Avatar
Selahattin Adıgüzeller
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Su altında sepet örenler…

Ciddi bir haber kanalımızın internet sitesindeki “Dünyanın en garip dersleri” başlıklı haberi görünce, merakla tıkladım içeriğine…

Bazıları şaşırtıcı, bazıları komik, çok ilginç dersler vardı…

Örneğin;

Kolombiya Üniversitesi’nde “Popüler Medyada Zombiler” adlı ders varmış…

Tuttum bu dersi, keşke bizim üniversitelerimizde de verilse!

O derse ilgi duyacak iyi bir potansiyel var medya dünyasında!

Özellikle sosyal medyamız!

Kanlı terör saldırısı sonrası paylaştıkları olay yerini görüntüleriyle, insanları korku, tahrik ve paniğe sevk edici yorumlarda, asılsız ihbarlarda bulunanların, o zombilerden ne farkı var?

 

*

 

Bennington Üniversitesi’nde verilen ‘Siyasi Seramikler’ adlı dersi de sevdim…

Muhtemelen o derste, öğrencilere sevdiği ya da nefret ettiği siyasetçilerin seramikten heykelciklerini yaptırıyorlar.

Bizde olsa, seramik yetmezdi herhalde!

En güzeli, Syracuse Üniversitesi’ndeki ‘Aşk, Neşe ve İlişkiler’ adlı ders…

İnsanın o dersten çıkası gelmez!

Ben olsam, bilerek her yıl kalırım o dersten, tekrar okurum…

Niye mi?

Aşk konusu ağırdır!

Kalbe kolay kolay söz geçiremezsiniz!

 

*

 

Fakat Centre Üniversitesi’nde verilen şu derse bayıldım:

Yürüme Sanatı!

Meğer yıllardır ellerimiz ceplerimizde sallana sallana bu sanatı icra ediyormuşuz da haberimiz yokmuş!

Gerçi o ders Türkiye’ de olsa, pek ilgi çekmez…

Neden mi?

Bizim yollarımızda yürümek zaten ayrı bir sanat istiyor…

Ayrıca cesaret de!

Çünkü, yolda yürürken her an kazılıp da kapanmayan bir çukura düşebilirsiniz, ya da bir inşaattan başınıza kalas, balkonlardan saksı, maganda kurşunu denk gelebilir!

 

*

 

En garip dersler arasında en bayıldığım ders, ‘Sualtı Sepet Örücülüğü’ oldu!

ABD’de bir kolejde veriliyormuş bu ders…

Su altında sepet ören öğrencileri gösteren fotoğrafı görmesem inanmazdım…

Görünce takdir ettim…

Bu görüntüler, “bizim meslek öldü be abicim” diye ağlanan Roman sepetçilerimize ders olsun!

Bak, millet suyun altında örüyor sepetini, sen ağlan, sızlan teknolojiye saydır yattığın yerden!

 

Canlı bomba canlı yayın!

 

Dün de, İstanbul İstiklal Caddesi’ndeydi terörün kanlı ve kahpe yüzü…

Patlayan canlı bomba, 4 kişinin ölümüne, 30 kadar vatandaşın da yaralanmasına neden oldu.

Olay sonrası bazı medyalardaki yorumlar dikkat çekiciydi…

Saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısının az olmasını, teröristin bombayı yanlışlıkla ve erken patlatmasına bağlıyorlardı.

Canlı bombanın asıl hedefinin daha kalabalık yerler ve güvenlik güçlerinin bulunduğu bölge olduğunu o yerlerin ismini vererek söyleyenler de vardı.

Yorumları dinleyince insan soramadan edemiyor…

Canlı bombayı ve hedefi birlikte mi hazırladınız kardeşim, nereden biliyorsun yanlış yerde ve zamansız patlattığını?

Bazen canlı yayınlar, canlı bombadan daha tesirli oluyor!

Aman dikkat!

 

Sağlıklı bir yasa!

 

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, başta doktorlar olmak üzere sağlık çalışanlarını koruyan güçlü bir kanun yapacaklarını belirtmiş…

Doktora dokunan yanacakmış…

Oldu olacak o kanuna bir ek madde daha koysunlar…

Hastaya dokunamayanlar da yansın!

 

Bir öneri!

 

Milletvekiline, genel başkanı tarafından dokunulmazlığı yeter, diğerlerini kaldırın gitsin!

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X