçlarını satın almak için giderken dahi tedirginlik hissediyor.

Zira ürünlerin aşağı yukarı tamamı geçen seneye göre yüzde 100’e yakın zamlandı.

Bazı fiyat artışları iki katı da aştı.

Evvelce bilhassa geçim zorluğunu derinden hisseden emekliler en uygun ürünü bulmak için tek tek broşürleri inceler, gerekirse tüm marketleri dolaşırdı.

Artık neredeyse toplumun tamamı etiketlere dikkatlice bakmak, fiyat araştırması yapmak zorunda kaldı.

Beyaz yakalılar da indirim kovalamaya başladı.

Sınıf ayrımı ortadan kalktı.

Herkes yoksullaştı.

Türkiye İstatistik Kurumu, Canlı Hayvan ve Hayvansal Ürün Fiyatları ve Üretim Değeri verilerini açıkladı.

Resmî yükseliş oranları sahiden çarpıcı.

Gelin, en temel gıda ürünlerinden yumurtaya odaklanalım…

Bir önceki yıla göre yüzde 45,89 oranında zamlanmış.

Koyun, keçi, manda, inek sütlerinin tamamının fiyatında yüzde 25’in üzerinde artış yaşanmış.

Enflasyonda düşüş için kalıcı yapısal reformların hayata geçirilmesi gerekiyor.

Kısa vadede ise vatandaşın en azından biraz rahatlaması için inat üzerine kurulu ekonomik yaklaşımlardan uzaklaşılması elzem.

Enflasyonla kısa vadede ortodoks iktisat politikalarıyla mücadele edilebileceği gerçeğinden hareketle faiz başta olmak enstrümanlar doğru kullanılmaya başlanmalı.

Aksi takdirde yurttaşı daha da buhranlı bir sürecin beklediği unutulmamalı.

Uludağ Üniversitesi İktisat Bölüm Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Filiz Eryılmaz, sohbetimiz sırasında, “Rusya-Ukrayna savaşı sonrası emtia fiyatları daha da arttı. Mayısta yüzde 60’lar civarında zirve görürüz diyorduk. Şimdiyse enflasyonda Mayıs-Haziran gibi yüzde 70-80 arası bir zirve bekleniyor” dedi.

Haziran ayından sonra ise düşüş değil kalıcılık olacak görüşü baskın.

Çatışma ortamı turizmle ilgili beklentileri de ağır yaraladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün kamuoyuna yansıyan “Böyle bir dönemde turizmde bir patlama veya ciddi bir yükseliş çok iddialı bir ifade olur” sözlerini de hesaba kattığımızda…

Enflasyon yaz aylarında düşüşe geçmeyecek…

Ne yazık ki yazın kalıcılık olacak!

Eryılmaz, “Kalıcılık olduktan sonra geçen sene eylülde faiz indiriminin ardından döviz kaynaklı yükselişin baz etkisi kısmi olarak gözlenecek. Kasım, aralık aylarında düşüş görülecek. Genel beklenti ise yılı yüzde 50’nin altında enflasyonla kapatamayacağız yönünde” görüşünü dile getirdi.

Ayrıca…

Enflasyon aşırı yükselince talep yıkımı gerçekleşecek.

Maaşların eriyişi ile alım gücü iyice düşecek.

Hatta insanlar alışveriş yapamaz noktaya sürüklenecek.

Kış aylarında bu nedenle de enflasyonda gerileme yaşanacak olsa da seneyi yüzde 50’nin altında kapatmamızın zor görünmesi tek kelimeyle endişe verici…

ASGARİ ÜCRET ARTIŞI ENFLASYONU DÜŞÜRÜR MÜ?

Hatalı politikalardan vazgeçilmediği sürece…

Asgari ücret 10 bin lira da olsa vatandaşın ekonomisi düzelmeyecek.

Aksine enflasyon daha da yükselecek.

Bilindiği gibi bu sene net asgari ücret bir önceki yıla göre %50,5 düzeyinde artırılarak aylık 4.253,40 lira yapıldı.

Neler yaşadığımızı hatırlayalım:

Daha yeni belirlenen tutar maaş olarak yatmadan…

İşçilik maliyetinin artışı ocak ayında her ürüne zam olarak yansıtıldı.

Bugünlerde asgari ücrete yıl ortasında yeniden artış yapılması konuşulurken iş dünyasının durumunun ne olduğunu hesaba katan var mı?

Kamu da maaşlara zam yapacak mı?

Peki, bu zamlar, ürünlerin fiyatının biraz daha artmasına yol açarsa; popülist bir seçim yatırımı olmanın ötesinde başka kime, ne fayda sağlayacak?

Yüksek enflasyonist konjonktürde asgari ücret ne kadar artarsa, satın alınan her şeyin fiyatı da doğru orantılı yükselecek…

Tam da bu nedenle asgari ücreti artırmak değil, alım gücünü yükseltmek önemli ve kıymetli.

Aynı zamanda da gerçek bir hüner işi…