Dün, ellerinde çiçekleri ve kuru pastasıyla, medyamızı ziyarete gelen Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e, takıldım:
“Hayırdır Başkan, Büyükşehir belediye başkan adaylığınızı açıklamaya mı geldiniz?”
Yalnız Bursa medyası değil, kamuoyu ve özellikle partisinde bu yönde ciddi bir beklenti var.
Bozbey de bu konudaki sorulara kaçamak cevaplar vererek, beklentinin tadını çıkarıyor, heyecanı arttırıyor.
*
“Bekliyorum” dedi…
Ne bekliyor?
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Partimizin 2019’daki yerel seçimlerde, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey’dir” şeklindeki resmi açıklamasını mı?
Yoksa, İnegöl’ün il olma hayalinin gerçekleşmesini mi?
İkisi de değil…
Önümüzdeki günlerde TBMM’ye gelecek olan yerel yönetimlerle ilgili yeni yasa tasarısını bekliyormuş meğer…
Tasarının içeriğini görmeden, büyükşehir belediye başkanlığına adaylık konusunda yorum yapmamakta kararlı.
Neden mi?
*
O tasarıda, beldelerdeki gibi ilçe belediyelerinin hatta kaymakamlıkların tamamen kaldırılması, hizmetlerin tek belediyeye bağlanması gündeme gelebilirmiş…
Yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemiyle birlikte, yerel yönetimlerde de Rabia selamının yerel versiyonu uygulanabilirmiş:
“Tek belediye, tek başkan, tek meclis, tek şehir!”
Şayet böyle bir yapılanmaya gidilirse, Bozbey büyükşehir belediye başkanlığına aday olmayı düşünüyor…
Fakat ilçe belediye başkanlarının hizmet alan ve yetkilerine fazla dokunulmazsa, Nilüfer’de gülümsemeyi sürdürme düşüncesinde gibi…
Tabii daha seçimlere aylar yıllar var, o güne kadar Nilüfer Köprüsü’nün altından daha çok sular akar!
Başkan Bozbey’den inciler…
* CHP’nin Kurultayı’na dair;
“Demokrasi ve değişim talebi, baskısı halktan, tabandan gelmedikçe siyasi partilerde lider ve yönetim kadroları kendiliğinden hayatta gitmezler. Doğrusu halkta böyle bir beklenti görmüyorum!”
* Bursa Büyükşehir Belediye başkanlığındaki değişime dair;
“Recep Altepe ve Alinur Aktaş ikisi de eski ve iyi dostlarım. Hizmete bakış açımız Alinur Bey’le daha uyumlu. Örneğin gündeme getirdiği uydukentler projesi, benim de yıllardır savunduğum projedir. Uygulanmakta geç bile kalındı.”
* Şehirdeki trafik sorununa dair;
“Bursa trafiğini metro kurtarırdı ama o konuda treni kaçırdık! Bursaray yerin altına inmeliydi…”
* Kentsel dönüşüm projelerine dair;
“Çok katlı binalarımızla değil, bilime, sanata, kültüre, spora yönlendirebildiğimiz insan sayımızla övünmeliyiz. Kentsel dönüşümden önce sosyal dönüşüm gelmeli! Bakın Doğanbey projesi ilk gündeme geldiğinde Meclis’te, toplu konut yerine bölgenin ağaçlandırılmasını önermiştim. Önerim ciddiye alınsaydı bugün orada şehir içinde bir orman olacaktı, yeşil Bursa’ya daha çok yakışacaktı.”
Gıda değil söylem zehirlenmesi!
Hafta sonu gerçekleşen CHP Kurultayı’nda, dağıtılan döner ekmekli kumanyadan zehirlenenler olmuştu.
Bazılarına salonda müdahele etti sağlık ekipleri, bazıları hastaneye kaldırıldı.
Olay kayıtlara gıda zehirlenmesi olarak geçse de bazı muzip partililerin iddiasına göre, asıl nedeni Genel Başkan adaylarının kurultayda yaptığı konuşmalar!
“Bayatlamış parti içi demokrasi, birlik-beraberlik, barış ve kardeşlik, adalet ve iktidar sözcüklerini öyle çok vurguladılar ki, sonunda bünyeleri dayanamadı” esprisi yapıyorlar, sosyal medyada…