Üç dört gün önceydi…
Saat sabahın 11’i gibi…
Takmışım ayak vitesini boşa…
Sönmez İş Sarayı’nın Ünlü Cadde girişindeki arka sokaklarından aşağıya doğru iniyorum, ağır ağır…
Özellikle okuldan kaçan liseli gençliğin takıldığı kuytu kafenin önünden geçerken bir de ne göreyim?
Bir grup CHP’li, masaları birleştirip en kuytu köşeye çekilmişler, aralarında hararetli bir şekilde sohbet ediyorlar.
Gizli bir örgüt toplantısı havası sezdim havada…
*
Kimler yoktu ki, o masada?
İl Başkanı Metin Çelik…
Hemen solunda Başkan’la araları limoni olduğu cümle alemce bilinen Yıldırım İlçe Başkanı Güner Aklan…
Sağında ise eski milletvekili Yahya Şimşek…
İl yöneticileri…
İlçelerden gelen yöneticiler…
Aldı mı beni bir gazetecilik merakı!
Bu kadar CHP’li, günün bu saatinde ve şehrin en kuytu bir kafesinde niye biraraya gelir?
Kafa kafaya verip ne konuşurlar?
Beni görünce sanki biraz panikler gibi oldular…
Daha da huylandım tabii…
*
Yanlarına giderken, olası ihtimalleri düşündüm…
Bir:
İl Başkanı Çelik’le Yıldırım İlçe Başkanı Aklan’ın arasını düzeltmeye çalışıyorlar.
İki:
Partide hukuki bir sorun oldu. İl Başkanı Çelik, partili iki hukukçu Yahya Bey ve Güner Bey’le fikir alışverişinde bulunuyor.
Üç:
Eski il başkanı Gürhan Akdoğan ve il yöneticilerinden Ali Küçüksarı’nın gelemeyeceği bir yer olsun istediler…
Dört:
Bu kafenin ya sahibi de CHP’li ya da çayları güzel ve ucuz!
Beş:
2015 Genel Seçimin ilk aday liste taslak çalışmasını yapıyorlar…
*
Masalarına yaklaşır yaklaşmaz “Kolay gelsin. Nedir bu kuytu toplantının amacı?” diye sordum…
Metin Başkan o sırada cep telefonuyla hararetli bir konuşma yapıyordu, cevabı Yahya Bey verdi:
“Bakıyorum sakalların da uzamış, hayırdır hacca filan mı gidiyorsun?”
Bu cevap karşısında, anladım ki masadaki mevzu derin, hava serin, oturup da toplantının büyüsünü bozmadan uzaklaştım, masadan…
Rektör Dilek’ten sağlıklı bir anekdot
Hastanelerin muayene ve tetkikler için vatandaşa uzun tarihlere gün vermesi, her zaman tartışma konusu olmuştur…
Geçtiğimiz günlerde Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek’le sohbet ederken, bu sorun gündeme gelince, “Bu konuda, hastanelerimize büyük haksızlık yapılıyor” dedi ve çok ilginç bir anekdot anlattı.
Ailece görüştükleri Fransa’daki bir üniversitenin rektörünün eşi Bursa’ya geldiklerinde hasta randevu sisteminin nasıl çalıştığını soruyor…
Verilen süreleri duyunca kulaklarına inanamamış…
“Ben Fransa’da bir cildiyeye görünmek istedim. Rektör eşi olmama rağmen bana 6 ay sonraya gün verdiler!” demiş.
Emekli siyasetçi
DYP’de siyaset yaptığı yıllardan tanırım Kenan Pars’ı…
Çok sosyaldi, aktifti…
Uzun süredir ortalarda görünmüyordu Pars, önceki gün Türkiye Emekliler Derneği Nilüfer Şube Başkanıolarak ziyaretimize geldi.
Hafta sonu yapılacak genel kuruluna davet ederken, üyeleri için yaptığı güzel hizmetleri de bir bir anlattı.
Derneğin üyeleri arasında, siyasetçi olup olmadığını sordum…
Ziyaret ettiği siyasetçiler, emekliliğini kabul etmediği için, derneğe üye olmaya yanaşmıyormuş!
E normal!
Fıtrat paketi!
Başbakan Ahmet Davutoğlu, iş güvenliği paketini açıkladı.
Paketteki maddelerin yarısı bile uygulanırsa iş kazaları işçinin fıtratı olmaktan çıkar!