AK Parti`nin ilçe kongreleri eleştiriliyor…
Neden?
Delegenin kongre günü, günler öncesinden istişare ile belirlenen tek adaya onay vermesine, “Bu nasıl partiiçi demokrasi? Böyle kongre mi olur?” diyorlar…
İl Başkanı Cemalettin Torun, kongrelerdeki tek aday tercihini gayet güzel özetlemişti…
Demişti ki;
“Birden fazla aday oldu mu, partide ister istemez bir bölünme, bir kırgınlık yaşanıyor. Bizim bir tek üyemizi bile kaybetme lüksümüz yok!”
*
Bir de, istişare değil de partiiçi demokrasi kültürüyle övünen siyasi partilerimizin yaptıkları ilçe veya il kongrelerine bakalım…
“Yaşasın partiiçi demokrasi”parolasıyla yönetimlere aday olanlar sonra o kavramın da içini dışına getiriyor!
Sistem, parti içi muhalefet anlayışına dönüşüyor…
Hizmet yarışı, koltuk kapma yarışı oluyor, adaylar arasında başlıyor siyasi kıskançlıklar, gelecek kaygılar…
Bu hırsla veriyorlar taraftarlarına gazı, tansiyon yükseliyor, hoşgörü azalıyor…
Parti dönüyor bir anda fil girmiş züccaciyeci dükkanına!
Bu arada olan partinin milletvekillerine oluyor tabii, adaylar arasında kalıp, ne İsa`ya ne Musa`ya yaranabiliyorlar.
*
En kötüsü de…
Kongreyi kaybedenlerin, partide ömrü billah sakıncalı piyade olarak görülmesi!
“Muhalif” yaftasından bir türlü kurtulamıyorlar.
Partiye, genel başkana sevgileri, sadakatleri sorgulanır hale geliyor.
Bu yüzden siyasetten soğuyan, uzaklaşan, partisinde yaşam şansı bulamadığı için başka siyasi maceralara yelken açanların sayı az değildir.
Bütün bu zulüm niye?
Alt tarafı ilçe kongresinde bir adaydan yana taraf oldu, onu destekledi diye!
Oysa tek adaylı olsaydı kongre, yaşanmayacaktı bütün bu olumsuzluklar!
E hani partiiçi demokrasi kültürüne ne oldu?
Kültür mantarı oldu!
“BESAŞ simidi bunlaaaarrr!”
Uludağ Üniversitesi-Sanayi ve Yerel Yönetim işbirliği meyvelerini vermeye başladı…
Buna en taze ve sıcak örnek bir AR-GE ürünü:
Buna en taze ve sıcak örnek bir AR-GE ürünü:
Dr. Simit!
Üniversite bünyesindeki BESAŞ Unlu Mamuller Araştırma ve Üretim Merkezi`nde öğrenciler tarafından geliştirilerek üretilen bu simidin, diğer çeşitlerinden farkı ne?
Protein, vitamin ve mineral madde bakımından oldukça zengin olan peynir altı suyuyla üretilmiş…
Pekmez takviyesi de yapılmış…
Tam bir susamlı kebap olmuş yani!
Ümidini yitirip simitle idare edenler yaşadı!
Lale…
Valilik tarafından yaptırılan lale figürlü Bursa logosu dün Bursa Kent Konseyi`nde de tartışıldı.
Konsey Başkanı Semih Pala, konuşmacıların görüşlerinden çıkan ortak sonucu, ilgili yerlere yazılı olarak ileteceklerini söyledi.
Toplantıda, logoyu destekleyenler de vardı ama çoğunluk, lale figürünün Bursa`yı çağrıştırmadığı yönünde görüş bildirdi.
Ah be Sayın Valim!
Yaptıracaktınız şöyle timsah yürüyüşü yapan Hacivat-Karagöz figürlü bir Bursa logosu, gönüllere taht kuracaktınız!
PRUSA…
Bursa`nın ilk folklor dergisinin adı…
Prusa Halk Oyunları Gençlik ve Spor Kulübü tarafından çıkarıldı…
Kentimizin ve ülkemizin kaybolmaya yüz tutmuş folklorik değerlerini yeniden gün ışığına çıkarmak, yaşatmak amacıyla hazırlanan PRUSA`nın ilk sayısının zengin içeriği, derginin kalıcı olacağının da işaretiydi…
Hayırlı olsun!