Bursa olarak;

Bursaspor’un Ziraat Türkiye Kupası’nı almasını çok ama çok istedik…

Eminim ki;

Bursasporlu futbolcular, Şenol Hoca ve yöneticiler hepimizden çok istiyorlardı.

Çünkü;

Futbolcular ve Güneş kariyerlerine kupa başarısını ekleyecekler, prim alacak ve prestijleri artacaktı…

Yönetimle birlikte hepsi tarihe geçeceklerdi…

Ayrıca kulüp paralanacak ve Avrupa kupalarına katılma cezası kalkacaktı.

Bursaspor yalnız kupayı, golleri değil, böylesi önemli tarihi fırsatları kaçırdı.

Üzülmemek mümkün mü?

 

*

 

Yenmek, yenilmek futbolun doğasında var…

Güzel oynamak yetmiyor, sahada en az hata yapan takım kazanıyor bu oyunu…

Kupayı almış olsak, bugün şampiyonluk şarkıları söylüyorduk…

Şimdi “biz nerede yanlış yaptık?” diye soruyoruz.

Her futbolsever, futbolcudan, teknik direktörden, hakemden daha çok iyi bilir futbolu…

Kulüp başkanından da daha güzel yönetir kulübü, transfer yapar…

Maç kritikleriyle de en baba spor yorumcularını cebinden çıkarır…

Dünyada futbol bu yüzden çok seviliyor ve izleniyor işte…

 

*

 

Tarihi final maçını, Maraton tribününde Bursaspor’lu taraftarlarla birlikte izledim…

Attığımız gollerden sonra yaşanan o coşkuyu, yenilen gollerdeki üzüntüyü yazmaya kalksam inanın köşem de yetmez, sayfalar da!

Torunuyla, çocuğuyla, eşiyle, sevgilisiyle maça gelen Bursaspor formalı, atkılı taraftarların maç boyunca “Bursa gol gol gol / Şampiyonluk geliyor” haykırışlarını gördükçe, futbolun sadece futbol olmadığına bir kez daha tanık oldum…

Gönül isterdi elbette, Atatürk Stadı‘na kupayla turlayıp veda etmeyi…

Ne yapalım kısmet değilmiş…

Futbolcular soyunma odasından çıkar çıkmaz transfer görüşmelerine başladıklarına göre, hayat devam ediyor demek ki arkadaşlar, dünyanın sonu gelmemiş!

 

Nazara gelen aday!

 

CHP Bursa milletvekili adayı Asude Şenol, medya içinde bir ayağı aksayarak, acı içinde yürüyordu…

Çok gezmekten zannettim…

Meğer katıldığı TV program çıkışı, stüdyodan çıkarken talihsiz küçük bir kaza atlatmış…

Geçmiş olsun dileğinde bulunup, takıldım Asude Hanım’a:

“Verilmiş sadakanız varmış! Az daha TBMM’deki yemin törenine ayağınız alçıda gitmek zorunda kalacaktınız!”

Bu esprimle acısının biraz olsun hafiflediğini söyledi Şenol…

Bir moral desteği de yanındaki partililerden geldi:

“Asude Hanım yeter ki seçilip Meclis’e gitsin, yemin töreninde biz onu kürsüye omuzlarımızda çıkarırız!”

 

Levyeli siyaset!

 

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, seçim meydanlarındaki gerilime dikkat çekmiş…

Siyasi parti liderlerinin, mitinglerdeki üsluplarında daha dikkatli olmaya davet ederek, “Onların aralarındaki gerginlik sokağa da yansıyor. Elini levyeyi alan kafaya indiriyor. Türkiye böyle bir cinnetin içinde maalesef” yorumunda bulunmuş.

Haksız da sayılmaz Arınç…

Yalnız geç kaldı.

Keşke bu uyarıyı seçimlere üç gün kala değil de propoganda dönemi ilk başladığında yapsaydı…

Levye de yetmiyor vatandaşa artık!

 

Timsah kafası

 

Loceste firmasının yetkilileri, Bursaspor‘un sponsorluk teklifine “Timsah Arena Stadı’ndaki timsah kafasını görmeden olmaz!” demiş.

Kafası bitince, ya bu defa da “Kafa tamam da kuyruğu olmamış” derlerse!