Flipboard
Yerel seçimlere daha 6 ay var…
Siyasi partiler belediye başkan adaylarını belirlemek için hazırlıklarını sürdürüyorlar yavaş yavaş…
24 Haziran’daki seçimlerde kurulan partiler arası ittifakın yerelde de uygulanma ihtimalini düşünerek adaylık işini ağırdan alıyorlar biraz…
Ne var ki, aday adayları daha sabırsız!
Hele bazıları partisini beklemeden adaylığını kesinleştirmiş, başkanlık havasına girmiş bile!
Sosyal medyadan paylaşılan seçim vaadlerini, projeleri görseniz, hepsi on numara beş yıldız!
Seçim biter bitmez uygulamaya geçecekler…
İşte o birbirinden iddialı şu vaatlerden bir demet…
*
“Merinos Kongre Kültür Merkezi’ni, Bursa Tarım ve El Ürünleri İhracat Merkezine dönüştüreceğim…”
“Bir hayalim var.. Bursa’nın bütün dünyada parmakla gösterilen bir belde haline gelmesi…”
“Bursalı üretecek, Dünya yiyecek…”
“Osmangazi Panorama Müzesi’nin etrafını Osmanlı, Selçuklu el eserleri imalat ve satış alanı haline getireceğim…”
“Tophane, Muradiye, Tahtakale ve civarı turizme açılacak. Butik oteller, pansiyonlar, ticarethaneler, sur kenarları, alışveriş mekanları, sıcaksu kaynakları harekete geçirilecek…”
“Fakirlikten şikayet eden köylü kalmayacak. İşsizlikten şikayet eden genç kalmayacak. Tencereyi kaynatamayan ev hanımı kalmayacak…”
“Tarım, küçük sanayi, el işleri vs. gibi dar gelirli vatandaşın işine yarayacak küçük dokunuşlar belediyelerin yeni işi olmalıdır…”
*
Vaatlerin, projelerinin içeriğine bakınca, belediye başkanlığına değil de sanki cumhurbaşkanlığına aday sanırsınız…
Ciddiye alıp da köşemde yazmayacaktım ama bunları paylaşan kişi, tanıdığım sevdiğim bir hukukçu kardeşim…
Geçmişte ANAVATAN Partisi’nin Bursa’daki yönetimlerinde yer almıştı…
Demek ki, yeniden siyasete soyundu…
“Vaatlerimle, projelerimle ben hazırım. Belediye başkan adaylığı tekliflerinizi bekliyorum.” mesajı gönderiyor, seçim kazanma ihtimali en yüksek partilere…
Aday gösterilir mi?
Bu projeler, vaatler yetmez, daha çok üretmeli!
Sök gitsin!
Bir GSM şirketi, Gemlik Manastır mevkiinde baz istasyonu kuruyor…
Kurulması için seçilen yerin şu güzelliğine de bakar mısınız…
Bir yanında ortaokul, bir yanında kültür merkezi, hemen onun yanında iki anaokulu ve caminin tam ortasında!
Çok mu aramışlar bu yeri acaba?
Üstelik de bunun için İlçe Belediyesinden de izin filan da almamışlar.
Bu durumda Belediye Başkanı Refik Yılmaz, eline İngiliz anahtarını alarak o istasyon direğinin civatalarını sökmesin de ne yapsın?
Ellerin dert görmesin, cep telefonun kapsama alanı dışında kalmasın Başkan!
Gelir-gider sitemi
Merhum Hikmet Şahin dönemi, büyükşehir belediyesinde önemli görevlerde bulunan AK Partili eski belediye meclis üyesinin, çok çarpıcı bir paylaşımı vardı Twitter’da…
Bir ilçe belediyesinin 2017 yılının gelir-gider raporuna şöyle bir göz atmış…
240 milyon lira geliri olan bu belediyenin, makam aracı ve diğer kiralık araç giderinin benzin hariç 7 milyon lira olduğunu görünce şaşırmış…
Ve dayanamayıp şu sitemde bulunmuş:
“Buna bir de ruhsatı belediyeye ait araçların masraflarını ekleyin, gelirinin 30’da biri bunlara gidiyor! Yazık günah! Sonra diyoruz ki dolar niye 7 lira? Az bile!”
Gelin de bu yoruma, yorum yapın!
Hesap ortada!
Bu aralar düşen düşene!
Gözümden değil numaradan düşen düşene…
Düşme nedenlerinin ekonomik krizlerle ilgisi yok. Sosyal medyada başlayan yeni bir akım yüzünden, ünlüsü, ünsüzü hepsi yerlerde sürünüyor…
Yere düşmüş pozuyla çektirdikleri o fotoğrafı da gururla sosyal medyada paylaşıyorlar.
Seda Sayan da denemiş…
Darısı doların başına!
Yalnız o akım bizim ülkemizde tutar mı bilmem, çünkü bizde düşenin dostu olmaz, düşene bir tekme de en yakınları vurur genelde!
Düşmeye gör, yanında fotoğrafını çekip paylaşacak dostun bile kalmaz!
Laf aramızda;
Bu akım yerel seçimlere kadar devam ederse, siyasi parti kapılarının önünde elinde adaylık dosyasıyla yere düşme pozları veren, çok başkan aday adayı fotoğrafı görebiliriz, sosyal medyada!
