Olay Gazetesi Bursa

Sarı otobüste klima krizi…

BURULAŞ’a ait sarı renkli belediye otobüsündeyiz… İçi yolcu dolu… Bekliyoruz hareket vaktini… Derken, ayaktaki yolculardan biri şoföre seslendi: “Evladım, içerisi çok havasız kaldı, açıver şu klimaları biraz!” İki dakika geçmedi, bu defa pencere kenarındaki koltukta oturan bir başka yolcu seslendi: “Şoför kardeş, ya ayarını kıs ya da kapat şu klimayı, ensem buz gibi oldu… Eve […]

BURULAŞ’a ait sarı renkli belediye otobüsündeyiz…

İçi yolcu dolu…

Bekliyoruz hareket vaktini…

Derken, ayaktaki yolculardan biri şoföre seslendi:

Evladım, içerisi çok havasız kaldı, açıver şu klimaları biraz!”

İki dakika geçmedi, bu defa pencere kenarındaki koltukta oturan bir başka yolcu seslendi:

Şoför kardeş, ya ayarını kıs ya da kapat şu klimayı, ensem buz gibi oldu… Eve gidene kadar boynum tutulacak! Buradan hastaneye gitmeyeyim!”

 

*

 

Buyurun bakalım daha otobüs hareket etmeden yolcular ikiye bölündü…

Ayaktakiler, havasızlıktan şikayetçi…

Oturanlar, klimanın aşırı serinliğinden…

Aralarında başladılar “klima kapatılsın mı, açık mı kalsın?” tartışmasına:

– Rahatına düşkün olan taksi tutup gitsin?

– Sağlığını düşünenler de otobüse binmesin efendim!

– Sana mı soracağım nereye bineceğimi?

– Ben de sana mı soracağım evime hangi araçla gideceğimi beyefendi!

– Otobüsü bulmuş, klimalısını arıyor!

 

*

 

Tartışmanın harareti yükseldikçe, tansiyon yükseliyor…

Yenikapı ruhu tuz ruhuna dönüşmek üzere!

Bir gözüm, tartışanların diyaloglarında, bir gözüm şoförde…

Acaba hangi tarafı dinleyecek?

Dikiz aynasından tartışmayı gülerek izleyen şoför, TV’de tartışma programı sunan gazeteci edasıyla seslendi sonunda:

Bayanlar, baylar, memleket zaten yeterince gergin, bir de siz germeyin! Aranızda anlaşmadan şuradan şuraya gitmem ona göre!”

 

*

 

Şoförün bu çıkışıyla, otobüsteki tartışmaya üçüncü bir grup dahil oldu…

Klimayı açmasını savunanlarla kapatmasını isteyenlere başladılar yüksek sesle mırıldanmaya:

Sizin yüzünüzden evimize geç kalıyoruz. Bırakın şu klima muhabbetini de gidelim yolumuza arkadaşlar!”

Kısa bir sessizliğin ardından krize çözüm, bir lise öğrencisi gençten geldi…

Klima kapatıldı, bir kaç cam açıldı.

Otobüs karakola uğramadan yoluna devam etti!

 

Eğitimde reform bitmez!

 

Milli Eğitim’le ilgili ne zaman bir reform yapılacağına dair haber çıksa, eğitimciler ve velilerin ilk tepkileri belli:

Yine mi?”

Tepkilerinde haksız da sayılmazlar çünkü çorap değiştirir gibi değişiyor sistemi…

Hafta içinde ikili eğitimden tekli eğitime geçileceği müjdesini verdi Bakanlık

Dün de, 5.nci sınıfların ders programının tamamen değişeceği yazılıyordu.

Bu arada;

Başta ABD olmak üzere birçok gelişmiş ülkede uygulanan STEM adlı eğitim sistemiyle ilgili de çalışma sürüyormuş.

Sorgulayıcı nesil yetiştirmeyi amaçlıyormuş bu STEM uygulaması…

Çocuklarımızı, sınav stresinden, test çözme bunalımından kurtaracaksa, hemen yarın geçsinler bu uygulamaya…

Yoksa bu gidişle hayatı da A-B-C şıklarından ibaret görecekler!

 

İhanetin yaşı olur mu?

 

ABD’deki New York Üniversitesi’nin tam 100 ülkede bu konuyla ilgili araştırma yapmış ve sonuç ilginç…

29, 29, 49, 59 gibi hep 9′la biten yaşlara sahip kişilerin ihanete daha yatkın oldukları ortaya çıkmış!

Neden peki hep 9?

Araştırmaya göre;

Yeni bir yaş dönemine girmeye hazırlanan bu kişiler güya hayatlarının anlamını sorguluyor, sonuçtan memnun olmayanlar ihanete yöneliyormuş.

Bu durumda;

Sonuçtan memnun olanlar, ihanet yerine Milli Piyango bayisine mi yöneliyorlar…

Her ayın 9, 19 ve 29′ndaki çekilişlerine bilet almak için?