Olay Gazetesi Bursa

Meydanın yeşili, mangalın dumanı…

Geçtiğimiz günlerde yine bu köşeden bir öneride bulunmuştum… “Yıkılan Atatürk Stadyumu’nun yerine yapılacak meydanda, şöyle heybetli bir Şehitlik Anıtı olsa” demiştim… Hiç olmazsa, stadın yıkılmasından dolayı duyduğumuz burukluk bir nebze olsun giderdi. Bu önerimi destekleyenler olduğu kadar karşı olanlar da çıktı… Şehitlik Anıtı’na değil de yer seçimine karşıydılar daha çok… “Meydan bittiğinde, burada onbinlerce insanın […]

Geçtiğimiz günlerde yine bu köşeden bir öneride bulunmuştum…

“Yıkılan Atatürk Stadyumu’nun yerine yapılacak meydanda, şöyle heybetli bir Şehitlik Anıtı olsa” demiştim…

Hiç olmazsa, stadın yıkılmasından dolayı duyduğumuz burukluk bir nebze olsun giderdi.

Bu önerimi destekleyenler olduğu kadar karşı olanlar da çıktı…

Şehitlik Anıtı’na değil de yer seçimine karşıydılar daha çok…

“Meydan bittiğinde, burada onbinlerce insanın katılacağı festivallerin, konserlerin de yapılması düşünülüyor. Şehitlik Anıtı’nın bulunduğu bir yerde bu tür etkinliklerin yapılması hoş karşılanmaz, şehitlerimizin aziz hatırasına saygısızlık olarak algılanabilir” dediler.

 

*

 

Haklıydılar, çünkü o meydanda sadece siyasi mitingler ve sosyal etkinlikler olmayacak, toplu sanatsal, kültürel etkinliklere de açık olacak…

Hatta, çimleri korunacağı için üzerinde vatandaşların spor bile yapılabileceği belirtiliyor.

Madem öyle;

Bursaspor’un şampiyon olduğu sezon, UEFA kriterlerine uymak için stattan kaldırılan atletizm pisti de yeniden yapılsın…

Koşmak, yürümek isteyenler gelsin maaile gelip sporunu yapsınlar…

Tabii, şehiriçi trafiğindeki araçların egzos dumanları ve klaksonlar performanslarını ne derece etkiler, orasını bilemem…

 

*

 

Bursaspor’lu yeşil-beyaz anılarımızı yaşatması açısından, stat çimlerinin korunması, az da olsa tribünlerinin bir bölümünün bırakılmasına sevindik…

İlk proje gerçekten fazla beton ve mermer ağırlıklıydı.

Hiç olmazsa çimler yeşil Bursa simgesini de çağrıştırıyor.

Tek sıkıntı, çimlerin korunması!

Timsah Arena‘nın hali ortada!

Daha önce de bu konuyla ilgili kaygıyı dile getirmiştim…

Güzel havalarda, meydanı boş bulan vatandaş mangalını balığını, köftesini alıp yeşilliklere yayılabilir!

Çünkü, Kültürpark’ta bunu yapma imkanı yok!

Meydandaki çimler üzerinde piknik yapıp, parkta eğlenme konsepti oluşabilir…

Çimleri her daim serin tutmakta yarar var!        

 

Satranççı Hoca!

 

2011 yılındaki bir konuşmasında “satranç oyunu zekayı geliştirir” diyen Cübbeli Ahmet Hoca, şimdi aynı oyun hakkında inanılmaz laflar etmiş…

Demiş ki;

“Satranç tavladan da kumardan da beter. Oynayanlara ölürken Kelime-i Şehadet nasip olmaz. Oynayana bakan da domuz eti yemiş gibidir!”

Belki ülke gündeminin ağırlığını hafifletmek için bu lafları etti ama unutmuş bazı gerçekleri…

Bir:

Spor kabul edilen satranç, zeka geliştirdiği için okullarda seçmeli ders olarak okutuluyor.

İki:

Ülkemizde 690 bin lisanslı satranççı var.

Üç:

Cumhurbaşkanımız, her gittiği yerlerde, katıldığı mitinglerde çocuklara satranç takımı hediye ediyor.

Bunları bile bile o lafları ettiyse, mat etmiş kendi kendini!

 

Tarihi bir rekor daha…

 

Mutluyuz, gururluyuz…

Her yeni yıla yeni bir tiraj rekoruyla girme geleneğini 2017‘de de sürdürdü gazetemiz Olay

Geçen yıl 93.856 olan 1 Ocak tarihli net satışımız, bu yıl 102.437’e çıktı!

Yerel basın tarihinde kırılması güç bir rekor bu!

Laf aramızda;

1 Ocak’taki köşe yazımın bu kadar çok ilgi göreceğini, okunacağını doğrusu tahmin etmemiştim!

Aldığım duyuma göre;

Gazetemizdeki Milli Piyango listesine bakan okurlar, yılbaşı biletine büyük ikramiye vurmayınca teselli ikramiyesi olarak da benim köşeye bakmışlar!

Keşke benim köşeyi, piyango listesinin olduğu sayfadan anonslatsaydım!