Meclis'teki 5.'inci parti nereden çıkacak?

MHP Lideri Devlet Bahçeli, “Bakarsınız 1 Kasım’dan sonra Meclis’te 5.nci parti olabilir” dedi, diğer parti liderlerinin uykularını kaçırdı!

O günden beri, milletvekili aday listelerine dönüp dönüp bakıyor, ‘makul şüpheli’ arıyorlardır.

AK Parti, CHP, MHP ve HDP 7 Haziran’daki seçimde Meclis’e girmişti…

Peki, bu 5.nci parti kim olabilir?

Seçime giren diğer mevcut partilerden birine mi işaret etti Bahçeli yoksa 1 Kasım’daki seçimde Meclis’e giren partilerin içinden mi çıkacak?

Gözlerin ilk çevrildiği yer, AK Parti oldu…

Onun içinden çıkar mı yeni bir parti?

Seçimden birinci parti çıktıkları sürece bu ihtimal zor gözüküyor, kimse macera aramaz ama yine de bu işler hiç belli olmaz…

Özellikle Türkiye’de!

CHP, MHP ve HDP‘den de çıkması kolay değil, onlar da milletvekili adaylarını belirlerken sağlam hareket ettiler.

İmkansız görünse de…

Meclis’te 5.nci parti MHP’den çıkarsa Devlet Bey’in bittiği andır!

İşin garip ve komik yanı, Bahçeli’nin 5.nci parti söylemi, seçime katılacak diğer siyasi partilere de umut oldu.

Bakıyorum birçoğu bu söylemi sahiplenip kendisine yontuyor.

“O 5.nci parti biz olacağız” diyorlar….

Demekle de kalmıyor, bazıları seçim ilanlarına, afişlerine, broşürlerine de yazıyorlar açık açık…

İşte onlardan biri de Demokrat Parti!

Gazetelerdeki ilanlarında “Meclise gelecek 5. partiyiz” diye yazıyordu.

Gelebilirler mi?

Nasıl gelecekler?

Vaatlerine de baktım DP’nin…

Ne var ki, Meclis’teki 4 partinin vaatlerinden farklı bir vaat göremedim…

Kopyala yapıştır olmuş sanki….

Emekliye dini bayramlarda birer maaş ikramiye, asgari ücreti bin 500 lira yapma, mazotu çiftçiye 1,75 TL’den satma sözü DP‘nin de vaat listesindeydi…

DP Genel Başkanı Gültekin Uysal‘ın en beğendiğim vaadi, komşu ülkelerle düzgün ilişkiler kurma sözüydü…

Demek komşu ülkelerle ilişkilerimizde bir yamukluk var!

SP’liler yolllarda…

Pazar günü…

Mudanya Yolu üzeri…

Organize Sanayi Bölgesi ile Esentepe Kavşağı arası, her yüz metrede bir Saadet Partili ellerinde parti flaması, sallayıp duruyorlardı, büyük bir şevkle…

Sallayanlara baktım, aralarında ihtiyarı genci her yaştan insan vardı…

Bazıları ya yorulmuş ya da canı sıkılmış olacak ki, flamasını yol kenarındaki direklere bağlamış.

Kendi ekonomik ve lojistik imkanları doğrultusunda seçimlere hazırlanan SP‘liler bu ilginç propoganda tarzıyla, yoldan geçenlerin dikkatini çekmeyi başarıyorlardı.

Siyaset gerçekten inanç işi…

Normal insana para versen, o yol kenarında durup saatlerce bayrak sallamaz!

Saat kaç, sormayın!

Pazar gününden beri, millet birbirine saati sormaya çekiniyor.

Kış saati uygulamasındaki gecikme, kafaların da zamanın da ayarını bozdu.

Bursaray’dayım…

Tonton bir teyze, gençten birine saatini sordu…

Genç, önce kolundaki saate baktı, ardından cep telefonuna:

“Kol saatim ikiyi gösteriyor, cep telefonum üçü! Hangisi işine yarıyor?”

Tonton teyzemiz birden yüzünü astı:

“Eyvah! Benim ikibuçukta doktor randevum vardı. Ne olacak şimdi?”

Yumurta