Yıl sonuna kadar tamamlanması hedeflenen Bursa’nın anayasası hüviyetindeki 1/100.00 Ölçekli Bursa Çevre Düzeni Planı hükümlerini incelemeyi sürdürüyoruz.
Üzerinde görüşmelerin devam ettiği taslak hâlindeki çalışmada planlama bölgelerine yönelik bazı uygulama hükümlerine değineceğiz bugün.
Osmangazi, Nilüfer, Yıldırım, Gürsu, Kestel ve Mudanya ilçe idari sınırlarının tamamını kapsayan Merkez Planlama Bölgesi’nin 2040 yılı için öngörülen nüfusu 3.165.000 kişi.
Bursa il geneli için de 2040 yılı için 4 milyon 250 bin kişilik nüfus öngörüldü.
Merkez Planlama Bölgesi’nde kentsel yerleşme alanlarının yenilenmesine, risklerin azaltılmasına, çevre kirliliğinin önlenmesine, yaşam kalitesinin artırılmasına ve turizme öncelik verilmiş.
Gelin Uludağ ile ilgili neler deniliyor bir bakalım:
“Uludağ Milli Parkı ve çevresinin uluslararası normlara uygun bir şekilde sürdürülebilir şekilde korunmasını sağlamak üzere hazırlanacak Yönetim Planı doğrultusunda, mevzuat ile belirlenmiş olan yetki ve sorumluluklar çerçevesinde tüm paydaşların etkin rol alabileceği Uludağ Alan Başkanlığı kurulacaktır.”
Çevrecilerin 3., 4., 5., 6. oteller bölgesi oluşturulabilir, turizm bölgesi Alaçam’a kadar uzanabilir diye endişe ettiği, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nü etkisizleştirecek Alan Başkanlığı düzenlemesine planla resmiyet kazandırılmak istenmiş.
Alaçam’a gelirsek…
Bursa’da bazı mahallelerdeki ‘Doğal Sit Alanı’ niteliğindeki yerlerin, ‘Doğal Sit-Nitelikli Doğal Koruma Alanı’ ve ‘Doğal Sit-Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’ olarak tescil edilerek yapılaşmanın önünün açıldığına daha önce değinmiştik bu köşede.
Peki, planda ne yazılmış?
Aktaralım:
“Alaçam, bu planın koruma ilke ve kararları doğrultusunda önemli bir turizm odağı olarak korunacak ve planlanacaktır. Alaçam bölgesinde yer alan kırsal yerleşik alanlarda, yerleşim dokusunu bozmamak ve kırsal yerleşik alan içerisinde kalmak kaydıyla, konaklama tesisleri yer alabilir.”
Nereler kırsal yerleşik alan içinde tanımlanacak, yerleşim dokusunu bozmamanın ölçüsü ne olacak?
Göreceğiz…
OSMANGAZİ’YE YENİ ÜNİVERSİTE
Planda Bursa metropoliten alanının Merkezi İş Alanı (MİA), Osmangazi, Nilüfer ve Yıldırım şeklinde belirlenmiş.
Osmangazi, MİA’nın çekirdeğini oluşturuyor.
Kestel ve Mudanya ilçeleri 1. derece merkez, Gürsü ilçesi 2. derece merkez kabul ediliyor.
“Osmangazi ilçesinde yer alan tarihî merkez, Hanlar Bölgesi ve çevresi sağlıklaştırılarak canlandırılacak bölgenin tarihî kent vizyonu doğrultusunda, bünyesinde tarih fakültesi, güzel
sanatlar fakültesi ve restorasyon meslek yüksek okulu gibi bölümlerin yer aldığı bir üniversitenin yer alması sağlanacak” deniyor planda.
Turizmle ilgili diğer bazı hükümler şöyle sıralanıyor:
Zeyniler, Dışkaya ve Ericek mahallelerinde doğa sporu ve ekoturizm olanakları geliştirilecektir.
Hanlar Bölgesi, Atatürk Caddesi, Cumhuriyet Caddesi’ni kapsayan alt bölgede turizm destek hizmetlerinin (konaklama, yeme, içme, eğlence, kültür fonksiyonları) geliştirilmesi, geleneksel el sanatları (bıçakçılık, sepetçilik vb.) desteklenecektir.
Dağyenice bölgesinde ekolojik dokuya zarar vermeyecek şekilde günübirlik kullanım alanları ve kamp alanları oluşturulacaktır.
ECZANELERDE EYLEM HAZIRLIĞI: AFİŞLER DAĞITILDI
Kâr oranlarıyla ilgili önlem alınmazsa yakında kapanacaklar…
Şimdilik açıklar!
Türkiye’deki eczanelerin büyük bölümü iflasın eşiğine geldi.
Çünkü ilaç fiyat kararnamesinin eczacılarla ilgili olan bölümü bir türlü değiştirilmedi.
Türk Eczacıları Birliği 43. Dönem Merkez Heyeti İkinci Başkanlar Danışma Kurulu, geçtiğimiz hafta çarşamba günü Ankara’da kritik bir toplantı gerçekleştirdi.
Toplantının katılımcıları arasında Bursa Eczacı Odası Başkanı Okan Şahin de vardı.
Şahin, yaptığımız görüşmenin ardından şu açıklamayı yolladı:
“Son yapılan ilaç fiyat kararnamesinin eczanelerin içinde bulunduğu ekonomik darboğaza çare olamayacak bir düzenleme olduğunu hep birlikte dile getirdik.
Eylemlilik kararımızın arkasında olduğumuzu net bir şekilde ifade ettik. Eylem sürecimizin ana çıkış noktasını ‘Eczacıya Hak Ettiği Değer Verilmelidir’ mesajı üzerine kurguladık. Çünkü hak ettiğimiz değeri görmediğimizi somut olarak görüyoruz. Çok iyi bilinmelidir ki, bizler eczacılar olarak bize uygun görüleni değil hak ettiğimizi istiyoruz. Ne eksik ne fazla…
Ekonomik açıdan mesleğimizin en zorlu dönemlerinden birini yaşıyoruz. Neredeyse iki eczanemizden birinin kapanma tehdidi altında olduğunu görüyoruz. Eczaneler kapanmasın, yaşasın diye bugün bir eylemlilik hareketi içindeyiz. Tek bir meslektaşımızı bile arkamızda bırakmamak için bu eylemlilik sürecindeyiz. O bir tek eczane için dahi olsa haklarımızı tam olarak alana kadar bu eylemliliği devam ettirme kararlılığındayız. Bu durum tekil bir çıkar değil, dayanışmanın getirdiği ortak bir çıkardır. Bu konudaki kararlılığımız da, tavrımız da duruşumuz da çok nettir.”
‘Açık, şimdilik’, artan maliyetlere yetişemiyoruz, ilaç yokluğuna alışamıyoruz, eczaneler kapanmasın yazılı afişler eczanelere dağıtılmaya başlandı.
Yarın Türk Eczacıları Birliği Başkanı Arman Üney ve Merkez Heyeti Üyesi Ali Erdem Bursa Akademik Odalar Birliği’nde Bursa’daki meslektaşları ile buluşacak.
Eylemlilik süreci hakkında değerlendirmeler yapılacak.