Bursa, Ağustos’un son günü felaketi yaşadı.
Ani bastıran şiddetli yağış nedeniyle kentteki pek çok yeri sel aldı.
Terminalin çatısı çöktü.
Büyük bir facianın eşiğinden dönüldü.
İlk haberlere göre çatıya yıldırım düşmüştü.
Dün, terminaldeki durumu incelemek için TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu’ndan (Bursa İKK) yetkililer olay yerindeydi.
Zaten bu tip binalarda ilk önce mutlaka paratoner ve elektrik akımını iletecek topraklama uygulamaları yapılıyor.
Dolayısıyla şimşek riski ortadan kalkıyor.
Umumi binalarda saçaklardan doğrudan su akması istenmediği ve bina tasarımı itibarıyla modern görünüm kazandırmak için Bursa terminalinde gizli çatı kullanılmış.
Çatı tamamen uzay kafes sistemi ile inşa edilmiş.
Yaklaşık 5 metrelik saçaklar da aynı uzay kafes sisteminin devamı şeklinde yapılmış.
Yağmur esnasında çatıda biriken sular oluklara, oluklardan da yağmur iletim borularına aktarılıyor.
Bu şekilde yağmur suları tahliye ediliyor.
Bir yapıda kaç adet oluk kullanılacağına mevsimsel yağmur verileri baz alınarak karar veriliyor.
Bursa terminalinde yağış normalin çok üzerinde gerçekleştiği için mevcut yağmur iletim borularının kesiti ve sayısı yetersiz kaldığından su birikmesi gerçekleşiyor ve uzay kafes sisteminin birleşme noktaları ayrılıyor.
Çatı saçağı bu nedenle domino etkisiyle düşüyor.
Rüzgârın şiddetli olmasının da çatı saçağının düşmesinde etkili olduğu düşünülüyor.
Az önce oluklardan bahsettik…
Bu olukların sürekli temiz tutulması gerekiyor ki tıkanmasınlar.
Tıkandıklarında haliyle biriken su tahliye edilemiyor.
Olukların bakımı düzenli yapıldı mı yapılmadı mı şu an için bilmiyoruz.
Uzman raporları yayınlanana kadar bekleyeceğiz.
Ancak ilgililer bakımların düzenli yapıldığını ifade ediyor.
Beyanı doğru kabul edersek dün de vurguladığımız gibi artık karşımızda ben buradayım diye bağıran hatta taşan bir iklim değişikliği gerçeği var.
Bakın, dün Mudanya âdeta perişan olurken Yıldırım’da yağış hiç şiddetli değildi.
Terminal dehşeti yaşarken bir arkadaşımın terminale yaklaşık 5 kilometre uzaklıktaki evine de tek yağmur tanesi dahi isabet etmedi.
Olağan dışı, lokal bazlı yağışlar artık olağan hâle geldi.
Normal kabullerle yapılan binalarda kullanılan iklimsel veriler geçerliliğini yitirdi.
Artık teknik insanlar da anormal durumlara göre tasarımlar geliştirmeli.
Yerel yönetimler ise normal kabullerin geçerliliğini yitirdiği günümüzde halkın yoğun kullandığı yerler başta olmak üzere tüm yaşam alanlarını ivedilikle gözden geçirmeli.
Altyapı arkamızdan elbet bir gün gelir diyerek 5 katlı binaların yıkılıp yerlerine 15 katlı yapıların dikilmesine müsaade edilmemeli.
Hasılıkelam ortansız beton talanının önüne geçilmeli.
Her yer perişan olduktan sonra olay yerlerini gezmek acı manzaraların tekrarlanmasını önlemiyor ne yazık ki.
Yahu çok uzun zaman önce değil daha 12 Haziran’da yine her yeri sel almadı mı?
Peki, o tarihten bugüne benzer olayların yaşanmaması için hangi önlemler alındı?
En azından terminal gibi yerler gözden geçirildi mi?
Umursar mısınız bilmiyoruz ancak yeniden söyleyelim; acilen bir eylem planı düzenlenmeli.
Dere yatakları ve riskli alanlar derhal terk edilmeli.
Bu yerler yapılaşmaya asla açılmamalı.
Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen Nilüfer Çayı’nın taşkın alanları da artık doldurulmamalı.
