Olay Gazetesi Bursa

Yargı reformu tamam darısı önyargıya!

Önceki gün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı Yargı Reformu Stratejisi Programı… 9 madde 63 hedef ve 256 faaliyetten oluşan program, adli sistemde köklü değişikleri içeriyor. “Yargıda devrim” başlıkları atmış medya… “Az tutukluluk çok özgürlük” olarak özetlenen reformla yargı sistemine güvenin artacağı belirtiliyor. Dileriz artar… Çünkü, son yıllarda güven konusunda ciddi erozyona uğramıştı yargı. Verilen bazı mahkeme kararları, vicdanları rahatsız […]

Önceki gün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı Yargı Reformu Stratejisi Programı…

9 madde 63 hedef ve 256 faaliyetten oluşan program, adli sistemde köklü değişikleri içeriyor.

“Yargıda devrim” başlıkları atmış medya…

“Az tutukluluk çok özgürlük” olarak özetlenen reformla yargı sistemine güvenin artacağı belirtiliyor.

Dileriz artar…

Çünkü, son yıllarda güven konusunda ciddi erozyona uğramıştı yargı.

Verilen bazı mahkeme kararları, vicdanları rahatsız eder ve adalet duygusunu sorgulatır olmuştu.

Özellikle, çocuk, kadın, hayvan ve çevreye yönelik suçlarda!

*

Yıllardır, en çok da mahkemelerin ağır işlemesinden yana şikayet ediliyor, “geç gelen adalet, adalet değildir” deniliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasına göre, bu reformla birlikte ülkemizde adalet mekanizması hızlandırılacak, adil yargılama hakkı ve ifade özgürlüğü daha da güçlenecek.

Örneğin, performans ölçüm ve takip merkezi kurulacakmış…

Dileriz bu merkez, kamu hastanelerinde uygulanan performansa dayalı maaş sistemi gibi çalışmaz!

Bazı uyanık doktorlar tarafından o sistemin nasıl suistimal edildiği malum!

*

İfade özgürlüğüne ilişkin kararları Yargıtay’ın da incelemesi, tanıklığı zorlaştırıcı uygulamaların kaldırılması, çocuk, yaşlı ve hamile suçluların cezalarını evde çekmeleri gibi daha birçok umut verici güzel maddeler de var yargı reform paketinde…

Bir genel af maddesi eksik kalmış sanki! 

Bu arada;

Avukatlar nihayet yeşil pasaportlarına da kavuşuyorlar!

Darısı biz gazetecilere diyelim mi?

Aslında ülke olarak bizim bir önyargı reformuna ihtiyacımız da var…

Hem de acil olarak!

Keşke o da çıksa bir an önce!

Kıramadığımız lanet olası önyargılarımız yüzünden, sevmediklerimizin anlattığı gerçeklere, doğrulara kulaklarımızı tıkıyor, sevdiklerimizin söylediği yalanlara, masallara ise inanıyoruz.

 

Bayramda ağzınızın tadı kaçmasın!

 

Uludağ Üniversitesi Besin Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tayar, ramazan bayramı için şeker ve tatlı alacak vatandaşları, “Tadına bakmadan almayın. Hele fiyatı çok ucuz ve markası bilinmedik bir ürünse yanına bile yaklaşmayın” uyarısında bulunmuş.

Neden mi?

Bayramda ağzımız tatlansın diye o aldıklarımız bayramı bize zehir etmesin diye…

Merdiven altı olarak tabir edilen yerlerde üretilen şekerlere tekstil boyası, domuz jelatini, çikolataya hayvan yemi olarak kullanılan soya tozu, margarin, keçi boynuzu tozu, leblebi tozu, kavrulmuş bakliyat tozu ve fındık zarı, tatlılarda ise glikoz ve fruktoz kullanıyormuş.

İnsan sağlığına olumsuz yönde kalıcı etkisi bulunan bu sağlıksız ürünleri alıp yemek, ikram etmek resmen intihar etmek gibi bir şey…

Bunları üretenleri bir sonraki bayrama kadar dövmek lazım!

Aman diyeyim düşmeyin bu gıda teröristlerinin tuzağına…

Şekerinizi, tatlınızı bildiğiniz güvendiğiniz yerlerden, markalardan alın…

Kaçmasın ağzınızın tadı bayramda!

 

Cep herkülü

 

Naim Süleymanoğlu...

Nam-ı diğer Cep Herkülü

Kendi ağırlığının üç katı ağırlık kaldırabilen tek sporcu olarak tarihe geçen dünya halter şampiyonunu 2017 yılında kaybetmiştik.

Naim’in hayatı film oluyormuş…

Oyuncu kadrosu, senaryosu hepsi hazırmış…

Bulgaristan’dan Türkiye’ye geliş serüveni, halterdeki başarıları hepsi anlatılacakmış filmde…

Süleymanoğlu, Bursa’da da kaldı uzun yıllar…

Hatta hemşerilerinin oylarına  güvenip, bağımsız belediye başkanı ve milletvekili aday adayı da olmuştu seçimlerde.

Kazanamadı tabii…

Filmde bu kısa süreli siyasi maceralarına da yer verilecek mi acaba?

Verilmeli bence…

Sırf hemşerilerine güvenerek siyasete soyunup bir yerlere aday olmak isteyenlere de iyi bir ders olurdu!

 

Duman ekonomisi

 

Türkiye her yıl sigaraya 22 milyar lira harcıyormuş…

Sigaradan kaynaklı hastalıklara ise 10  milyar lira!

Türkiye Sigarayla Savaş Derneği’nin yaptığı açıklamaya göre, sigaranın Türk ekonomisinde yarattığı bu tahribat yılda 4 Marmara depremine eşitmiş.

Duman hattı fay hattından da da tehlikeli!

Deprem geliyorum diyor, tiryaki ölüyorum…

Olan ekonomiye oluyor!