Bursa’da AK Partililer arasında anlatılan bir muhtar anekdotu var…
Ne derece doğru bilmiyorum o yüzden muhtar efsanesi de denebilir.
Fakat hikaye ilginç…
Alinur Aktaş’ın, İnegöl’den Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine dikey geçiş yaptığı günler…
Külliye’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geleneksel muhtarlarla buluşma toplantısı var…
Salonda, Bursa’dan muhtarlarımız da bulunuyor.
Erdoğan’ı her zamanki gibi büyük bir dikkatle ve zevkle dinliyorlar.
*
Toplantı bittikten sonra sıra geliyor toplu fotoğraf çekimine…
Her ilden gelen muhtarlarla fotoğraf çektiriyor Tayyip Bey, çekim sırasında da ayaküstü sohbet ediyor, şakalaşıyor.
Sıra Bursa heyetine gelince, bir mahalle muhtarımız salonda herkesin duyacağı şekilde sesleniyor:
“Helal olsun size Cumhurbaşkanım! Büyükşehir belediye başkanlarıyla ilgili aldığınız güzel karardan dolayı, izin verirseniz size sarılıp öpmek istiyorum!”
*
Erdoğan, muhtarın bu sözlerine gülümseyerek karşılık veriyor ve yanına çağırıyor.
Sarılıyorlar…
Muhtar daha da coşuyor:
“Sizden, ilçe belediye başkanlarıyla ilgili de aynı çalışmayı bekliyoruz sayın Cumhurbaşkanım!”
Anlatılana göre, Tayyip Bey şu yanıtı vermiş:
“Acele etmeyin, hepsi olacak, her şeyin bir sırası var…”
Ve, ardından da şöyle bir yorumda bulunmuş:
“Alinur Başkan’ı size emanet ediyorum. Ona sahip çıkın!”
Külliye’den çıkar çıkmaz, muhtar hemen aramış Başkan Aktaş’ı, vermiş haberi:
“Reis, seni bize emanet etti! Gözümüz üzerinde, ona göre!”
*
Doğru veya yalan işte efsane tadında anlatılan, benim kulağıma kadar gelen hikaye bu…
Bursa’da Cumhurbaşkanı’yla bu kadar samimiyet kuracak kadar cesaretli muhtar var mı?
Varsa hangi mahallenin muhtarıdır?
Kendisiyle tanışmak, Külliye’ye gitmeden önce yürek yediği ciğercinin adresini almak isteyen başka muhtarlar, bürokratlar ve partililer de varmış!
Ben de merak ettim!
Ziyaret edemiyorsan ‘tık’la!
Dünya işiniz çok, zamanınız yok…
Ya da çok uzaklardasınız…
Bayramlarda fırsat bulup da vefat etmiş yakınlarınızın kabrini ziyarete gidemiyorsunuz…
Belediyeler işte bu vicdanları rahatsız eden soruna çare buldular.
Tıklıyorsunuz belediyenin internet adresindeki mezarlıklarla ilgili bölümü, yakınınızın adını soyadını ölüm tarihini yazıyorsunuz…
Karşınıza şak diye çıkıyor kabrinin fotosu!
İster ekrana bakarak bildiğiniz duaları okuyun, isterseniz tıklayın dualar bölümünü, sizin yerinize sanal hocam okusun, hem de yüksek sesle!
Bizim Büyükşehir Belediyesi’nin de var böyle güzel bir hizmeti…
Laf aramızda;
Site epey tıklanıyormuş!
Normal ziyarete gelenlerin sayısını geçmiş mezarlıklara yapılan sanal ziyaretler…
O siteye vefa ve hatır bölümü de eklense ne güzel olur…
Onun ruhuna da 3 İhlas bir Fatiha okurduk!
E-bayram harçlığı!
Bilişim teknolojisindeki gelişmeleri gördükçe…
Gün gelecek, çocuklar bayram harçlıklarını bile cep telefonundan isteyecekler diyorduk…
O günler de geldi çattı!
Dijital ortamda para transferi yapan bir sistem, uygulamaya bayram harçlığı ile ilgili bölüm de eklemiş…
Adı da, “Para İste” butonu…
Bu sistem sayesinde, çocuklar ve torunlar büyüklerini ziyaret etmeden ellerini öpmeden bir telefon mesajıyla bayram harçlığını alabileceklermiş!
Nasıl olacak mesaj?
“Dedeceğim ellerinden öper, hayırlı bayramlar dilerim. Bayram harçlığımı transfer edersen sevinirim!”
Sizi bilmem ama bana o mesajı atacak toruna, yanıtım şu olurdu:
“Aradığınız numaraya ulaşılamıyor! Tekrar deneyiniz!”
Nerede kaldı o bayramlar anlamı, coşkusu, gelenekleri?
Gel de arama eski bayramları…
El öpmeden, yılda bir defa da olsa sarılıp özlem gidermeden, hatır sormadan, aile büyükleriyle bayram sofrasına oturmadan alınan bayram harçlıklarının bereketi olmaz ki!
Bu güzellikleri bari teknolojiye kurban etmeyelim!
Transfer
– Ali Başkan! Samet Hoca’ya da transfer teklifi gelmiş, ne diyorsun?
– İyi para veriyorlarsa, hemen satalım!
– Başkanım, Amigo Ardiles’i de isteyenler var…
– Bonservisiyle birlikte gönderin gitsin!