Koronavirüs salgınıyla ilgili açıklanan veriler her geçen gün ümidimizi biraz daha yeşertirken, alınan önlemlerin gevşetilmesi de hayatın yavaş yavaş bile olsa normalleşeceğini gösteriyor.

Ama bu normal; ‘yeni normal‘. Önümüzdeki dönemde sıkça duyacağımız bu söz aslında yaşamın kurallarının radikal bir biçimde değişeceği anlamına geliyor.

Elbette herşeyin başı sağlık. Ama bu ‘yeni normal‘de sosyal yaşam, eğlence hayatı nasıl şekillenecek? Bu soruyu şu sıralar en çok sorup cevabını merak edenler bu yaz evlenecek olan çiftler… Düğünler yapılabilicek mi? Bu hizmeti veren tesisler açılacak mı? Açılırsa ne gibi kuralar çerçevesinde insanlar bir araya gelecek? Belirlenecek kurallara uyulup uyulmadığını denetlenebilecek mi? Yoksa bu durum tamamen toplumun insiyatifine mi bırakılacak?

Bunların hepsi genç çiftleri kara kara düşündürüyor. Hatta bu yüzden nikahlarını kıyan ama düğünlerini ileri tarihlere erteleyenler bile var.

Hele hele düğünlerde bizim insanımızın uzun takı kuyrukları oluşturup, kolkola girip bir de halay çekmeden edemeyeceklerini düşündükçe bu durum bir süre içinden çıkılmayacak bir hal alacağa benziyor.

***

Yine bu süreçte insanlar evde karantinada kalmaktan öylesine sıkıldı ki ‘yeni normal‘de önemli bir kesim düzenlenecek sosyal aktivitelere akın edecek gibi görünüyor. Bu aktivitelerin başında da konserler ve tiyatrolar geliyor. Ne yalan söyleyeyim ben de kendi adıma sevdiğim sanatçıların canlı performanslarını izlemeyi çok özledim. Ama yine ‘yeni normal‘de eskiden olduğu gibi binlerce kişilik konserlerde yanyana gelip, sevdiğimiz sanatçıların şarkılarını omuz omuza pek söyleyemeyecğiz gibi görünüyor.

Tiyatrolarda da büyük ihtimalle oturma düzenlerinde yenilikler yapılıp, sosyal mesafe altın kural olarak karşımıza çıkacaktır.

Özetle ‘yeni normal‘de hiçbirşeyin tadı eskisi gibi olmayacak. Dilerim koronavirüs kabusu tek bir enfekte hasta kalmayana dek tamamen geçer ve biz de özlediğimiz eski günlere döneriz.