Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) 70 meslek komitesinde gerçekleştirilen seçimle ilgili gözlemlerimize dün değinmiş, “Komite ve meclis üyeleriyle ilgili detaylara bu köşede yer vermeye devam edeceğiz” demiştik.
Gelin isterseniz bugün bazı komiteleri mercek altına alalım.
Oda tarihinde ilk kez 50’nin üzerinde komitede seçime tek listeyle gidilmesi kayda değerdi.
Çift listeli yarışlardaki bazı sonuçlar da dikkat çekiciydi.
Zira BTSO Başkanı İbrahim Burkay’a yakın kişilerin oluşturduğu listeler seçimleri büyük farkla bitirdi.
Model, Kalıp, Döküm ve Kaplama İşleri sektöründen temsilcilerin yer aldığı BTSO 10. Komite seçimlerini mavi liste kazandı.
NOSAB Başkanı ve OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Erol Gülmez’in liderliğindeki listede 10 isim yer aldı.
Gülmez’in karşı listesinde Coşkunöz, Volber Kalıp, Ertur Kollektif Şirketi gibi kurumların oluşturduğu liste vardı.
Erol Gülmez’in 10 kişilik listesi toplamda 144 oyun kullanıldığı sandıkta 18 oyda kalırken mavi liste ise 126 oy aldı.
Seçimden önce başkan adayı olacağına dair iddialar ortaya atılan ancak bunu yalanlayan Gülmez, seçim günü yaptığımız sohbette sandıktan çıkamayacağını bize söylemişti.
Bir duruş sergilemek için liste çıkardığını kaydetmişti.
Kimya sektörünün temsil edildiği 7. Meslek Komitesi seçimleri de mavi listenin ezici üstünlüğü ile neticelendi.
Mavi listeye rakip olarak Ünlüsoy Boya firmasının sahibi Önder Ünlüsoy’un oluşturduğu listeye sandıktan yalnızca 17 oy çıkarken mavi liste 102 oy aldı.
BTSO’nun mimarlık ve mühendislik sektörlerini kapsayan 56. Komite’de de mevcut Meclis Üyeleri Ali Tuğcu ve Ali Faruk Çolak’ın liderliğinde oluşturulan listeye Kule Yapı firmasından Oktay Altun ve Protest Yapı Araştırma firmasından Yaşar Poyraz rakip liste çıkarttı.
Altun ve Poyraz önderliğinde oluşturulan liste sadece 38 oy alabildi.
Tuğcu ve Çolak’ın yer aldığı mavi listeye ise 438 oy kullanıldı.
Böylelikle siyaset üstü yaklaşımla yönetilen kurumlara siyasetin alet edilmemesi gerektiği bir kez daha kanıtlandı.
Enflasyon verileri, algı oyunları ve seçim
Türkiye İstatistik Kurumu tarafından dün açıklanan resmî verilere göre eylül ayında yıllık enflasyon yüzde 83,45’e yükselerek tarihî zirvesini yeniledi.
Aylık artış yüzde 3,08 oranında kaydedildi.
Akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise enflasyonun yıllık bazda %186,27 arttığını bildirdi.
TÜİK’in Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) 2022 yılı eylül ayında bir önceki aya göre %4,78, bir önceki yılın Aralık ayına göre %82,45, bir önceki yılın aynı ayına göre %151,50 ve on iki aylık ortalamalara göre %114,02 artış gösterdi.
Yİ-ÜFE senelik yüzde 151,50 artarken yıllık enflasyonun yüzde 83,45 açıklanması hasebiyle evvela zamları halka yansıtmayan yüce gönüllü üreticilerimizi her ay yaptığımız gibi bir kez daha içtenlikle selamlayalım!
Enflasyon sepetinin saklanması falan bunlar küçük detaylar, lütfen sorgulamayalım!
Ekonomik gerçeklikten hayli uzak olsa da ısrarla sürdürülen iktisat politikası…
Suni gündemlerle kamuoyunu oyalama çabası…
Ekonomi bu hâldeyken algı oyunlarıyla seçim kazanılır mı?
Kim bilir belki de kazanılır…
İktidarın muhteşem siyasal iletişim uzmanlarının vardır elbet bir bildiği!
Sizce de öyle değil mi!
Çılgın betonlaşmanın gölgesinde Mimarlık Günü
Salgın hastalık ve afetlerin giderek arttığı, ekonomik krizle toplumsal ve siyasal buhran koşullarının ağırlaştığı süreçlerin etkileri en fazla salt rant amacıyla planlanan yapılaşmaya öncelik verilen büyük kentlerde görülüyor.
Mevcut konjonktürde mimarların mesleğini nitelikli şekilde icra etmesi her geçen gün biraz daha güçleşiyor.
Zira yapılaşmada çoğunlukla kamu yararından ziyade müteahhitlerin kârı ön planda tutuluyor.
Yerel yönetimlerin âdeta teşvik etmesiyle korkunç talanlara imza atılıyor.
İşte bu atmosferde; her sene Ekim ayının ilk pazartesi günü kutlanan Dünya Mimarlık Günü kapsamında, Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından yapılan açıklamayı takip ettik dün.
Atatürk Anıtı’na çelenk bırakıldıktan sonra Mimarlar Odası Bursa Şubesi’nde dinlediğimiz Başkan Şirin Rodoplu Şimşek; tasarımdan uygulamaya her yönüyle sermaye ve tüketim odaklı politikaların bileşeni haline gelen ‘planlama ve mimarlık’ uygulamalarının toplum sağlığı hususunda önemli tehditler oluşturduğunu söyledi.
Dünya Mimarlık Günü’nün bu yılki temasının ‘Esenlik için Mimarlık’ şeklinde belirlendiğini de aktardı Başkan Şimşek.
Korkunç bir hırsla betonlaşmadan asla vazgeçmeyen, her metrekareyi modern ucubelerle doldurmaya gayretli idarelerin tavrı değişmeden ya da biz onları değiştirmeden esenlik için mimarlıktan şu an için pek söz edemesek de geleceğe dair umudu kaybetmemeliyiz düşüncesindeyiz.