Doldurma işlemleri, daralmış çay yatağında sel felaketlerine davetiye çıkarıyor.
Böyle giderse Nilüfer Çayı’nın intikamı çok ama çok acı olacak!
Kent merkezinin dahi sular altında kaldığını düşünürsek mahalle statüsüne kavuşan çok sayıda köyde büyük felaketler yaşanacak.
BURSA’DA SOCAR FATURALARI NE KADAR KABARACAK?
Konutlarda elektrik tarifesine sadece yüzde 20 zam yapıldı!
Doğal gazda da ortalama %20,4’lük artışa imza atıldı!
Gelin önce 5 Temmuz’da yazın dahi kabaran doğal gaz faturalarıyla ilgili bu sütunlarda ne yazmışız hatırlayalım:
“Mayıs ayında 31 bin 429 kWh tüketimi olan bir apartmana 25 bin 324 lira fatura çıkarılmış.
Haziran’da aynı apartmanın kullanımı 14 bin 644 kWh’a düşmüş.
Buna karşın faturası 36 bin 196 liraya tırmanmış!
Enerji ölçüm firmaları haziranda 0,56 oranıyla hesapladığı çarpanı Bursagaz’ın yüksek faturası nedeniyle tüketimi site sakinlerine paylaştırırken 1,49’a çıkarmak zorunda kalmış.
Bahsettiğimiz apartmandaki bir daireye Haziran’da 191,03 TL gelen fatura Temmuz’da 313,05 TL’ye çıkmış.
Vatandaşın ödediği nihai bedel %63 zamlanmış!
Üstelik tekrar edelim tüketim azalmış!
Enerji Sistemleri Mühendisi Kübra Ergün, yaptığımız görüşmede, “Açıkçası zamlardan fazla bir artış olduğunu düşünüyorum. Yüzde 30’dan fazla zam yansıtılıyor gibi. Yaz ayındaki artışlar bu kadar etkili olduysa kışı düşünmek istemiyorum! Kışa girerken bir zam daha yapılabileceği düşünülüyor” dedi.”
Enerji uzmanının öngörüsü kışa kalmadı, sonbahar fahiş zamlarla hepimizi bir güzel selamladı!
Altını çizelim, doğal gazdaki konut tarifesinde ortalama yüzde 20,4’lük artış resmî zam oranı!
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi SOCAR’ın Bursagaz’ı 1 Haziran’da konutlara yüzde 30 zam geldiğinde bile vatandaşa %63’e varan zamlı faturalar çıkarırken şimdi nasıl bir tabloyla karşılaşacağız dersiniz?
Sosyal medyadaki hesaplamalara göre geçen kış 1.000 lira olan doğal gaz faturası bu yıl şu an için 2.113 liraya tırmandı.
Aslında az bile yapıldı!
Ne de olsa hepimizin geliri geçen kışa oranla hayli artmadı mı!
Sonbahar biterken de kara kışta da birer zam daha yapılmalı!
Bu korkunç artışlara karşın konutlarda kullanılan doğal gazda tüketicilere %80’in üzerinde destek verildiğini söyleyen Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş.’yi vatandaş biraz rahatlatmalı!
REEL ENFLASYONDA YENİ ZİRVELERE DOĞRU
Sanayi abone grubu için %50 oranında artış yapıldı elektriğe.
Küçük ve orta ölçekli işletmelerde kullanılan doğal gazın nihai satış fiyatlarında ise ortalama %47,6, sanayide kullanılan doğal gazda da %50,8’lik artışa gidildi!
Yani iğneden ipliğe her şey yüzde 100’e yakın oranda zamlanacak.
Zamlar bu kadar pervasızca yapıldığına, kimse de pek sesini çıkarmadığna göre hepimizin hâli, vakti gayet yerinde olmalı!
Gelsin yüzde 100’lük yeni zamlar, resmî zamdan da fazla artan faturalar!
Çok ferasetliyizdir; kullanamadığımız havalimanı, köprü ve otoyolların parasını nasıl tıkır tıkır ödüyorsak…
Hukuksuz imar planlarına, kamu kredilerinin birilerine peşkeş çekilmesine, haksız servetlere servet katmasına nasıl göz yumuyorsak doğal gaz ve elektrik kaynaklı yeni zamları da bir güzel göğüsleriz!