Olay Gazetesi Bursa

Liderler değişiyor söylemler hep aynı

AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanlığı’nın 2010 yılında bastırdığı bir kitap var… Adı; “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Konuşmalarından Seçmeler” Tayyip Bey‘in başbakan olduğu günden 2010 yılına kadar yaptığı konuşmalardan tematik seçmeler yapılmış… Dün, o kitaba şöyle bir göz attım… Boşuna “söz uçar yazı kalır” dememişler!   *   Örnek mi? ABD için 18 Şubat 2003′teki […]

AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanlığı’nın 2010 yılında bastırdığı bir kitap var…

Adı;

“Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Konuşmalarından Seçmeler”

Tayyip Bey‘in başbakan olduğu günden 2010 yılına kadar yaptığı konuşmalardan tematik seçmeler yapılmış…

Dün, o kitaba şöyle bir göz attım…

Boşuna “söz uçar yazı kalır” dememişler!

 

*

 

Örnek mi?

ABD için 18 Şubat 2003′teki grup toplantısında bakın ne demiş Erdoğan:

“ABD, Türkiye’nin stratejik ortağıdır. Bizim hassasiyetlerimizi göz önünde bulundurmalı ve taleplerimizi iyi niyetle karşılamalıdır. Aksi takdirde ortaklık ve dostluk sürekli bir tarafın özveride bulunması şekline dönüşür ki; bu kabul edilebilir bir şey değildir.”

O tarihlerde ABD’nin başında George W. Bush vardı…

Bush‘tan sonra Obama geldi iki dönem de o ABD başkanlığı görevinde bulundu.

 

*

 

Ve yıl 2017…

ABD’ye yönelik söylediği o sözlerini 14 yıl sonra bu kez Cumhurbaşkanı olarak tekrarladı Tayyip Bey…

Tek fark, ABD’nin Başkanlık koltuğunda Trump‘un oturmasıydı!

Ne garip değil mi?

ABD‘de başkanlar değişiyor ama o ülkeyle ilgili söylemlerimiz ve beklentilerimiz hiç değişmiyor!

Bu nasıl bir stratejik ortaklıktır ki, ilişkiler nokta ile virgül arasında gidip geliyor!

 

*

 

Bu arada;

Hemen her konudaki sözlerine yer verilen kitapta, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dalkavuklukla ilgili sözleri de çok ilginçti…

2004’de Lütfi Kırdar Salonu’ndaki konuşmasında söylediklerini aynen paylaşıyorum:

“Ne zaman ki dalkavuklar toplumu olmaya başladık, çöküş de başladı. İşte Türkiye şimdi bu kabuğu yırtıyor. Dalkavuklar, bütün yöneticilerin çevresinde. Benim de yakınlarımda vardır. Bunu da görüyorum.”

Pazar günkü büyük kongreden sonra Tayyip Bey dalkavuk temizliğine partide kök salanlardan başlar mı dersiniz?

 

Nice yıllara Olay FM!

 

Ne gazeteciliğe ne de televizyonculuğa benzer…

Radyoculuk çok farklı bir dünyadır…

Seslerin sahipleri görülmediğinden, dinleyicisinin gözünde gizemi, büyüsü hiç eksilmez!

Övünmek gibi olmasın…

Geçmişte çok kısa bir radyo programcılığı deneyimi yaşamıştım…

Sadece iki hafta sürmüştü ömrü!

Üstelik de o program için üç ay diksiyon dersine gitmiştim. (Evet bu benim diksiyon almış halim!)

Başlamadan biten radyoculuktaki aksiyon ve diksiyon maceramı bir ara anlatırım ama bugün kardeş yayın kuruluşumuz OLAY FM’in 22.nci yıldönümünü kutlamak istiyorum…

Ve, 90.5 frekansına bağlanıp “Söz sende Gülbahar, pasta nerede Mahmut?” diyorum… 

 

Anlamlı bir vasiyet

 

Ne zaman Bursaspor kongresiyle ilgili tartışmalar gündeme gelse, potansiyel başkan adayları arasında onun adı mutlaka geçiyor.

Kim mi?

Levent Kızıl!

Yine adı kulislerde dolaşmaya başlayınca, zorunlu bir açıklama yapmak zorunda kaldı Kızıl

Ailevi, özel şartlarından dolayı başkan adayı olmayı düşünmediğini belirtmiş…

O şartlardan en ağırının baba vasiyeti olduğu belirtiliyor…

UÜ eski rektörü merhum Ayhan Kızıl, sağlığında oğlu Levent Bey‘e ”Bursaspor’a her türlü maddi manevi desteğini ver ama asla bir daha başkan olmanı istemiyorum. Tribünlerden küfür yedirtme bana” dediği söyleniyor…

***

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun!