Avatar
Selahattin Adıgüzeller
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Şehit çocuğunun bakışlarındaydı Dağlıca!

Konya Stadı yıkılıyordu, A Milli Futbol Takımımızın attığı her golde…

En büyük Türkiye” diye inliyordu tribünler…

Yüzler gülüyordu…

Herkes mutluydu…

Bir çocuğun dışında!

Onun yüzü hiç gülmüyordu.

Oysa, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte gelmişti maça…

Kucağında izledi maçı…

Hediye ettiği oyuncak beyaz arabanın hatırına durur gibiydi…

 

*

 

O bir şehit çocuğuydu…

Cevdet adı…

Yaşı henüz 3!

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da şehit olan Bomba İmha Şube Müdürü Beyazıt Çeken‘in, doyamadığı biricik yavrusu…

Kameralar ne zaman gösterse, yüzünde hep aynı mahzun ifade, bakışlarında masum bir şaşkınlık ve hüzün vardı minik Cevdet’in…

Futbolcular yerine maça babasıyla gelen çocuklara bakıyordu çaktırmadan…

Türk bayrağını sallarken yere düşürenlere, “Kaldırın onu yerden, babam o bayrak uğruna şehit düştü… Yaşasaydı bizde birlikte gelecektik maça!” demek istiyordu sanki…

Tribünlerin terörü lanetleyen tezahüratları da, aklını karıştırmış belli ki…

Şehitler ölmüyorsa, babam niye gelmiyor hala evimize?” diye sormak istiyor, soramıyordu…

 

*

 

Tribünleri dolduran 40 bin taraftar, havalara uçuyordu her golde…

Herkes mutluydu…

Herkeste bir sevinç…

Koca statta bir Cevdet mutsuzdu, huzursuzdu…

Sıkıntısı her halinden belli oluyordu…

Maç sonunda anlaşıldı nedeni…

Meğerse, maçın oynandığı saatlerde Hakkari Dağlıca‘da askerlerimizin bölücü terör örgütü tarafından pusuya düşürüldüğü malum olmuş, o minicik yüreğine…

Gol değil…

Allahım! Ne olur babamın arkadaşlarını koru! Şehit olmasınlar! Onlar çocuklarını elinden tutup, maçlara, parklara, pikniğe, sinemaya götürebilsinler!” duası yapıyormuş bakışlarıyla…

 

*

 

Rabbim!

Şehit çocuklarımızın bu masum dualarını, şehit ailelerinin teröristler ve onları destekleyenler için yaptığı bedduaları sen kabul eyle!

Dağlıca‘da şehit olan askerlerimize de rahmet, yalnız yakınlarına değil ülke olarak hepimize sabırlar ihsan eyle!

 

Kitapsızlar için kitap şart!

 

PKK denilen bölücü terör örgütüyle sadece silahlı mücadele yetmez…

Bu hainlerin ne mal oldukları, hangi bayraklara hizmet ettiklerini, arkalarındaki gölgelerin kimler ve amaçlarının ne olduğunu da ortaya dökmek lazım…

Bunun için de kaynak hazır!

Örgütün başı Abdullah Öcalan’ın, yakalandıktan sonra devletin yetkililerine ve mahkemede yaptığı itirafların tutanakları…

Onlar bir kitap olarak, hem Türkçe hem Kürtçe hatta her dilde basılmalı….

Bila bedel yurt içinde ve dünyanın her yerine dağıtılmalı.

Başka türlü bozulmaz bu kanlı tezgah!

Düşmanımızı veya düşmanlarımızı iyi bilelim ki, cepheleri karıştırmayalım!

Apo, ilk yakalandığında “Devletime her türlü hizmet için hazırım” dememiş miydi, işte onun için de güzel bir fırsat…

Önsözünü de o yazsın!

 

Kriter!

 

Women-20 Türkiye Konferansı‘nda konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, bir ülkedeki mutluluğu ölçmek için iki kritere bakılması gerektiğini söylemiş…

Biri;

Havalimanlarındaki hareketlilik…

Diğeri ise;

Kadınların yüzündeki tebessüm…

Havlimanlarının durumunu bilmiyorum ama şehit haberleri geldikçe ülkemizdeki kadınlarımızın yüzündeki tebessümün her geçen gün azaldığı bir gerçek…

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X