Flipboard
Türk sanat müziğinin divası Müzeyyen Senar’ın ölümünü dünyaya “Cumhuriyet’in divası öldü” diye geçti tüm haber ajansları…
Gerçekten de divaydı…
Atatürk‘ün en sevdiği sanatçılardan biriydi O…
Bursa’lı sanatçı, muhteşem sesi, kendine özgü yorumu, sahnesiyle yaşayan bir efsaneydi…
*
Büyükşehir Belediyesi, bu büyük sanatçıyı anılarda yaşatmak için çok anlamlı bir sergi hazırlığında…
Kent Müzesi’nde önümüzdeki günlerde adına sergi açılacak…
Sergide, sanatçının Atatürk ve diğer devlet büyüklerine verdiği konserlerde giydiği özel sahne giysileri, taş plakları, fotoğrafları sergilenecek.
Sergi boyunca gramafondan onun şarkıları çalacak…
Ayrıca;
Sanatçının bizzat kendi el yazısıyla yazdığı, “Ben Müzeyyen Senar, Bursa’nın Keles ilçesinde doğdum” diye başlayan bir mektubu da yer alacakmış…
*
Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat Danışmanı ve Müzeler Müdürü Ahmet Erdönmez, ta 2003 yılında, İzmir’deki evine gidip ziyaret etmiş Müzeyyen Senar‘ı…
Kent Müzesi kurduklarını, bu müzede kendilerine de özel bir bölüm açmak istediklerini söyleyince, çok duygulanmış ve sergide yer alan o eserleri kendi elleriyle hazırlamış.
Dün sergi hakkında bilgi verirken, rahmetliyle ilgili bir de harika bir anekdot aktardı Erdönmez…
*
Her yıl, Bursa Festivali’ne davet ediliyormuş Senar…
Sağlığı el verdikçe gelmeye çalışıyormuş…
Her gelişinde de sadece tek şartı varmış, Çelik Palas Oteli’nde kalmak…
Bir sohbet sırasında Ahmet Bey sitem etmiş yakınlarına, niye başka otelde kalmıyor diye…
Bu sitemi Müzeyyen Hanım‘ın kulağına kadar gitmiş…
Bursa’ya geldiğinde otele çağırtmış Erdönmez‘i…
Kendine has efe üslubuyla anlatmış nedenini:
“Duydum ki, sen benim niye hep Çelik Palas’ta kaldığımı merak ediyormuşsun! Niye kalıyorum biliyor musun… Ben burada Atatürk’ümün karşısında şarkı söylemiş bir sanatçıyım evladım… Bursa’ya gelip de o güzel hatıraları anmadan, yaşamadan dönebilir miyim hiç!”
O günden sonra Ahmet Bey‘in en sevdiği şarkı, “Benzemez kimse sana / Tavrına hayran olayım” olmuş tabii…
Vinç, stadın üzerine düşseydi…
Geçtiğimiz günlerde Bursa’yı perişan eden lodos, yeni stadyum inşaatına da epey zarar vermiş.
Türkiye Kupası finaline yetiştirilmeye çalışılıyordu…
Galiba gecikecek, final maçı mevcut Atatürk Stadı’nda oynanacak…
Lodosun, yeni stadın çatısına verdiği hasarı görünce, “Bursaspor’un da verilmiş sadakası varmış” dedim…
Niye mi?
O dev vinç yola değil de stadın üzerine de düşebilirdi!
Düşse, fabrika ayarları tamamen giderdi çatının, en az 5 yıl daha bitmezdi o stad!
Stad gelirlerinin hayalini kuran yönetimi işte o zaman mali krizden vinç gelse kurtaramazdı!
Aday adayı
– Siyasettin Hocam, ben de istifa edip, milletvekilliğine aday adayı olacağım…
– Yakma kendini oğlum, gül gibi işin var…
– Çaktırma, aramızda kalsın benim asıl niyetim vekillik değil!
– Değil mi? Ne peki?
– Aday adaylığı kartvizitim olmadan terfi etme, yükselme şansım yok çalıştığım kurumda…
– Ol o zaman aday adayı, esirgeme kaz gelecek yerden tavuğu!
– Desteğini bekliyorum Hocam…
– Kusura bakma, ben tavuğu fırına senden önce vermişem!
– !!!!!?????…..
