– Sizlerin giydiği gömlekler, kravatlar bin dolarlık, iki bin dolarlık… Maşallah ayakkabılarınız da en pahalısından…
– Senin ayakkabıların kaç para?
– Bakın göstereyim… Benim ayakkabım 90 lira… Sizinki gibi en az 500 dolardan başlamıyor…
– Hani göster bakalım ayakkabını…
– Sizler marka gömlekler kravatlar binlerce dolarlık ayakkabılar giyerken ülkemde ikinci el giysi satan esnafların sayısı artıyor… Siz ne bilirsiniz esnafın derdini? Ne zaman hatırlarsınız esnafı, ancak oy almaya gelirken…
– Atma atma!
– Siz anlamazsınız bu işlerden, sizin tuzunuz kuru… Giydiklerinizden belli…
– Senin ayakkabın ikinci el mi?
– Ayakkabım 90 lira, gel yakından bak merak ettiysen markasını…
– Derisi nasıl? Topuğu vuruyor mu?
– Hakiki kösele! Ucuz ama topuğu vurmadı hiç!
– Bırak bu ayakları…
– Gömleğim de 60 lira, senin gibi iki milyarlık takım elbise giymiyorum…
– Benim ceketim de 150 lira, ne olmuş yani!
– Sizin salladığınız tespih bile en az 500 liradır be!
*
Yukarıda okuduğunuz diyalogları ben uydurmadım…
Önceki gün, TBMM’deki Genel Kurul‘da iktidar ve muhalefet partilerin milletvekilleri arasında geçmiş…
AVM’lerle ilgili yasal düzenlemeler konuşulurken, konu birden dönmüş, pahalı ve marka ayakkabı tartışmasına!
AK Parti ve CHP’li vekiller, birbirlerinin başı yerine ayaklarına bakmışlar!
Ayakkabıdan takım elbiseye, gömleğe, çorap ve kravata kadar gelmişler…
Neyse ki tartışma giydikleri iç çamaşırlarının marka ve modeline gelmeden bitmiş…
Laf aramızda;
TBMM ciddi don tehlikesi atlatmış!
Kürsüden ayakkabı göstermek sorun değil de don göstermek şık olmazdı!
Millet dona bakmaz seçimlerde mutlusona bakar!
Tüzük değişikliği şart!
Bursaspor’da yakın bir zamanda tüzük kongresi yapılması da gündemdeymiş…
Kongrenin iki güne bölünmesi ve adaylığa belli kriterler getirilmesiyle ilgili yeni tüzük maddesi eklenmesi isteniyor.
Çok iyi olur…
Böylece, Bursaspor’a başkan adayı olacak kişi, ortaya çıkmadan önce boy aynasına bakar, dikiz aynasına değil!
Tüzükte değişiklik olmazsa, benim başka bir önerim de var…
Bursaspor yönetimine aday olacak listeler önce aralarında Merinos Stadı’nda maç yapsınlar…
O turnuvada finale çıkan iki liste, kongrede yarışsınlar!
Niye bu öneride bulunuyorum…
Çünkü, listelerde futboldan, kulüp yönetiminden bihaber öyle isimler var ki, topu görseler saatli bomba diye Çarşı Karakolu’na götürürler!
Belki listeler arası bu turnuva sayesinde, yönetimlerde futboldan anlayanlar daha ağırlıkta olur!
Timsah atkısı!
Sevgili meslektaşım Adnan Baştopçu, dünkü köşesinde Büyükşehir Belediye Stadı’ndaki (Timsah Arena) ısıtma sorununa değinmiş…
Isıtma sistemine sahip stadyumlardan örnekler vermiş…
Ve de basın tribününde oturanlardan ziyade diğer tribünlerde oturanları düşünerek sormuş Baştopçu:
“Dünyanın en heyecan verici 10 stadı arasında gösterilen Timsah Arena’da niye ısıtma sistemi yok? Bursasporlular, soğuk havalarda maçı sıcak ortamda izlemeyi hak etmiyor mu?”
Soru güzel ama bir gerçeği atlamış sevgili dostum…
Bursaspor atkısıyla maça gelen üşümez ki!